yılda - Turkish English Dictionary
History

yılda



Meanings of "yılda" in English Turkish Dictionary : 3 result(s)

Turkish English
General
yılda per annum adv.
yılda per year adv.
Trade/Economic
yılda anno adv.

Meanings of "yılda" with other terms in English Turkish Dictionary : 249 result(s)

Turkish English
Common Usage
üç yılda bir olan triennial adj.
General
yılda bir kez gerçekleşen etkinlik annual n.
ikiyüz yılda bir olan bicentenary n.
dört yılda bir gelen ve 366 gün olan yıl leap year n.
her yedi yılda bir üniversite öğretim üyelerine verilen araştırma veya seyahat izni sabbatical n.
iki yılda bir düzenlenen faaliyet bienal n.
yılda 200 milyar dolarlık bir iş a 200-billion-dollar-a-year business n.
manhattan'ın doğu-batı yönünde uzanan caddelerine yılda iki kez batan güneşin vurması manhattan solstice n.
manhattan'ın doğu-batı yönünde uzanan caddelerine yılda iki kez batan güneşin vurması manhattanhenge n.
iki yılda bir düzenlenen sanat etkinliği biennale n.
m.ö. ilk bin yılda taoizm'in felsefi temellerinin altını çizmek için yazılmış çince bir metin tao te ching n.
üç yılda bir düzenlenen tören triennial n.
üç yılda bir düzenlenen kutlama triennial n.
yılda bir kez olan şey yearlies n.
yeni ayın tarihini ayarlamak için her 134 yılda bir artık yıla ait günü ortadan kaldırma uygulaması metemptosis n.
bir yılda hazırlanan kenevir miktarı break n.
yılda iki kez meydana gelen olay semiyearly n.
yılda iki kez yapılan yayın semiyearly n.
yedi yılda meydana gelen olay septennial n.
iyi halden bir yılda çıkmak be out in a year with good behavior v.
birinin bir yılda kazandığından fazlasını bir haftada kazanmak make more money in a week than you earn in a year v.
iyi halden bir yılda çıkmak be out in a year with good behaviour v.
yılda iki defa olan biannual adj.
yılda bir yapılan annual adj.
yılda bir olan yearly adj.
üçyüz yılda bir tricentennial adj.
iki yılda bir olan biennial adj.
beş yılda bir olan lustral adj.
yüz yılda bir olan centennial adj.
yılda iki kez gerçekleşen semiyearly adj.
altı yılda bir olan sexennial adj.
yılda iki kere olan biannual adj.
dokuz yılda bir yapılan novercal adj.
dokuz yılda bir olan novercal adj.
sekiz yılda bir olan octennial adj.
üç yılda bir olan tercentenary adj.
üç yılda bir olan tercentennial adj.
iki yılda bir olan biyearly adj.
iki yılda bir olan two-year adj.
yılda iki kere olan semi-annual adj.
yılda iki kez olan semi-annual adj.
her iki yılda bir biyearly adj.
yılda üç kez triannual (three times in one year) adj.
yılda üç defa triannual (three times in one year) adj.
üç yılda bir olan triennial (once every three years) adj.
yılda üç sefer triannual (three times in one year) adj.
birçok yılda olduğu gibi as in most years adj.
yılda iki kez biannual adj.
üç yılda bir yapılan trieteric adj.
yedi yılda bir meydana gelen septenary adj.
iki yüz yılda bir olan bicentenary adj.
on yılda bir olan decennial adj.
yılda iki kez olan semiannual adj.
yılda iki kere olan semiannual adj.
yılda iki kez gerçekleşen semi-yearly adj.
iki yılda bir olan biannual adj.
yılda üç defa olan tri-annual adj.
yılda iki kez olan biannual adj.
dokuz yılda bir tekrarlanan novennial adj.
otuz yılda olan tricennarious adj.
otuz yılda olan tricennial adj.
üç yılda bir olan trieterical adj.
yılda bir yapılan annuary [obsolete] adj.
on bir yılda bir olan undecennary adj.
on bir yılda bir olan undecennial adj.
yılda bir olan etesian adj.
