|
Categoría |
Inglés |
Turco |
|
General |
|
1 |
General |
muslims women n.
|
müslüman kadınlar |
|
The European Muslim women who spoke highlighted the fact that the Koran is interpreted solely by men.
Konuşma yapan Avrupalı Müslüman kadınlar Kuran'ın sadece erkekler tarafından yorumlandığı gerçeğinin altını çizdiler.
More Sentences
|
2 |
General |
poor women n.
|
yoksul kadınlar |
|
The application of Sharia law affects women in particular, especially poorer women.
Şeriat hukukunun uygulanması en başta kadınları, özellikle de yoksul kadınları etkilemektedir.
More Sentences
|
3 |
General |
pregnant women n.
|
hamile kadınlar |
|
We know that pregnant women who are given AZT give birth to healthy babies.
AZT verilen hamile kadınların sağlıklı bebekler doğurduğunu biliyoruz.
More Sentences
|
4 |
General |
women teachers n.
|
kadın öğretmenler |
|
The women teachers looked at each other, astonished.
Kadın öğretmenler şaşkınlıkla birbirlerine baktılar.
More Sentences
|
5 |
General |
men and women n.
|
insanlar |
|
I would certainly be the first to fight for parity between men and women in the social partners' decision-making.
Sosyal ortakların karar alma süreçlerinde kadın-erkek eşitliği için mücadele eden ilk insan kesinlikle ben olurdum.
More Sentences
|
6 |
General |
violence against women n.
|
kadınlara şiddet |
|
Violence against women is one of the most frequent violations of human rights worldwide.
Kadına şiddet dünya çapında sıkça yaşanan insan hakları ihlallerindendir.
More Sentences
|
7 |
General |
women journalists n.
|
kadın gazeteciler |
|
I have no doubt that women journalists are also under pressure in the written media.
Kadın gazetecilerin yazılı basında da baskı altında olduğundan hiç şüphem yok.
More Sentences
|
8 |
General |
american women n.
|
amerikalı kadınlar |
|
American women didn't have the right to vote.
Amerikalı kadınların oy verme hakkı yoktu.
More Sentences
|
9 |
General |
violence against women n.
|
kadına karşı şiddet |
|
I'm against violence against women.
Kadına karşı şiddete karşıyım.
More Sentences
|
10 |
General |
iraqi women n.
|
ıraklı kadınlar |
|
We have recently had experience of this in our committee, both where Afghan and Iraqi women are concerned.
Yakın zamanda komitemizde hem Afgan hem de Iraklı kadınlar söz konusu olduğunda bunun deneyimini yaşadık.
More Sentences
|
11 |
General |
beautiful women n.
|
güzel kadınlar |
|
Good-hearted women are always beautiful, but beautiful women are not always good-hearted.
İyi kalpli kadınlar her zaman güzeldir, ama güzel kadınlar her zaman iyi kalpli değildir.
More Sentences
|
Trade/Economic |
|
12 |
Trade/Economic |
women workers n.
|
kadın işçiler |
|
How many women workers are employed in tobacco cultivation in the EU?
AB'de tütün yetiştiriciliğinde kaç kadın işçi istihdam edilmektedir?
More Sentences
|
Politics |
|
13 |
Politics |
immigrant women n.
|
göçmen kadınlar |
|
Layla was the first immigrant woman sentenced to death.
Leyla ölüme mahkum edilen ilk göçmen kadındı.
More Sentences
|
General |
|
14 |
General |
women executives n.
|
kadın yöneticiler |
|
15 |
General |
place of refuge for women n.
|
kadın misafirhanesi |
|
16 |
General |
rural women n.
|
köy kadınları |
|
17 |
General |
women in agriculture n.
|
tarımda kadınlar |
|
18 |
General |
middle class women n.
|
orta sınıf kadınlar |
|
|
19 |
General |
women in literature n.
|
edebiyatta kadınlar |
|
20 |
General |
puerto rican women n.
|
porto riko’lu kadınlar |
|
21 |
General |
average age of women who bear their first child n.
