yank - Turkish English Dictionary
History

yank

Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau


Meanings of "yank" in Turkish English Dictionary : 20 result(s)

English Turkish
General
yank n. ani çekiş
yank n. tatlı patates
yank n. amerikan
yank n. kuzey amerikan
yank n. kuzey amerikalı
yank n. amerikalı
yank v. birden çekmek
yank v. aniden çekmek
yank v. hızla çekmek
yank v. birden hızla çekmek
yank v. söküp almak
yank v. söküp çıkarmak
Military
yank n. amerikan askeri
Slang
yank v. taciz etmek
yank v. rahatsız etmek
yank v. kusmak
yank v. söküp atmak
British Slang
yank v. asılmak
yank v. çekmek
yank v. otuzbir çekmek

Meanings of "yank" with other terms in English Turkish Dictionary : 142 result(s)

English Turkish
General
yank off v. aniden çekmek
Phrasals
yank someone around v. birini rahatsız etmek
yank someone around v. birine sıkıntı vermek
yank out v. hızlı şekilde çekmek/çıkarmak
yank out v. söküp çıkarmak
yank away v. (elini vb.) aniden çekmek
yank (one's) crank v. bir erkeği cinsel anlamda tahrik etmek
yank (one's) crank v. erkeği baştan çıkarmaya çalışmak
yank (someone or something) into (something or some place) v. tutup içeri çekmek
yank (someone or something) into (something or some place) v. ittirmek
yank (someone or something) into (something or some place) v. ittirerek, zorla bir şey yaptırmak
yank someone or something into something v. çekip içeri sokmak
yank someone or something into something v. çekip almak
yank (someone or something) off of (someone or something else) v. çekip çıkarmak
yank (someone or something) off of (someone or something else) v. çekip almak
yank (someone or something) out of (something) v. çekip çıkarmak
yank (someone or something) out of (something) v. çekip almak
yank (someone or something) out of (something) v. zorla çıkarmak
yank someone or something out of something v. koparmak
yank someone or something out of something v. koparıp almak
yank someone or something out of something v. söküp çıkarmak
yank someone or something out of something v. sökmek
yank apart v. paramparça etmek
yank apart v. parçalara ayırmak
yank apart v. yırtıp atmak
yank apart v. kırıp dökmek
yank apart v. zorla ayırmak
yank apart v. ayırmak
yank around v. çekiştirip oradan oraya sürüklemek
yank around v. çekiştirip oradan oraya götürmek
yank around v. kafa bulmak
yank around v. kandırmaya çalışmak
yank around v. oyalamak
yank around v. oyalayıp durmak
yank at (someone or something) v. asılmak
yank at (someone or something) v. asılıp çekmek
yank at (someone or something) v. yüklenmek
yank at (someone or something) v. ısrarla dikkatini çekmeye çalışmak
yank off v. çekip çıkarmak
yank someone or something off (of) something v. çekip almak
yank something off v. çekip çıkarmak
yank out v. çekip çıkarmak
yank out v. alıp ortaya koyuvermek
yank out v. ortaya koyuvermek
yank out v. birdenbire çıkartıp ortaya koymak
yank at someone or something v. (birini veya bir şeyi) çekmek
yank at someone or something v. (birini veya bir şeyi) eteğinden çekmek
yank at someone or something v. (birini veya bir şeyi) çekiştirmek
yank (someone or something) into (something or some place) v. (birini/bir şeyi) zorla (bir şeye/yere) sokmak
yank (someone or something) into (something or some place) v. (birini/bir şeyi) ite kaka (bir şeye/yere) sokmak
yank (someone or something) into (something or some place) v. (birini/bir şeyi) zorla/zar zor (bir duruma/konuma) getirmek
yank (someone or something) into (something or some place) v. (birini/bir şeyi) çekiştire çekiştire (bir duruma/konuma) getirmek
yank someone or something into something v. birini/bir şeyi tutup bir şeyin içine çekmek
yank someone or something into something v. birini/bir şeyi tutup çekivermek
yank someone or something v. birini/bir şeyi tutup bir şeyin içine çekmek
