Turkish - English
Turkish - English
German - English
French - English
Spanish - English
English Synonyms
Turkish - English Sentences
Synonyms
Sentences
Tools
Resources
About Us
Contact
Login / Register
Turn off the lights
Türkçe
English
Türkçe
Français
Español
Deutsch
Synonyms
Tools
Resources
About Us
Contact
Login / Register
EN-TR
Turkish - English
German - English
Spanish - English
French - English
English Synonyms
Turkish - English Sentences
Turkish - English
French - English
Spanish - English
German - English
History
yerleştiren
Meanings of
"yerleştiren"
in English Turkish Dictionary : 1 result(s)
Category
Turkish
English
General
1
General
yerleştiren
establisher
n.
Meanings of
"yerleştiren"
with other terms in English Turkish Dictionary : 42 result(s)
Category
Turkish
English
General
1
General
bomba yerleştiren kimse (bir yere)
bomber
n.
2
General
mağazalarda teşhir ürünlerini yerleştiren kimse
trimmer
n.
3
General
karşısına yerleştiren kimse
apposer
n.
4
General
ürünleri raflara yerleştiren personel
shelf stacker
n.
5
General
yatağa bir şey yerleştiren kimse
bedder
n.
6
General
dinleme cihazı yerleştiren kimse
bugger
n.
7
General
yerleştiren kimse
ingrafter
n.
8
General
hamuru tavalara yerleştiren işçi
panner
n.
9
General
kapalı konserveleri yerleştiren kimse
panner
n.
10
General
kapalı konserveleri yerleştiren kimse
racker
n.
11
General
(saatçi tornasında) plaka tutucu kolonu yerleştiren işçi
pearler
n.
12
General
bitkileri saksılarına yerleştiren kimse
potter
n.
13
General
(atış için) kil hedef yerleştiren kimse
puller
n.
14
General
etleri askılı konveyöre yerleştiren mezbaha çalışanı
shoven
n.
15
General
ürünleri kızaklı kutulara yerleştiren kimse
slider
n.
16
General
botlara taban yerleştiren kimse
soler
n.
17
General
nesneleri belirli noktalara yerleştiren alet
spotter
n.
18
General
cenazeyi toprağa defin için yerleştiren kimse
streeker [dialect] [scotland]
n.
19
General
kendini geldiği yere götürüp yerleştiren
self-aligning
adj.
20
General
(fikri, yaşam tarzını) yerleştiren
planting
adj.
21
General
sonda olması gerekeni en başa yerleştiren
preposterous
adj.
Industry
22
Industry
kauçuk malzeme fabrikasında kumaş katmanları arasına kauçuk malzeme yerleştiren işçi
booker
n.
23
Industry
delikli karta küçük kağıt veya film parçalarını yerleştiren veya iliştiren makine
mounter
n.
24
Industry
sipariş edilen tütün yapraklarını saplarından ayrılmaları için kutulara yerleştiren işçi
padder
n.
25
Industry
süpürgeleri istenen uzunlukta kesilmek üzere makineye yerleştiren işçi
clipper
n.
26
Industry
(macunlayarak) levhaları yerleştiren kimse
slabber
n.
Technical
27
Technical
viski fıçılarını varil sehpasına yerleştiren kimse
ricker
n.
28
Technical
sıcak ekmekleri soğutma odasına götürmek için raf veya taşıyıcılara yerleştiren işçi
cooler
n.
Textile
29
Textile
iplikleri çubuklara yerleştiren kimse
poler
n.
Automotive
30
Automotive
lastikleri şekillendirip içlerine iç lastiği yerleştiren işçi
tire bagger
n.
31
Automotive
arabalara motor yerleştiren kimse
trimmer
n.
Forestry
32
Forestry
kütükleri deste üzerine yerleştiren işçi
top loader
n.
33
Forestry
kütükleri güverteden arabaya taşıyarak kesilmesi için yerleştiren kereste fabrikası işçisi
tripper
n.
34
Forestry
kütükleri güverteden arabaya taşıyarak kesilmesi için yerleştiren kereste fabrikası işçisi
deckman
n.
Military
35
Military
abd deniz piyade kolordusu'nun kullandığı, çıkarma aracındaki konteynerleri alıp açık kasa kamyon römorklarına yerleştiren bir ekipman
lightweight amphibious container handler
n.
Hunting
36
Hunting
tüfek sürgüsünün mermiyi yatağa yerleştiren ucu
bolt head
n.
Sport
37
Sport
labutları bovling pistine yerleştiren kimse
pinsetter
n.
38
Sport
labutları bovling pistine yerleştiren kimse
pinspotter
n.
Music
39
Music
orta c'yi bir dizeğin üçüncü satırına yerleştiren nota anahtarı
alto clef
n.
40
Music
orta c'yi bir dizeğin üçüncü satırına yerleştiren nota anahtarı
viola clef
n.
Cinema
41
Cinema
parlamayı engellemek için kamera ve ışık arasına yerleştiren delikli palet
cokuloris
n.
Slang
42
Slang
dinleme cihazı yerleştiren kimse
wireman
n.
×
Pronunciation in context (
out of
)
Pronunciation of yerleştiren
×
Term Options
Correct / Suggest
French English Dictionary
Spanish English Dictionary
German English Dictionary
English Synonyms Dictionary
Google Images
Merriam Webster
Dictionary.com
The Free Dictionary
Abbreviations
Wikipedia in English
Wikipedia in Turkish
Urban Dictionary
German, LEO
Chinese, Dict.Cn
Spanish, SpanishDict
Russian, Multitran.ru
Medical, MedicineNet
İşaret Dili, Signing Savvy