winter - Turkish English Dictionary
History

winter

Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau


Meanings of "winter" in Turkish English Dictionary : 32 result(s)

English Turkish
Common Usage
winter n. kış
winter adj. kışlık
General
winter n. zemheri
winter n. kış
winter n. kış mevsimi
winter n. bir soyadı
winter n. çürüme zamanı
winter n. bozulma zamanı
winter n. soğuk hava
winter n. yıl
winter n. sene
winter v. kışlamak
winter v. kışlatmak
winter v. kışı geçirmek
winter v. kış etkisi yaratmak
winter v. kış gibi etkilemek
winter v. kış aylarında konaklamak
winter v. kış aylarında bakmak
winter v. kış aylarında bakımı üstlenmek
winter v. kış aylarında ilgilenmek
winter adj. kış mevsiminde yetişen (bitki)
winter adj. kış aylarında büyüyen (bitki)
winter adj. kış mevsimiyle ilgili
winter adj. kış mevsiminde meydana gelen
Gastronomy
winter n. kış
Agriculture
winter adj. kış aylarında tüketilebilecek (meyve ve sebzeler)
winter adj. baharda veya yaz başında hasat edilmek için sonbaharda ekilen (ekin)
Breeding
winter v. kış aylarında bakıp beslemek (çiftlik hayvanları)
winter v. kış aylarında bakılıp beslenmek (çiftlik hayvanları)
Apiculture
winter n. kışlatma
Geography
winter n. wisconsin eyaletinde yerleşim yeri
winter n. tropikal kuşaktaki yağmur mevsimi

Meanings of "winter" with other terms in English Turkish Dictionary : 360 result(s)

English Turkish
Common Usage
winter sleep n. kış uykusu
General
winter herald n. kış habercisi
winter cress n. tere
the dead of winter n. kışın ortası
the dead of winter n. kara kış
the dead of winter n. karakış
depth of winter n. karakış
winter pasture n. kış merası
coldest time in winter n. zemheri
winter cherry n. güveyfeneri
winter savory n. yaprakları bahar olarak kullanılan bir geyikotu türü
severe winter cold n. kış kıyamet
winter quarters n. kışlak
depth of winter n. kış ortası
winter squash n. balkabağı
winter melon n. kış kavunu
winter house n. kışlık
winter conditions n. kış koşulları
winter day n. kış günü
winter olympics n. kış olimpiyatları
winter sports n. kış sporları
winter conditions n. kış şartları
winter time n. kış saati
winter storage n. kışlık birikme
winter garden n. kış bahçesi
winter fruit n. kış meyvesi
winter cold n. kış soğuğu
winter sport n. kış sporu
winter clothing n. kışlık giysi
winter time n. kış saati uygulaması
winter clothes n. kışlık giysi
the coming of winter n. kışın gelişi
winter boot n. kışlık çizme
winter counts n. tarih öncesine ait kabile kayıtları
nude winter olympics n. çıplak kış olimpiyatları
winter counts n. kabile kayıtları
an early winter n. erken bastıran kış
season of winter n. kış mevsimi
winter resort n. kışlık tatil yeri
last winter n. geçen kış
winter boot n. kışlık bot
winter depression n. kış depresyonu
winter blues n. kış depresyonu
winter barley n. kışlık arpa
winter break n. sömestr tatili
winter fell n. kış yarı/tepesi
a blast of winter n. ani/beklenmedik bir soğuk/kar yağışı dalgası
winter wind n. kış rüzgarı
winter rest n. kış uykusu
winter party n. kış partisi
winter diesel n. kışlık dizel
winter clothes n. kışlık kıyafet
winter dress n. kışlık kıyafet
winter dress n. kışlık elbise
winter clothes n. kışlık elbise
winter vacation n. kış tatili
winter holiday n. kış tatili
winter break n. kış tatili
winter soldier n. kış askeri
winter pack n. kış paketi
winter sun n. kış güneşi