20 yılda bir gerçekleşen vicennial adj.
yılda iki kez meydana gelen bi-annual adj.
yılda iki kez meyve veren biferous adj.
yılda iki kez olan biyearly adj.
beş yılda bir olan quinquennial adj.
beş yılda bir olan five-year adj.
elli yılda bir olan semicentennial adj.
ellinci yılda gerçekleşen semicentennial adj.
yedi yılda meydana gelen septennial adj.
iki yılda bir olarak biyearly adv.
iki yılda bir biennially adv.
yılda bir yearly adv.
bir yılda in a year adv.
on yılda bir decennially adv.
yılda iki kere twice a year adv.
her on yılda bir gerçekleşerek decennially adv.
her üç yılda bir triennially adv.
yılda bir annually adv.
yılda bir kere once a year adv.
kırk yılda bir seldom adv.
yılda iki kere semiannually adv.
150 yılda bir sesquicentennially adv.
son yirmi yılda over the last two decades adv.
yılda bir kere yearly adv.
iki yılda bir every other year adv.
on bir yılda bir every eleventh year adv.
her on birinci yılda every eleventh year adv.
iki yılda bir biyearly adv.
yılda iki kez semi-annually adv.
yılda iki kere semi-annually adv.
dört yılda bir once in every four years adv.
dört yılda bir in every four years adv.
yılda iki defa twice yearly adv.
yılda iki kez twice yearly adv.
son bir yılda in the recent year adv.
yılda dört kere four times (in) a year adv.
yılda dört kez four times (in) a year adv.
yılda dört sefer four times (in) a year adv.
yılda 4 kez four times (in) a year adv.
yılda üç kez three times in one year adv.
yılda üç sefer three times in one year adv.
üç yılda bir once every three years adv.
yılda üç defa three times in one year adv.
yılda bir veya iki kere once or twice a year adv.
yılda bir veya iki kez once or twice a year adv.
ayda yılda bir very seldom adv.
ayda yılda bir very rarely adv.
yılda dört defa four times (in) a year adv.
yeni yılda in the new year adv.
geçtiğimiz on yılda in the past decade adv.
geçen on yılda in the past decade adv.
2 yılda bir every 2 years adv.
2 yılda bir every two years adv.
yılda 2 kere twice per year adv.
yılda iki kere twice per year adv.
yılda 2 defa twice per year adv.
yılda 2 kez twice per year adv.
yılda iki defa twice per year adv.
yılda iki kez twice per year adv.
yılda 2 defa semiannually adv.
yılda 2 kere semiannually adv.
yılda iki defa semiannually adv.
yılda 2 kez semiannually adv.
yılda iki kez semiannually adv.
yılda 2 kere biannually adv.
yılda 2 defa biannually adv.
yılda iki kere biannually adv.
yılda iki defa biannually adv.
yılda iki kez biannually adv.
yılda 2 kez biannually adv.
yılda iki kez biyearly adv.
yılda iki sefer half-yearly adv.
Phrases
kırk yılda bir seldom, if ever expr.
son on yılda over the past decade expr.
yılda dört kere once a quarter expr.
yeni yılda her şey gönlünce olsun all the best of the new year expr.
yılda bir seferden az less than once a year expr.
yılda bir kezden az less than once a year expr.
yılda dört kez once a quarter expr.
yılda bir defadan az less than once a year expr.
yılda dört sefer once a quarter expr.
yılda bir kereden az less than once a year expr.
Proverb
yalancı kırk yılda bir doğru söylese de inanan olmaz liar is not believed when he tells the truth
yalancı kırk yılda bir doğru söylese de inanan olmaz liar is not believed even when he tells the truth
noel yılda bir kere olur/gelir christmas comes but once a year
yalancı kırk yılda bir doğru söylese de inanan olmaz the liar is not believed when he tells the truth
yalancı kırk yılda bir doğru söylese de inanan olmaz a liar is not believed when he tells the truth
Colloquial
sporda bir yılda gerçekleşen tüm büyük şampiyonlukları/turnuvaları kazanma (özellikle tenis ve golfte) grand slam n.
kırk yılda bir once in a blue moon expr.
son iki yılda past two years expr.