|
çocuk doğurma ortalama yaşı |
|
22 |
General |
the women´s liberation movement n.
|
kadınların özgürlüğü hareketi |
|
23 |
General |
sex discrimination against women n.
|
kadınlara karşı cinsiyet ayrımı |
|
24 |
General |
women in education n.
|
eğitimde kadınlar |
|
25 |
General |
middle aged women n.
|
orta yaşlı kadınlar |
|
26 |
General |
occupational training for women n.
|
kadınlar için uğraşı eğitimi |
|
27 |
General |
african american women civil rights workers n.
|
afrikalı amerikalılar kadın hakları çalışanları |
|
28 |
General |
unmarried women n.
|
evlenmemiş kadınlar |
|
29 |
General |
women in politics n.
|
politikada kadınlar |
|
30 |
General |
global trafficking of women n.
|
modern kadın ticareti |
|
31 |
General |
abused women n.
|
kötü muamele edilmiş kadınlar |
|
32 |
General |
place of refuge for women n.
|
kadın sığınma evi |
|
33 |
General |
women and war n.
|
kadınlar ve savaş |
|
34 |
General |
single women n.
|
bekar kadınlar |
|
35 |
General |
bath for women n.
|
kadınlar hamamı |
|
36 |
General |
english women authors n.
|
ingiliz kadın yazarlar |
|
37 |
General |
architecture and women n.
|
mimarlık ve kadınlar |
|
38 |
General |
shoshoni women n.
|
shoshonı kadınları |
|
|
39 |
General |
women novelists n.
|
kadın roman yazarları |
|
40 |
General |
women in motion pictures n.
|
sinemada kadınlar |
|
41 |
General |
women authors n.
|
kadın yazarlar |
|
42 |
General |
overweight and obese women n.
|
fazla kilolu ve şişman kadınlar |
|
43 |
General |
young women n.
|
genç kadınlar |
|
44 |
General |
english women poets n.
|
ingiliz kadın şairleri |
|
45 |
General |
women lawyers n.
|
kadın hukukçular |
|
46 |
General |
motion pictures and women n.
|
sinema ve kadınlar |
|
47 |
General |
american women authors n.
|
amerikalı kadın yazarlar |
|
48 |
General |
german women authors n.
|
alman kadın yazarlar |
|
49 |
General |
women and literature n.
|
kadınlar ve edebiyat |
|
50 |
General |
women in the food industry n.
|
besin endüstrisinde kadınlar |
|
51 |
General |
women in islam n.
|
islamda kadınlar |
|
52 |
General |
women merchants n.
|
kadın tüccarlar |
|
53 |
General |
women poets n.
|
kadın şairler |
|
54 |
General |
medium fertility rate of women n.
|
doğurganlık oranı |
|
55 |
General |
women in development n.
|
kalkınmada kadınlar |
|
56 |
General |
women in rural development n.
|
kırsal kalkınmada kadınlar |
|
57 |
General |
global trafficking of women n.
|
küresel kadın ticareti |
|
58 |
General |
women fashion designers n.
|
kadın moda tasarımcıları |
|
59 |
General |
austrian women authors n.
|
avusturyalı kadın yazarlar |
|
60 |
General |
single women in literature n.
|
edebiyatta bekar kadınlar |
|
61 |
General |
married women n.
|
evli kadınlar |
|
62 |
General |
comfort women n.
|
seks köleleri |
|
63 |
General |
divorced women n.
|
boşanmış kadınlar |
|
64 |
General |
white women n.
|
beyaz kadınlar |
|
65 |
General |
mass media and women n.
|
kitle iletişim araçları ve kadınlar |
|
66 |
General |
women communists n.
|
kadın komünistler |
|
67 |
General |
women philosophers n.
|
kadın filozoflar |
|
68 |
General |
women musicians n.
|
kadın müzisyenler |
|
69 |
General |
women and journalism n.
|
kadınlar ve gazetecilik |
|
70 |
General |
women prisoners n.
|
kadın mahkumlar |
|
71 |
General |
women singers n.