winter house n. kış evi
winter collection n. kış koleksiyonu
winter coat n. mont
spend the winter v. kışlamak
spend the winter in v. kışı geçirmek
become winter v. kışlamak
winter in v. kışı bir yerde geçirmek
spend the winter v. kışı geçirmek
winter-ground v. korumak veya saklamak için kışın üzerini kapatmak
winter-ground v. bitkinin köklerinin üzerini kapatmak
winter (on) v. kış aylarında beslemek
suitable for the winter adj. kışlık
winter-beaten adj. kışın şiddetli hava koşulları nedeniyle tahrip olmuş
winter-beaten adj. kışın şiddetli hava koşullarından etkilenmiş
in the deep of winter adv. kara kışta
in summer and winter adv. yaz kış
in the dead of winter adv. karakışta
in winter adv. kışın
in the winter adv. kışın
in a cold winter night adv. soğuk bir kış gecesinde
Phrasals
winter over (some place) v. bir yerde kışlamak
winter over (some place) v. bir yerde kışı geçirmek
winter over (some place) v. kışı bir yerde geçirmek
winter on (something) v. kışın (bir şey) yiyerek yaşamak
winter on (something) v. kışı (bir şeyle) geçirmek
winter on (something) v. kışı (bir şey) yiyerek geçirmek
winter on (something) v. kış aylarını (bir şeyle) geçirmek
winter on (something) v. (kış aylarında (bir şeyle) beslenmek
winter on (something) v. kış boyu (bir şeyle) beslenmek
winter on (something) v. kışı (bir şeyle) beslenerek atlatmak
winter on (something) v. kış boyu bir hayvana (bir şey) yedirmek
winter on (something) v. kışın (bir hayvanı) bir şeyle beslemek
winter over v. kışa dayanmak
winter over v. kışın ayakta/hayatta kalmak
winter over v. kışı geçirmek
Phrases
in the depth of winter expr. kara kışta
winter is almost upon us expr. kış gelmek üzere
in the depth of winter expr. karakışta
winter draws on expr. kış yaklaşıyor
winter draws on expr. kış kapıda
Proverb
there is no spring without a winter kış olmadan bahar olmaz
Colloquial
winter is coming expr. kış geliyor
winter is around the corner expr. kış kapıda
winter is at the doorstep expr. kış kapıda
winter is coming expr. yaklaşıyor yaklaşmakta olan
Idioms
dead of winter n. kara kış
dead of winter n. kışın ortası
dead of winter n. kışın en yoğun/sert dönemi
winter rat [us] n. kış şartlarında acımadan sürülen hurda/eski araba
buy straw hats in winter v. aba vakti yaba, yaba vakti aba almak
buy straw hats in winter v. kürkü orak vaktinde, orağı kürk vaktinde almak
buy straw hats in winter v. (bir şeyi) vaktinden önce ve ucuz olduğu zaman almak
summer and winter v. uzun süre gözlemlemek
summer and winter v. uzun süre gözlemek
summer and winter v. birinin davranışlarını uzun süre denetlemek/gözlem altına almak
in the dead of winter expr. kışın ortasında
Speaking
my favorite season is winter expr. en sevdiğim mevsim kış
winter is knocking on the door expr. kış kapıda
this is winter in turkey expr. türkiye'de kış şu an
Trade/Economic
winter risk n. kış riski
winter premium n. kış primi
Politics
nuclear winter n. nükleer kış
Tourism
mountain and winter tourism n. dağ ve kış turizmi
winter sports and skiing center n. kış sporları ve kayak merkezi
Technical
winter air conditioning n. kış klimatizasyonu
winter grade motor oil n. kış sınıfı motor yağı
winter storage n. kışlık depolama
winter air conditioning n. kış kliması
winter wheel n. kış lastiği
winter gasoline n. kış benzini
winter air conditioning n. kış iklimlemesi
winter irrigation n. kış sulaması
