cheat - Inglés Turco Frases
Inglés Turco
cheat aldatmak v.
  • Tom wasn't the first man Mary cheated.
  • Mary'nin aldattığı ilk erkek Tom değildi.
  • He knows how to cheat people.
  • O, insanları nasıl aldatacağını biliyor.
  • I never cheat.
  • Ben asla aldatmam.
Show More (46)
cheat hile yapmak v.
  • Tom won the match by cheating.
  • Tom maçı hile yaparak kazandı.
  • Tom has been caught cheating before.
  • Tom daha önce hile yaparken yakalanmıştı.
  • I think Tom is cheating.
  • Bence Tom hile yapıyor.
Show More (46)
cheat kopya çekmek v.
  • Three students were caught cheating.
  • Üç öğrenci kopya çekerken yakalandı.
  • Was it you who squealed to the teacher that I cheated?
  • Öğretmene kopya çektiğimi söyleyen sen miydin?
  • If you are caught cheating, you'll be expelled from school.
  • Kopya çekerken yakalanırsanız, okuldan atılırsınız.
Show More (29)
cheat kandırmak v.
  • Illegal immigrants are generally cheated by human traffickers.
  • Kaçak göçmenler genellikle insan tacirleri tarafından kandırılır.
  • The practice of adding water to food in order to cheat the consumer is despicable.
  • Tüketiciyi kandırmak amacıyla gıdaya su eklenmesi uygulaması alçakça bir uygulamadır.
  • He knows how to cheat people.
  • İnsanları nasıl kandıracağını biliyor.
Show More (10)
cheat hile n.
  • You can use this cheat to make easy money in the game.
  • Oyunda kolay para kazanmak için bu hileyi kullanabilirsiniz.
  • He's a cheat and a liar.
  • O bir hilekar ve yalancı.
Show More (-1)
cheat ihanet etmek v.
  • Fadil figured out that his wife was cheating on him.
  • Fadıl karısının kendisine ihanet ettiğini anladı.
  • Tom has been caught cheating before.
  • Tom daha önce ihanet ederken yakalandı.
Show More (-1)
cheat sahtekarlık yapmak v.
  • The athlete cheated the tests by using another donor.
  • Sporcu başkasının numunesini kullanarak testlerde sahtekarlık yaptı.
Show More (-2)
cheat sahtekar n.
  • Her constant lying made her such a cheat.
  • Sürekli yalan söylemesi onu böyle bir sahtekar yaptı.
Show More (-2)
cheat dolandırıcı n.
  • He's a cheat and a liar.
  • O bir dolandırıcı ve bir yalancı.
Show More (-2)