yank someone or something v. birini/bir şeyi tutup çekivermek
yank on (someone or something) v. (birini/bir şeyi) tutup çekmek
yank on (someone or something) v. (birini/bir şeyi) aniden çekmek
yank on (someone or something) v. (birini/bir şeyi) birden çekmek
yank on (someone or something) v. (birini/bir şeyi) çekiştirmek
yank on (someone or something) v. (birini/bir şeyi) hızla çekmek
yank on (someone or something) v. (birini/bir şeyi) güçlü bir şekilde çekmek
yank on (someone or something) v. (birini/bir şeyi) çekip durmak
yank on (someone or something) v. (birini/bir şeyi) çekiştirip durmak
yank on something v. bir şeyi tutup çekmek
yank on something v. bir şeyi aniden çekmek
yank on something v. bir şeyi birden çekmek
yank on something v. bir şeyi çekiştirmek
yank on something v. bir şeyi hızla çekmek
yank on something v. bir şeyi güçlü bir şekilde çekmek
yank on something v. bir şeyi çekip durmak
yank on something v. bir şeyi çekiştirip durmak
yank away at (something) v. (bir şeyi) çekiştirmek
yank away at (something) v. (bir şeyi) çekip/çekiştirip durmak
yank away at (something) v. (bir şeye) asılmak
yank in v. bir anda içeri çekmek
yank in v. aniden içeri çekmek
yank in v. zorla içeri çekmek
yank in v. çekip içeri sokmak
yank in v. tutup çekivermek
yank into v. tutup içeri çekmek
yank into v. çekip içeri sokmak
yank into v. çekip almak
yank into v. zorla (bir şeye/yere) sokmak
yank into v. ite kaka (bir şeye/yere) sokmak
yank into v. çekiştire çekiştire (bir duruma/konuma) getirmek
yank out of v. -den çekip çıkarmak
yank out of v. '-den çekip almak
yank out of v. '-den zorla çıkarmak
yank out of v. '-den koparmak
yank out of v. '-den koparıp almak
yank out of v. '-den söküp çıkarmak
yank out of v. '-den sökmek
yank up v. yukarı çekmek
yank up v. yukarı kaldırmak
Colloquial
yank [us] n. (kısaca) yankee
yank one's arm free v. kolunu kurtarmak
Idioms
yank somebody's chain v. birisini rahatsız etmek
yank somebody's chain v. birisiyle dalga geçmek
yank somebody's chain v. birisini sinirlendirmek/üzmek
yank somebody's chain v. birisiyle uğraşmak
yank somebody's chain v. kafa bulmak
yank something apart v. parçalara ayırmak
yank something apart v. paramparça etmek
yank (one's) chain v. kandırmaya çalışmak
yank (one's) chain v. kafa bulmak
Computer
kill and yank n. kesmek ve yapıştırmak kiplenimi
Military
billy yank n. amerikan iç savaşı sırasında abd birliklerine bağlı olarak savaşan bir asker
Slang
yank one’s strap v. mastürbasyon yapmak
yank one’s strap v. otuzbir çekmek
yank one’s strap v. çavuşu tokatlamak
yank one’s strap v. asılmak
yank one’s strap v. bilek sporu yapmak
yank someone's lame ass out of the fire v. birinin kıçını kutarmak
yank someone's chain v. birisiyle uğraşmak
yank someone's chain v. birisiyle dalga geçmek
yank someone's chain v. birisini rahatsız etmek
yank someone's chain v. birisini sinirlendirmek/üzmek
yank someone's chain v. kafa bulmak
yank someone's chain v. biriyle uğraşmak
yank someone's chain v. birine zorluk çıkarmak
yank (one's) crank v. kandırmaya çalışmak
yank (one's) crank v. kafa bulmak
yank (one's) crank v. otuzbir çekmek
yank (one's) crank v. kafalamak
yank (one's) crank v. dalgaya almak
yank (one's) crank v. (birini) yemek
yank (one's) crank v. (birine) takılmak
yank (one's) crank v. (biriyle) uğraşmak
yank (one's) crank v. kafa bulmak
yank (one's) crank v. otuzbir çekmek
yank (one's) crank v. çavuşu tokatlamak
yank (one's) crank v. asılmak
yank (one's) crank v. tek atmak
yank someone’s crank v. bir erkekle cilveleşmek
yank someone’s crank v. bir erkekle flörtleşmek
yank someone’s crank v. (biriyle) oynaşmak
yank someone’s crank v. (biriyle) eğlenmek
yank someone’s crank v. gönül eğlendirmek
British Slang
have a yank v. asılmak
have a yank v. çekmek
have a yank v. otuzbir çekmek