winter sports equipment n. kış sporları donanımı
winter-sports equipment n. kış sporları donanımı
winter tire n. kış lastiği
winter service machines n. kış hizmet makineleri
winter oil n. soğuk havada donmayacak şekilde üretilmiş yağ
winter oil n. sterain içermeyen pamuk çekirdeği yağı
winter oil n. nispeten ince yapılı bir yağlama maddesi
winter oil n. nispeten ince yapılı bir motor yağı
Textile
winter coat n. kışlık palto
winter cloth n. kışlık kumaş
winter shoes n. kışlık ayakkabı
Construction
winter building problems n. kış yapımı sorunları
winter garden n. çiçek serası
winter garden n. kışın çiçek yetiştirilen sera
Dyeing
winter leaf n. grimsi bir kahverengi tonu
Furniture
winter hedge [dialect] n. çamaşır askısı
Automotive
winter coolant n. antifrizli soğutma sıvısı
winter tire n. kış lastiği
winter beater n. kışlık araç
Traffic
be careful in winter n. gizli buzlanma işareti
winter program n. kış programı
winter program map n. kış programı haritası
Marine
winter concreting n. kış betonlaması
Psychology
winter depression n. kış depresyonu
Pathology
winter cough n. her kış tekrarlayan öksürük ile karakterize bir tür kronik bronşit
winter fever n. pnömoni
winter fever n. zatürre
winter fever n. akciğer iltihabı
Dermatology
winter itch n. abd'de görülen yoğun kaşıntı ile karakterize bir cilt hastalığı
Gastronomy
winter squash n. bal kabağı
winter vegetable stew n. kış türlüsü
winter flounder n. amerika pisi balığı eti
Marine Biology
winter flounder n. amerika pisi balığı
winter flounder n. kış dil balığı
winter bud n. bir tatlı su yosun hayvanının üzerindeki kış uykusuna yatıp baharda yeni bireye dönüşen tomurcuk
winter flounder n. amerika'ya özgü pisi balığının eti
winter flounder n. amerika'ya özgü kışın tüketilen bir yemeklik balık
winter shad n. kuzey amerika'nın doğu ve orta kesimlerine özgü bir yem balığı
Astronomy
winter solstice n. kış gündönümü
Zoology
winter wren n. çitkuşu
winter sleep n. kış uykusu
winter egg n. birçok omurgasız hayvan tarafından sonbaharda yumurtlanıp kış koşullarında hayatta kalan bir yumurta
Botanic
winter nelis n. sarımsı-yeşil çilli yüzeyi olan, olgunlaştıkça altın rengine dönen küçük ve tatlı bir kış armudu
early winter cress n. güneybatı avrupa'ya özgü florida'da yetişen bir tere
winter rose n. atatürk çiçeği
winter fern n. ağı otu
winter fern n. baldırgan
winter sweet n. girit otu
winter sweet n. geyikotu
winter melon vine n. kış kavunu
winter sweet n. keklikotu
winter melon n. kış kavunu
winter cherry n. kış kirazı
winter sweet n. mercanköşk
winter squash plant n. sakızkabağı
winter squash n. sakızkabağı
black winter truffle n. siyah kış trüfü
winter fern n. şeytantersi
winter cherry n. yalancı süs biberi
madeira winter cherry n. yalancı süs biberi
early winter cress n. güneybatı avrupa'ya özgü florida'da yetiştirilen bir su teresi
austrian winter pea (pisum sativum variety arvense) n. yem bezelyesi
austrian winter pea (pisum sativum variety arvense) n. akdeniz bölgesi ve kuzey afrika'da yem amaçlı yetiştirilen bir bezelye
austrian winter pea (pisum arvense) n. yem bezelyesi
austrian winter pea (pisum arvense) n. akdeniz bölgesi ve kuzey afrika'da yem amaçlı yetiştirilen bir bezelye
winter aconite (eranthis hyemalis) n. kar çiçeği
winter heath (erica carnea) n. gerçek funda
winter heath (erica carnea) n. funda çiçeği