Idioms
kırk yılda bir gelen bir fırsat a golden opportunity n.
yılda iki kez parti vermek throw party twice a year v.
kırkta yılda bir karşılaşmak/denk gelmek be like ships in the night v.
kırkta yılda bir karşılaşmak/denk gelmek be like ships that pass in the night v.
kırkta yılda bir karşılaşmak/denk gelmek be ships that pass in the night v.
ayda yılda bir once in a blue moon expr.
kırk yılda bir once in a blue moon expr.
Speaking
bir yılda 12 ay vardır there are 12 months in a year expr.
bir yılda kaç ay vardır? how many months are there in a year? expr.
bir yılda on iki ay var there are twelve months in a year expr.
hangi yılda doğdun? what year were you born? expr.
öğretmenlikte yılda kazandığım en yüksek kazancın daha fazlasını şimdi bir ayda kazanıyorum I make more in a month now than I did in my best year as a teacher expr.
yılda birkaç kez a few times in a year expr.
1 yılda kaç ay var? how many months are there in a year? expr.
1 yılda kaç ay vardır? how many months are there in a year? expr.
Trade/Economic
belirli bir yılda kesinleşen kamu gelir ve harcama rakamları actual budget n.
yılda bir kez hesapların incelenmesi annual audit n.
(yılda bir dolara hizmet veren) devlet görevlisi dollar-a-year man n.
yılda iki defa biannual adj.
yılda bir dolar ödenen dollar-a-year adj.
Politics
abd'de başkan adayını seçmek için siyasi partilerin dört yılda bir düzenlediği toplantı national convention n.
her üç yılda bir düzenlenen ve avrupalı ve abd'li önemli bankerlerin, ekonomistlerin, siyasetçilerin ve hükümet yetkililerinin katıldığı ve dünya meselelerinin tartışıldığı çok gizli niteliğindeki toplantı bilderberg n.
yılda dört kez yapılan kontluk barış oturumu county sessions [uk] n.
yılda 2 defa biannual adj.
Media
yıllık yayında geçmiş yılda ölen birinin anısına ayrılan sayfa memorandum n.
Technical
beş yılda bir quinquennial n.
dört yılda bir olan quadrennial adj.
her on yılda bir olan decennial adj.
on beş yılda bir olan quindecennial adj.
200 yılda bir olan bicentennial adj.
yedi yılda bir olan septinary adj.
yılda iki kere olan biannual adj.
dört yılda bir quadrennially adv.
yılda iki defa biannually adv.
yedi yılda bir septennially adv.
Medical
yılda her gün yirmilik bir pakete denk gelen sigara hesaplaması pack-year n.
Biochemistry
maksimum popülasyonuna yılda tek sefer erişen (planktonik organizma) monocyclic adj.
Zoology
yılda bir kez kızışma dönemi geçiren monoestrous n.
yılda bir kez çiftleşme dönemi olan monoestrous n.
yılda iki kez yavrulayabilme digoneutism n.
yılda bir kez kızışma döngüsüne giren monestrous adj.
yılda iki kez yavru veren digoneutic adj.
(bir yılda) birden fazla estrus döngüsü yaşayan polyestrous adj.
(bir yılda) birden fazla estrus döngüsü yaşayan polyoestrous adj.
Botanic
on ila yirmi yılda bir çiçek açıp sonra ölen uzun saplı yaygın bir amerikan bitkisi american agave (agave americana) n.
on ila yirmi yılda bir çiçek açıp sonra ölen uzun saplı yaygın bir amerikan bitkisi sentry plant n.
on ila yirmi yılda bir çiçek açıp sonra ölen uzun saplı yaygın bir amerikan bitkisi american aloe n.
on ila yirmi yılda bir çiçek açıp sonra ölen uzun saplı yaygın bir amerikan bitkisi agave n.
on ila yirmi yılda bir çiçek açıp sonra ölen uzun saplı yaygın bir amerikan bitkisi century plant n.
on ila yirmi yılda bir çiçek açıp sonra ölen uzun saplı yaygın bir amerikan bitkisi maguey n.
Agriculture
iki yılda bir meyve verme alternate bearing n.
sekiz öküzün bir yılda sürebildiği alan ploughland n.
