dubious - Inglés Turco Frases
Inglés Turco
dubious şüpheli adj.
  • I found the president's statements about the hashtag dubious.
  • Başkan'ın hashtag ile ilgili açıklamalarını şüpheli buldum.
  • This aim has been achieved, but with rather dubious success.
  • Bu amaca ulaşıldı ancak oldukça şüpheli bir başarı elde edildi.
  • I think the practical constraints method is a dubious strategy.
  • Pratik kısıtlamalar yönteminin şüpheli bir strateji olduğunu düşünüyorum.
Show More (25)
dubious şüpheci adj.
  • I am always very dubious about suspicions of danger or risk.
  • Tehlike ya da risk şüpheleri konusunda her zaman çok şüpheciyimdir.
  • I was always dubious.
  • Her zaman şüpheciydim.
  • Tom is dubious, isn't he?
  • Tom şüpheci, değil mi?
Show More (0)
dubious kuşkulu adj.
  • Tom looked dubious for a moment.
  • Tom bir an için kuşkulu göründü.
  • Tom looks like he's dubious.
  • Tom kuşkulu görünüyor.
Show More (-1)
dubious kusurlu adj.
  • The firm used dubious materials for the building.
  • Firma binanın yapımında kusurlu malzemeler kullanmıştır.
Show More (-2)
dubious kararsız adj.
  • I know you are dubious but let me explain our offer.
  • Biliyorum kararsızsınız ama izin verin teklifimizi açıklayayım.
Show More (-2)