winter jasmine (jasminum nudiflorum) n. sarı yasemin
winter jasmine (jasminum nudiflorum) n. kış yasemini
winter cress n. barbarea cinsini oluşturan sarı çiçekli çeşitli avrasya bitkilerine verilen ad
winter creeper (euonymus fortunei radicans) n. yayılıcı taflan
madeira winter cherry (solanum pseudocapsicum) n. kudüs kirazı
madeira winter cherry (solanum pseudocapsicum) n. kiraz boyutunda kırmızı veya sarı zehirli meyveleri olan ve ev bitkisi olarak yetiştirilen güney amerika'ya özgü küçük bir çalı
winter cherry (solanum pseudocapsicum) n. kudüs kirazı
winter cherry (solanum pseudocapsicum) n. kiraz boyutunda kırmızı veya sarı zehirli meyveleri olan ve ev bitkisi olarak yetiştirilen güney amerika'ya özgü küçük bir çalı
winter cherry (physalis alkekengi) n. gelincik otu
winter cherry (physalis alkekengi) n. turuncu-kırmızı çanakları ve güzel aromalı meyvesi olan, eski dünya'ya özgü çok yıllık otsu bir bitki
winter sweet (origanum vulgare) n. keklikotu
winter sweet (origanum vulgare) n. farekulağı
winter sweet (origanum vulgare) n. yabani mercanköşk
winter sweet (origanum vulgare) n. mercanköşk
winter sweet (origanum vulgare) n. avrasya'da yetişen çok yıllık kokulu bir bitki
winter sweet (origanum dictamnus) n. girit kekiği
winter sweet (origanum dictamnus) n. geyikotu
winter sweet (origanum dictamnus) n. girit otu
winter sweet (origanum dictamnus) n. girit'e özgü bodur bir aromatik çalı
winter sweet (acocanthera spectabilis) n. kalın yaprakları, beyaz veya pembe çiçekleri ve morumsu siyah meyveleri olan, güney afrika'ya özgü, orta boyutlarda yaprak dökmeyen bir ağaç
winter sweet (acocanthera oblongifolia) n. kalın yaprakları, beyaz veya pembe çiçekleri ve morumsu siyah meyveleri olan, güney afrika'ya özgü, orta boyutlarda yaprak dökmeyen bir ağaç
winter sweet (chimonanthus praecox) n. japon yenibaharı
winter sweet (chimonanthus praecox) n. gösterişli sarı çiçekleri için yetiştirilen japonya'ya özgü yaprak döken bir çalı
winter fat n. kazayağıgillere ait pamuksu yünlerle kaplı bir çalı
winter sage n. kazayağıgillere ait pamuksu yünlerle kaplı bir çalı
winter rose n. kara çöpleme
winter cherry n. turuncu-kırmızı çanakları için yetiştirilen tek yıllık bir eski dünya bitkisi
winter cherry n. kırmızı kudüs kirazı
madeira winter cherry n. kırmızı kudüs kirazı
winter apple n. kışın bozulmayan bir elma çeşidi
winter apple n. kışa kadar olgunlaşmayan bir elma çeşidi
winter berry n. amerika'ya özgü, çobanpüskülügiller familyasından olup kışın parlak kırmızı meyveler veren çeşitli çalılara verilen ad
winter berry (ilex verticillata) n. adi kızılağaç
winter berry (ilex verticillata) n. çobanpüskülü
winter berry n. abd'nin doğu kıyılarına özgü, çobanpüskülügiller familyasından olan bir bitki
winter bloom n. açelya cinsinden olan bitki
winter bloom (hamamelis viginica) n. hamamelis cinsinden olan bitki
winter bloom (hamamelis viginica) n. cadı fındığı
winter bud n. odunsu bitkinin koruyucu kabuk veya tabakayla kaplı, kışın uyku halinde olan bir tomurcuğu
winter cherry n. kış kirazının çanak yaprakları
winter cherry n. yalancı süs biberinin çanak yaprakları
winter cress n. avrasya'ya özgü, barbarea cinsinden olup salatalarda kullanılan sarı çiçekli tere
winter cress n. kış salatalarında kullanılmak üzere yetiştirilen tere
winter crookneck n. sert kabuklu ve uzun kıvrık boyunlu kabağı olan çeşitli bitkiler
