uskumru - Turkish English Dictionary

uskumru

Meanings of "uskumru" in English Turkish Dictionary : 5 result(s)

Turkish English
Common Usage
uskumru mackerel n.
A significant quantity of mercury was found in the mackerel.
Uskumruda önemli miktarda cıva bulundu.

More Sentences
Marine Biology
uskumru mackerel n.
Mackerel tastes good whether you simmer it or grill it.
Uskumruyu ister ızgara yap, ister pişir, tadı güzeldir.

More Sentences
uskumru mackerel (scomber scombrus) n.
uskumru scombrid n.
Zoology
uskumru scomber scomber n.

Meanings of "uskumru" with other terms in English Turkish Dictionary : 47 result(s)

Turkish English
Medical
uskumru ve ton balığı gibi balıkların ürettiği bir zehir scombrotoxin n.
Food Engineering
kurutulmuş uskumru dried mackerel n.
Gastronomy
soya soslu uskumru mackerel with soy sauce n.
uskumru dolması stuffed mackarel n.
uskumru ızgara grilled mackerel n.
uskumru balığı mackerel n.
uskumru tava fried mackarel n.
hafif tütsülenip tuzlanmış büyük uskumru veya ringa balığı buckling n.
tütsülenmiş uskumru smoked mackerel n.
isli uskumru smoked mackerel n.
füme uskumru smoked mackerel n.
Marine Biology
iri uskumru cero (scomberomorus regalis) n.
doğu atlantik'in ılık bölgelerinde yaşayan, yemek ve spor amaçlı avlanan bir uskumru pintado n.
doğu atlantik'in ılık bölgelerinde yaşayan, yemek ve spor amaçlı avlanan bir uskumru kingfish n.
doğu atlantik'in ılık bölgelerinde yaşayan, yemek ve spor amaçlı avlanan bir uskumru cero (scomberomorus cavalla) n.
doğu atlantik'in ılık bölgelerinde yaşayan, yemek ve spor amaçlı avlanan bir uskumru cavalla n.
doğu atlantik'in ılık bölgelerinde yaşayan, yemek ve spor amaçlı avlanan bir uskumru king mackerel n.
uskumru şeklinde olan, güney afrika ve avustralya'da yiyecek ve av için yaygın olarak tercih edilen büyük bir balık teraglin (atractoscion aequidens) n.
uskumru şeklinde olan, güney afrika ve avustralya'da yiyecek ve av için yaygın olarak tercih edilen büyük bir balık geelbec n.
kuzey amerika'nın atlantik kıyılarında yetişen küçük uskumru tinker n.
atlantik ve kuzeydoğu pasifik okyanuslarında görülen küçük bir uskumru tinker mackerel (scomber japonicus) n.
kral uskumru scomberomorus cavalla n.
kral uskumru king mackerel n.
uskumru turnası atlantic saury n.
avrupa'ya ve kuzey amerika'nın doğu kıyılarına özgü bir uskumru mackerel (scomber colias) n.
avrupa'ya ve kuzey amerika'nın doğu kıyılarına özgü bir uskumru spanish mackerel (scomber colias) n.
atlantik ve kuzeydoğu pasifik okyanuslarında görülen küçük bir uskumru mackerel (scomber japonicus) n.
uskumru turnası billfish n.
uskumru turnası saury n.
uskumru turnası scomberesox saurus n.
uskumru turnası skipper n.
kolyozdan daha küçük yavru veya gelişmemiş uskumru blink n.
kolyozdan daha küçük yavru veya gelişmemiş uskumru blinker n.
at uskumru horse mackerel (sarda australis) n.
uskumru benzeri yuvarlak bir balık cigar fish n.
uskumru benzeri yuvarlak bir balık decapterus punctatus n.
uskumru şeklinde olan, güney afrika ve avustralya'da yiyecek ve av için yaygın olarak tercih edilen büyük bir balık geelbek n.
uskumru şeklinde olan, güney afrika ve avustralya'da yiyecek ve av için yaygın olarak tercih edilen büyük bir balık geelbeck n.
uskumru ve kolyos gibi balıkların dahil olduğu balık sınıfı scombriformes n.
uskumru balığı scombroid fish n.
uzunluğu 6 inç'i geçmemiş yavru uskumru spike n.
kuzey avustralya sularına özgü bir uskumru spotted mackerel (scomberomorus queenslandicus) n.
uskumru gibi scombroid adj.
Fishery
uskumru zokası mackerel bait n.
ince uskumru etine dekoratif bir görünüm vermek için iki yanında katlar oluşturmaya yarayan bir alet mackerel plow n.
(uskumru) zıpkınlamak gambeer v.
Meteorology
suyu dalgalandırarak uskumru yakalamaya elverişli hale getiren rüzgar mackerel gale n.