bullet - Inglés Turco Frases
Inglés Turco
bullet kurşun n.
  • Now we have to start biting some bullets; we have to start focusing on the issues.
  • Şimdi bazı kurşunları ısırmaya başlamalıyız; sorunlara odaklanmaya başlamalıyız.
  • The Palestinian people are starving, when they are not being killed by Israeli bullets.
  • Filistin halkı İsrail kurşunlarıyla öldürülmediği zamanlarda açlıktan ölüyor.
  • British Airways stayed in Northern Ireland and stood by its staff through bombs and bullets.
  • British Airways Kuzey İrlanda'da kaldı ve bombalar ve kurşunlar arasında personelinin yanında durdu.
Show More (68)
bullet mermi n.
  • It appears that bullets and sirens aren't all they have.
  • Görünüşe göre sahip oldukları tek şey mermiler ve sirenler değil.
  • This bullet isn't powerful enough to take down anything bigger than a squirrel.
  • Bu mermi bir sincaptan daha büyük bir şeyi alt edecek güçte değil.
  • This bullet isn't powerful enough to take down anything bigger than a squirrel.
  • Bu merminin, sincaptan büyük bir şeyi indirecek gücü yok.
Show More (41)