winter crookneck squash n. sert kabuklu ve uzun kıvrık boyunlu kabağı olan çeşitli bitkiler
winter currant (ribes sanguineum) n. abd ve kanada'ya özgü frenk üzümü cinsinden olan çiçekli bir çalı
winter fat n. beyaz adaçayı
winter flowering cherry n. kar kirazı
winter flowering cherry n. japonya'ya özgü pembe çiçekli bir ağaç veya çalı
winter grape n. yabani üzüm
winter grape (vitis vulpina) n. kuzey amerika'ya özgü, asma familyasından olan çok yıllık otsu bir bitki
winter grape n. abd'ye özgü küçük siyah meyveleri olan bir üzüm
winter hazel n. asya'ya özgü sarı çiçekli salkımları olan birçok yaprak döken çalıdan biri
winter heliotrope n. avrupa'ya özgü vanilya kokulu beyaz-pembe çiçekleri olan bir ot
winter lodge n. bitkinin kış ayları boyunca uyku halinde kalmasını sağlayan tomurcuk veya koruyucu kılıf
winter mushroom n. kış mantarı
winter mushroom n. ilkbaharın başı veya sonbaharın sonu gibi ortaya çıkan yenebilir çayır mantarı
winter pear n. kış armudu
winter pear n. kışın bozulmayan bir armut çeşidi
winter pear n. kışa kadar olgunlaşmayan bir armut çeşidi
winter purslane n. kuzey amerika'nın pasifik kıyılarına özgü, salata olarak tüketilen veya saksıya dikilen yapraklı etli bir ot
winter purslane n. kuzey amerika'ya özgü küçük beyaz çiçekli bir yıllık bir bitki
winter rose n. noel gülü
winter rose n. avrupa'ya özgü kışın açan beyaz veya morumsu pembe çiçekleri olan bir bitki
winter rose n. geç çiçek açan uzun ömürlü melez gül türlerinden biri
winter savory n. geyikotu
winter savory n. güney avrupa'ya özgü pembe veya beyaz çiçekleri ve kekik aromalı yaprakları olan çok yıllık bir çalı
winter savory n. güveçte, dolma içi olarak veya köfte yapımında kullanılan reçineli bir yaprak
winter savoury n. güveçte, dolma içi olarak veya köfte yapımında kullanılan reçineli bir yaprak
winter squash n. kış kabağı
winter squash n. kabakgiller familyasından olup sonbaharda olgunlaşan yenilebilir sarı-turuncu etli çeşitli meyveler
winter squash plant n. kestane kabağı ve bal kabağı türlerinden olup sonbaharda olgunlaşan sert kabuklu çeşitli kabaklar
winter sweet n. kış tatlısı
winter sweet n. japonya'ya özgü sarı çiçekli bir çalı
winter sweet (acocanthera spectabilis) n. afrika'ya özgü, apocynaceae familyasından olan beyaz veya pembe çiçekli ve morumsu-siyah meyveleri olan bir çalı veya küçük ağaç
winter urn n. sarcosomataceae familyasından olan bir tür mantar
winter sweet n. zehirli ok bitkisi
winter rose n. avrupa'ya özgü kışın açan beyaz veya morumsu pembe çiçeklere sahip yaprak dökmeyen bir bitki
winter purslane n. kekliküzümü
winter purslane n. eliptik veya yuvarlak küçük yaprakları olan bir bitki
winter purslane (montia perfoliata) n. kuzey amerika'nın pasifik kıyılarına özgü, salata olarak tüketilen veya saksıya dikilen yapraklı etli bir ot
love-in-winter n. beyaz veya pembemsi çiçekleri olan ucu salkımlı bir avrasya bitkisi
early winter cress (barbarea praecox) n. güneybatı avrupa'ya özgü olup florida'da da yetiştirilen bir tere türü
early winter cress (barbarea verna) n. güneybatı avrupa'ya özgü olup florida'da da yetiştirilen bir tere türü
winter-blooming adj. kışın açan (bitki)
winter-blooming adj. kışın çiçek açan (bitki)
winter-flowering adj. kışın açan (bitki)
winter-flowering adj. kışın çiçek açan (bitki)
winter-proud adj. kışın bereketli olan (bitki)
winter-proud adj. kışın büyüyen (bitki)
Agriculture