|
kadın şarkıcılar |
|
72 |
General |
women and psychonalysis n.
|
kadınlar ve psikanaliz |
|
73 |
General |
women educators n.
|
kadın eğitimciler |
|
74 |
General |
women college teachers n.
|
kadın yüksek okul öğretmenleri |
|
75 |
General |
women social reformers n.
|
sosyal reformcu kadınlar |
|
76 |
General |
women photographers n.
|
kadın fotoğrafçılar |
|
77 |
General |
women peasants n.
|
köylü kadınlar |
|
78 |
General |
women missionaries n.
|
kadın misyonerler |
|
|
79 |
General |
women government executives n.
|
kadın kamu yöneticileri |
|
80 |
General |
women' s rights n.
|
kadın hakları |
|
81 |
General |
women school superintendents n.
|
kadın okul müdürleri |
|
82 |
General |
women artists n.
|
kadın sanatçılar |
|
83 |
General |
women composers n.
|
kadın besteciler |
|
84 |
General |
women' s studies n.
|
kadın çalışmaları |
|
85 |
General |
employment of women n.
|
kadınların istihdamı |
|
86 |
General |
women and socialism n.
|
kadınlar ve sosyalizm |
|
87 |
General |
women political prisoners n.
|
kadın siyasal mahkumlar |
|
88 |
General |
women consumer n.
|
kadın tüketiciler |
|
89 |
General |
women and communism n.
|
kadınlar ve komünizm |
|
90 |
General |
women costume designers n.
|
kadın giysi tasarımcıları |
|
91 |
General |
women bank employees n.
|
kadın banka çalışanları |
|
92 |
General |
women employees n.
|
kadın işçiler |
|
93 |
General |
women painters n.
|
kadın ressamlar |
|
94 |
General |
minority women n.
|
kadın azınlıklar |
|
95 |
General |
national socialism and women n.
|
nasyonal sosyalizm ve kadınlar |
|
96 |
General |
equality of women and men n.
|
kadın erkek eşitliği |
|
97 |
General |
violence to women n.
|
kadına şiddet |
|
98 |
General |
african american women authors n.
|
afro-amerikalı kadın yazarlar |
|
99 |
General |
self-employed women n.
|
serbest çalışan kadınlar |
|
100 |
General |
women-owned business enterprises n.
|
kadınlara ait işletmeler |
|
101 |
General |
violence against women n.
|
kadına uygulanan şiddet |
|
102 |
General |
women-friendly city n.
|
kadın dostu kent |
|
103 |
General |
women-friendly city n.
|
kadın dostu şehir |
|
104 |
General |
problems of women n.
|
kadın sorunları |
|
105 |
General |
association of republican women n.
|
cumhuriyetçi kadınlar derneği |
|
106 |
General |
association of republican women n.
|
cumhuriyet kadınları derneği |
|
107 |
General |
swiss women authors n.
|
isviçreli kadın yazarlar |
|
108 |
General |
women in art n.
|
sanatta kadın |
|
109 |
General |
increase of violence against women n.
|
kadınlara yönelik şiddetin artması |
|
110 |
General |
sultanate of women n.
|
kadınların saltanatı |
|
111 |
General |
church-going women n.
|
kiliseye giden kadınlar |
|
112 |
General |
women network n.
|
kadın ağı |
|
113 |
General |
women of easy virtue n.
|
hafif meşrep kadınlar |
|
114 |
General |
gypsy wise women n.
|
falcı çingene |
|
115 |
General |
average age of women who bear their first child n.
|
ilk çocuğun doğurulduğu ortalama yaş |
|
116 |
General |
average age of women who bear their first child n.
|
ortalama ilk çocuğu doğurma yaşı |
|
117 |
General |
social work with women n.
|
kadınlarla sosyal hizmet |
|
118 |
General |
mess around with women v.
|
fındık kırmak |
|
119 |
General |
run after women v.
|
kadın peşinde koşmak |
|
120 |
General |
run after women v.
|
zamparalık etmek |
|
121 |
General |
(for men and women) sit separately v.
