wildcat - Turkish English Dictionary
History

wildcat

Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau


Meanings of "wildcat" in Turkish English Dictionary : 56 result(s)

English Turkish
General
wildcat n. keşif kuyusu
wildcat n. yaban kedisi
wildcat n. hırçın kimse
wildcat n. yabankedisi
wildcat n. verimsiz yerde petrol veren kuyu
wildcat n. vaşak
wildcat n. amerikayabankedisi
wildcat n. riskli girişim
wildcat n. çabuk öfkelenen kimse
wildcat n. huysuz kimse
wildcat n. öfkeli kimse
wildcat n. sinirli kimse
wildcat n. hırçın kimse
wildcat n. şirret kimse
wildcat n. ters huylu kimse
wildcat v. güvenilmez girişimlerde bulunmak
wildcat adj. intizamsız
wildcat adj. çürük
wildcat adj. tehlikeli
wildcat adj. huysuz
wildcat adj. düzensiz
wildcat adj. rizikolu
wildcat adj. riskli
wildcat adj. uygunsuz
wildcat adj. yolsuz
wildcat adj. çılgınca
wildcat adj. güvenilmez
wildcat adj. yasadışı ve beklenmedik
wildcat adj. onaylanmamış
wildcat adj. yetkilendirilmemiş
Trade/Economic
wildcat n. dengesiz para birimi
wildcat adj. finansal olarak güvenilmez bir banka tarafından verilen
wildcat adj. finansal olarak güvenilmez bir banka tarafından düzenlenen
Industry
wildcat n. sendika onayı alınmadan yapılan işçi grevi
wildcat v. denetimsiz greve katılmak
wildcat v. kanunsuz greve katılmak
wildcat v. sendika onayı alınmadan yapılan greve katılmak
wildcat adj. standart ve etik iş prosedürleri normlarının dışında faaliyet gösteren
wildcat adj. standart ve etik iş prosedürleri normlarının dışında gerçekleştirilen
wildcat adj. sendika onayı alınmadan işçiler tarafından girişilen
wildcat adj. sendika onayı alınmadan işçiler tarafından üstlenilen
Technical
wildcat n. çevresinde çıkıntılı derin yiv bulunan çıkrık makarası veya çarkı
wildcat adj. fenersiz
Railway
wildcat v. lokomotif veya kömür ve su vagonu sürmek
wildcat v. lokomotif veya kömür ve su vagonu kullanmak
Petrol
wildcat n. petrol keşif kuyusu
wildcat n. doğal gaz keşif kuyusu
wildcat v. verimsiz olduğu düşünülen bir yerde arama yapmak (petrol , altın, maden)
wildcat v. bilinen herhangi bir rezervi olmayan bir alanda petrol veya doğalgaz sondajı yapmak
wildcat adj. verimsiz bir yerde şüpheli olarak açılan (kuyu)
Zoology
wildcat n. evcilleştirilmemiş kedi türleri
Hunting
wildcat n. ticari üreticilerce üretilmeyen ve başka bir fişek türünün değiştirilmesi ile yapılan bir silah kalibresi
wildcat adj. standart kalibreye ve genişletilmiş kovana sahip (mermi)
wildcat adj. vahşi kedi fişeği kullanan (tüfek)
Football
wildcat n. (amerikan futbolunda) topun oyun kurucu yerine onun hizasında bulunan başka bir pozisyondaki oyuncuya atıldığı hücum dizilişi
Railroad
wildcat n. vagonsuz hareket eden bir tür lokomotif

Meanings of "wildcat" with other terms in English Turkish Dictionary : 10 result(s)

English Turkish
General
wildcat strike n. denetimsiz grevler
Trade/Economic
wildcat strike n. sendika onayı alınmadan yapılan grev
wildcat bank n. 1863-1864 milli banka kanunundan önce ödeme yeteneği üstünde banknot çıkaran banka
Law
wildcat strike n. kanunsuz grev
Railway
wildcat [us/canada] n. yolcu veya yük vagonu bulunmayan lokomotif
Petrol
wildcat well n. petrol bölgesi olarak bilinmeyen bir arazide açılan petrol keşif kuyusu
Zoology
african wildcat n. afrika yaban kedisi
european wildcat n. yaban kedisi
wildcat (felis silvestris) n. avrupa, afrika ve asya'ya özgü evcil tekir kediye benzeyip evcil kedilerin atası olduğu kabul edilen büyük bir kedi
european wildcat n. avrupa'ya özgü kaba kuyruklu vahşi bir kedi