Breeding
belirli bir sürüden bir yılda kırpılan toplam yün miktarı wool clip n.
yılda üç damızlık veren trigoneutic adj.
Social Sciences
(hogmanay kültüründe) yeni yılda eve ilk giren olarak uğur getiren kimse first-foot [scotland] n.
Education
her yedi yılda bir üniversite personeline, öğretmenlere verilen izin sabbatical term n.
eton college akademisyenlerinin üç yılda bir bath yolu yakınlarındaki bir tepeye giderek buradan geçenlerden okul için bağış topladıkları eski bir gelenek montem n.
oxford veya cambridge dışındaki ingiliz üniversitelerine giriş sınavından sonraki ilk yılda alınan intermediate adj.
History
sekiz öküzün bir yılda sürebildiği alan carucate n.
antik nemea'da olimpiyatların ikinci ve dördüncü yıllarında olmak üzere iki yılda bir düzenlenen panhellenik oyunlar nemean games n.
roma impratorluğu döneminde 15 yılda bir yapılan emlak takdiri/tayini indiction n.
antik roma'da beş yılda bir düzenlenen halk oyunları quinquennalia n.
(beş yılda bir gerçekleştirilen nüfus sayımı ardından) tüm roma halkının törenlerle arınması lustra n.
(beş yılda bir gerçekleştirilen nüfus sayımı ardından) tüm roma halkının arınması lustrum n.
antik yunanistan'da olimpos dağı'nda her dört yılda bir zeus adına düzenlenen bir kutlama olympian games n.
tanrı apollo onuruna delphi'de dört yılda bir düzenlenen festival pythian games n.
(antik yunan festivalleri) elli yılda bir düzenlenen penteteric adj.
Religious
anglikan piskoposlarının on yılda bir düzenlediği konferans lambeth conference n.
(katoliklerde) yılda bir yapılan bayramlarda ilahi söyleyen rahip annueler n.
yeni yılda kiliselerde çan çalınması the bells n.
(incil) eski musevilerde 50 yılda bir yapılan genel serbest bırakma yılı jubilee n.
(hinduizm'de) her on iki yılda bir, dört kutsal yerden birinde düzenlenen, banyo yaparak günahtan arınmanın önemsendiği bir bayram kumbh mela n.
(roma katolik kilisesi'nde) her 25 yılda bir günahlardan af dileme dönemi holy year n.
Environment
bir yılda alınan doza eşdeğer annual dose equivalent n.
bir yılda alınan etkin doza eşdeğer annual effective dose equivalent n.
Meteorology
doğu pasifik’in 4 ila 12 yılda bir tropik iklimin durumunu değiştirecek şekilde ısınmalarını takip eden serinleme evresi la niña n.
doğu pasifik’in 4 ila 12 yılda bir tropik iklimin durumunu değiştirecek şekilde ısınması el niño n.
Military
(aynı yılda doğan kişilerin oluşturduğu) askeri birlik class n.
(aynı yılda doğan) askerliğe çağrılan kişiler class n.
Sport
ingilizlerin 1779'dan beri epsom'da yılda bir düzenlediği klasik at yarışı ve benzerleri the oaks n.
4 yılda bir yapılan dünya üniversiteler arası spor (yaz-kış) oyunları universiade n.
her dört yılda bir düzenlenen ve dünyanın çeşitli yerlerinden gelen amatör yarışmacılara ev sahipliği yapan bir spor organizasyonu olympic n.
Librarianship
yılda bir kez yayımlanan kaynak kitap yearbook n.
yılda bir kez yayımlanan kaynak kitap yearly n.
yılda bir kez yayımlanan kaynak kitap annual n.
Abbreviation
şehrin kurulduğu yılda auc (anno urbis conditae) adv.
Latin
şehrin kurulduğu yılda anno urbis conditae adv.
Archaic
üç yılda bir düzenlenen bayram trieteric n.
şarap tanrısı onuruna üç yılda bir düzenlenen festival trieteric n.
şarap tanrısı onuruna üç yılda bir düzenlenen festival oyunları trieterics n.
sekiz öküzün bir yılda sürebildiği alan plough n.
sekiz öküzün bir yılda sürebildiği alan plow n.
kırk yılda bir seld adv.