|
haremlik selamlık olmak |
|
122 |
General |
attract the women v.
|
kadınların ilgisini çekmek |
|
123 |
General |
women-friendly adj.
|
kadın dostu |
|
124 |
General |
woc (woman/women of color) abrev.
|
beyaz olmayan kadın/kadınlar |
|
Phrases |
|
125 |
Phrases |
give up your seat to pregnant women and elderly expr.
|
hamilelere ve yaşlılara yer veriniz |
|
126 |
Phrases |
give up your seat for pregnant women and elderly expr.
|
hamilelere ve yaşlılara yer veriniz |
|
127 |
Phrases |
mixed company of men and women expr.
|
kadınlı erkekli |
|
128 |
Phrases |
with both men and women present expr.
|
kadınlı erkekli |
|
129 |
Phrases |
all women are like that expr.
|
kadınlar böyledir |
|
130 |
Phrases |
all women are like that expr.
|
bütün kadınlar böyledir |
|
131 |
Phrases |
all women are like that expr.
|
kadın işte |
|
132 |
Phrases |
all women are like that expr.
|
kadınlar böyledir |
|
133 |
Phrases |
all women are like that expr.
|
bütün kadınlar böyledir |
|
134 |
Phrases |
all women are like that expr.
|
kadın işte |
|
135 |
Phrases |
awalt (all women are like that) expr.
|
kadınlar böyledir |
|
136 |
Phrases |
awalt (all women are like that) expr.
|
bütün kadınlar böyledir |
|
137 |
Phrases |
awalt (all women are like that) expr.
|
kadın işte |
|
138 |
Phrases |
to a woman (used when the group is composed exclusively of women) expr.
|
oy birliğiyle |
|
Proverb |
|
139 |
Proverb |
men make houses women make homes
|
erkek evi yapar kadın yuvayı kurar |
|
140 |
Proverb |
men make houses women make homes
|
yuvayı dişi kuş yapar |
|
141 |
Proverb |
men make houses women make homes
|
evi yuva yapan kadındır |
|
142 |
Proverb |
men make houses, women make homes
|
yuvayı dişi kuş yapar |
|
Colloquial |
|
143 |
Colloquial |
men (and women) in blue n.
|
polis |
|
144 |
Colloquial |
men (and women) in blue n.
|
polis memurları |
|
145 |
Colloquial |
men (and women) in blue n.
|
polis gücü |
|
146 |
Colloquial |
women in blue n.
|
kadın polisler |
|
147 |
Colloquial |
women in blue n.
|
kadın polis memurları |
|
148 |
Colloquial |
wine, women, and song n.
|
şarap, kadın ve müzik |
|
149 |
Colloquial |
wine, women, and song n.
|
hedonist bir yaşam tarzını belirtmek için kullanılan bir ifade (erkekler için) |
|
150 |
Colloquial |
wine, women, and song n.
|
kadınlarla cinsel ilişkinin, alkol kullanımının ve eğlencenin özgürce yaşandığı yaşam tarzını belirtmek için kullanılan bir ifade |
|
151 |
Colloquial |
wine, women, and song n.
|
çapkınlığın/hovardalığın ön planda olduğu bir yaşam tarzını belirtmek için kullanılan ifade |
|
152 |
Colloquial |
having (thousands/hordes/a string of) men/women at her/his beck and call expr.
|
elini sallasa ellisi (başını sallasa tellisi) |
|
153 |
Colloquial |
(for) women only expr.
|
sadece bayanlar |
|
154 |
Colloquial |
nawalt (not all women are like that) expr.
|
bütün kadınlar öyle değildir |
|
155 |
Colloquial |
nawalt (not all women are like that) expr.
|
bütün kadınlar aynı değildir |
|
156 |
Colloquial |
nawalt (not all women are like that) expr.
|
diğerleri gibi olmayan kadın |
|
157 |
Colloquial |
nawalt (not all women are like that) expr.
|
diğerlerinden farklı olan kadın |
|
158 |
Colloquial |
nawalt (not all women are like that) expr.
