Turkish | English | |
---|---|---|
Colloquial | ||
Colloquial | yapılır | can do expr. |
Turkish | English | |
---|---|---|
Proverb | ||
Proverb | pazarlık/anlaşma iki kişiyle yapılır | It takes two to make a bargain |
Colloquial | ||
Colloquial | iki kişiyle yapılır | it takes two expr. |
Idioms | ||
Idioms | internet üzerinden yapılan bir tartışma uzadıkça büyük ihtimalle/çoğunlukla adolf hitler veya nazilerle ilgili bi karşılaştırma yapılır | godwin's law expr. |
Speaking | ||
Speaking | vagonların sıralanışı nasıl yapılır | how to line up the wagons expr. |
Law | ||
Law | yapılır yapılmaz geçerli olan akit | executed contract n. |
Insurance | ||
Insurance | tam ziyanda ödeme yapılır koşulu | total loss only n. |
Computer | ||
Computer | bağlantı aklama sistem kırıcılar tarafından yapılır | connection laundering n. |
Abbreviation | ||
Abbreviation | tam ziyanda ödeme yapılır koşulu | tlo (total loss only) expr. |