winter lamb n. güz kuzusu
winter pasture n. kış merası
winter range n. kışlık otlak
winter wheat n. kışlık buğday
winter grazing n. kış otlatması
winter range n. kışlık
winter crop n. kış koşullarına dayanıklı ekin
winter crop n. kışın hayvan yemi olarak kullanılabilen ekin
winter fallow n. kışın nadasa bırakılan toprak
winter rye n. sonbaharda ekilen bir tür çavdar
winter wheat n. sonbaharda ekilip takip eden ilkbaharda veya yaz başında hasat edilen buğday
winter pasture n. kışlak
winter-feed v. kış aylarında otlaklara ek olarak hayvanları yemle beslemek
winter-feed v. kış aylarında otlakların yenilenmesi için hayvanları yemle beslemek
winter-feed v. kış aylarında tahılları ekmek
winter-feed v. kış aylarında hayvanları beslemek
winter-rig v. kışın nadasa bırakmak
winter-rig v. (toprağı) kışın sürmek
Breeding
winter-feed n. kışlık hayvan yemi
winter-feed n. kışın kullanılan hayvan yemi
winter-feed v. kış aylarında hayvanları beslemek
Apiculture
prepare bees for winter n. arıları kışa hazırlama
winter loss n. kış kaybı
winter cluster n. kış salkımı
winter cluster n. kış kümesi
History
winter war n. kış savaşı
winter war n. fin-rus savaşı
winter war n. 1939-40 kışında finlandiya ile sscb arasında gerçekleşen bir savaş
Environment
nuclear winter n. dünya çapında nükleer savaşın sonucu olduğuna inanılan atmosfer soğuması ve bunun sonucunda yaşam formlarının bozulması
winter service vehicle n. karla mücadele aracı
nuclear winter n. nükleer kış
Geography
winter garden n. florida eyaletinde şehir
winter park n. kolorado eyaletinde şehir
winter park n. florida eyaletinde şehir
winter haven n. florida eyaletinde şehir
winter springs n. florida eyaletinde şehir
winter harbor n. maine eyaletinde yerleşim yeri
Meteorology
winter thunderstorm n. gökgürültülü kar yağışı
winter storm n. kış fırtınası
Military
lined winter cap n. astarlı kışlık kep
winter campaigning n. kış seferi
winter camouflage net n. kış için kamuflaj
winter warfare course n. kış harp kursu
winter quarters n. askeri personelin kışın konakladığı konut
winter quarters n. askeri personelin kışın konakladığı yer
Sport
winter sports n. buz pateni ve kayak gibi buz ve kar üstünde yapılan sporlar
winter break n. devre arası
winter sports n. kış sporları
association of international winter sports federations (aiwf) n. uluslararası kış sporları federasyonları birliği
winter olympic games n. kış olimpiyat oyunları
winter race n. kış yarışı
Ornithology
winter sparrow n. amerika ağaç serçesi
winter sparrow n. alaska ve kanada'nın kuzeyinde yavrulayıp kışları abd'de geçiren bir kuzey amerika serçesi
winter duck n. kılkuyruk
winter duck n. telkuyruk
winter gull n. kuzey gümüş martısı
winter mew n. kuzey gümüş martısı
winter sheldrake n. büyük tarakdiş
winter sheldrake n. kuzey yarımküre'ye özgü erkekleri beyaz tüylü ve siyahımsı-yeşil başlı bir ördek
winter snipe n. amerika'ya özgü kırmızı sırtlı bir çulluk
winter snipe n. gri renkli bir çulluk
winter teal n. çamurcun ördek
winter wagtail (motacilla melanope) n. dağ kuyruksallayanı
winter [dialect] n. büyük sarıbacak
winter yellowlegs (tringa melanoleuca) n. büyük sarıbacak
Entomology
winter moth (operophtera brumata) n. kış kelebeği
winter moth (operophtera brumata) n. dişisi kanatsız olan kahverengi bir geometrit güve
Star Wars
tagta's winter palace n. tagta'nın kış sarayı
winter palace n. kış sarayı