tier - Turkish English Dictionary
History

tier

Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau


Meanings of "tier" in Turkish English Dictionary : 33 result(s)

English Turkish
General
tier n. dizi
tier n. aşama
tier n. tabaka
tier n. dizi (üst üste dizilmiş şeylerde)
tier n. sıra
tier n. katman
tier n. kat
tier n. bezeme kuşağı
tier n. bebek önlüğü
tier n. oturma sırası (sinema)
tier n. bağlayan kimse
tier n. ilmek atan kimse
tier n. düğüm atan kimse
tier n. sınıf
tier n. kategori
tier v. üst üste dizmek
tier v. sırayla dizmek
tier v. sıralanmak
tier v. kademelemek
tier v. kademelenmek
tier v. basamaklar halinde yükselmek
Politics
tier n. haritada sıra oluşturan bir grup siyasi veya coğrafi bölge
Technical
tier n. kat
Electric
tier n. sarmal kablonun sargı aralıkları
Radio
tier n. üst üste yerleştirilmiş elemanlardan oluşan anten dizisi
Construction
tier n. kalınlığı bir tuğla genişliğinde olan dikey tuğla tabakası
Marine
tier n. çapa zincirinin her bir katmanı
tier n. demirlenmiş bir dizi gemi
Linguistics
tier n. kelimelerin niteleyen ve nitelenen şeklinde sıralanışı
Military
tier n. bir dizi silah
tier n. bir dizi silah lombarı
Theatre
tier n. amfi tiyatroda basamaklarla yükselen oturma sıraları
Abbreviation
tier n. üçlü seri

Meanings of "tier" with other terms in English Turkish Dictionary : 69 result(s)

English Turkish
General
three tier cake n. üç katlı pasta
two tier cake n. iki katlı pasta
double tier cake n. iki katlı pasta
three tier document tray n. üç katlı evrak rafı
three tier document tray n. 3 katlı evrak rafı
tier ranger [brit] n. yalı hırsızı
two-tier n. çifte standart
two tier n. çifte standart
tier list n. katman listesi
get relegated to the second tier v. küme düşürülmek
get relegated to the second tier v. ikinci lige düşürülmek
be relegated to the second tier v. küme düşürülmek
be relegated to the second tier v. ikinci lige düşürülmek
two-tier adj. iki kademeli
two-tier adj. iki katlı
top-tier adj. üst düzey
two-tier adj. çifte standartlı
second-tier adj. ikinci sırada
second-tier adj. ikinci ligde
top-tier adj. yüksek kalite
top-tier adj. kaliteli
Colloquial
god tier n. çok iyi seviyede
god tier expr. muhteşem
Trade/Economic
two-tier bid n. hisseleri satın almak isteyen kişinin çoğunluğu elde etmek adına kalan hisselerin değerine kıyasla çok daha fazla para önerdiği bir satın alım teklifi
sub-tier n. alt tedarikçi
first and second tier officers n. birinci ve ikinci kademe görevlileri
two-tier gold market n. iki bağlı altın piyasası
two-tier exchange rate system n. iki bağlı döviz kuru sistemi
two-tier wage structure n. iki bağlı ücret yapısı
second tier supplier n. ikinci sıra tedarikçi
one-tier transaction n. tek aşamalı işlem
upper-tier n. üst kademe
first-tier n. uluslararası kredi derecelendirme kuruluşları tarafından 'aaa' kredi notu verilmiş banka
third tier supplier n. üçüncü sıra tedarikçi
sub-tier adj. alt kademe
mid-tier (business) adj. orta ölçekli (firma)
Politics
first tier municipalities n. ilk kademe belediyeler
Technical
middle tier n. ara işlem
tier of blocks n. bloklar sırası
double-tier partition n. iki kat yüksekliğinde bölme
hook tier n. kanca bağlayıcı
tier of columns n. kolonlar sırası
middle tier n. orta katman
middle tier adj. orta ölçekli (firma)
Computer
multi-tier architecture n. çok katmanlı mimari
multi-tier architecture n. çok katlı mimari
Informatics
two-tier architecture n. iki seviyeli mimari
three-tier architecture n. üç katlı mimari
Textile
tier-in n. yeni çözgü ipliklerini bağlayan tekstil işçisi
Construction
grand tier n. ana balkon
ground tier n. geminin ambarındaki en alt su fıçısı sırası
ground tier n. geminin ambarındaki en alt yük sırası
ground tier n. tiyatrodaki en alt izleyici bölmesi sırası
Furniture
tier table n. raflı sehpa
Automotive
tier i supplier n. a sınıfı tedarikçi
tier ii supplier n. b sınıfı tedarikçi
tier i emission standards n. birinci aşama emisyon standartları
tier iii supplier n. c sınıfı tedarikçi
tier ii emission standards n. ikinci aşama emisyon standartları
Marine
lower tier n. alt sıra
cable tier n. gemilerde halatların istiflendiği yer
Statistics
tier chart n. kat kat grafik
Tobacco
tier pole n. tütün ambarında tütün çubuklarının asıldığı yatay sırık
Linguistics
cv-tier n. yo-katı
Geography
tier [aus] n. dağ sırası
Hunting
tier shot n. düzenli katmanlar halinde plakalarla ayrılmış şarapnel misketleri
Printery
no-draw single tier dryer n. çekişsiz tek keçe hatlı kurutucu
Entomology
leaf tier n. tırtılı yaprakların kenarlarını ipekle birleştiren saçak kanatlı bir güve
Star Wars
senate tier 125 n. senato tabakası 125