|
herkesin bildiği kadınlardan olmayan kadın |
|
Idioms |
|
159 |
Idioms |
god's gift to women n.
|
allah'ın kadınlara lütfu |
|
160 |
Idioms |
god's gift to women n.
|
tanrının kadınlara lütfu |
|
161 |
Idioms |
a woman among women n.
|
takdire değer bir kadın |
|
162 |
Idioms |
a woman among women n.
|
özel bir kadın |
|
163 |
Idioms |
a woman among women n.
|
seçkin bir kadın |
|
164 |
Idioms |
a woman among women n.
|
önemli/önde gelen bir kadın |
|
165 |
Idioms |
a woman among women n.
|
üstün bir kadın |
|
166 |
Idioms |
a woman among women n.
|
takdire değer bir kadın |
|
167 |
Idioms |
a woman among women n.
|
özel bir kadın |
|
168 |
Idioms |
a woman among women n.
|
seçkin bir kadın |
|
169 |
Idioms |
a woman among women n.
|
önemli/önde gelen bir kadın |
|
170 |
Idioms |
a woman among women n.
|
üstün bir kadın |
|
171 |
Idioms |
man make houses, women make homes expr.
|
yuvayı dişi kuş yapar |
|
172 |
Idioms |
women and children first [cliché] expr.
|
kadınlar ve çocuklar önden |
|
173 |
Idioms |
women and children first [cliché] expr.
|
önce kadınlar ve çocuklar |
|
Speaking |
|
174 |
Speaking |
all women are beautiful expr.
|
bütün kadınlar güzeldir |
|
175 |
Speaking |
we as women expr.
|
biz kadın olarak |
|
176 |
Speaking |
I don't usually meet with women expr.
|
genelde kadınlarla buluşmam |
|
177 |
Speaking |
how many women have you been with? expr.
|
kaç kadınla birlikte oldun? |
|
178 |
Speaking |
why are women like that? expr.
|
kadınlar neden böyle? |
|
179 |
Speaking |
what do women like? expr.
|
kadınlar nelerden hoşlanır? |
|
180 |
Speaking |
I know women like you expr.
|
senin gibi kadınları bilirim |
|
181 |
Speaking |
all women are beautiful expr.
|
tüm kadınlar güzeldir |
|
Trade/Economic |
|
182 |
Trade/Economic |
working women n.
|
çalışan kadınlar |
|
183 |
Trade/Economic |
women employees n.
|
kadın çalışanlar |
|
184 |
Trade/Economic |
women-oriented production n.
|
kadın eksenli üretim |
|
185 |
Trade/Economic |
women employment n.
|
kadın istihdamı |
|
186 |
Trade/Economic |
women entrepreneurship n.
|
kadın girişimciliği |
|
187 |
Trade/Economic |
emancipation of women n.
|
kadınların kurtuluşu |
|
188 |
Trade/Economic |
women entrepreneurs n.
|
kadın girişimciler |
|
189 |
Trade/Economic |
international federation of business and professional women n.
|
uluslararası iş ve meslek sahibi kadınlar federasyonu |
|
Law |
|
190 |
Law |
convention on preventing and combating violence against women and domestic violence n.
|
kadına karşı ve aile i̇çi şiddetle mücadele ve bunların önlenmesine dair anlaşma |
|
191 |
Law |
murders of women n.
|
kadın cinayetleri |
|
192 |
Law |
homicides of women n.
|
kadın cinayetleri |
|
193 |
Law |
abduction of girls, women, and men n.
|
kız, kadın ve erkek kaçırma |
|
194 |
Law |
pimp out women v.
|
kadın pazarlamak |
|
195 |
Law |
pimp out women v.
|
pezevenklik yapmak |
|
Politics |
|
196 |
Politics |
bakirköy prison for women and juveniles n.
|
bakırköy kadın ve çocuk tutukevi |
|
197 |
Politics |
the un convention on the elimination of all forms of discrimination against women n.
|
birleşmiş milletler kadına karşı her türlü ayrımcılığın önlenmesi sözleşmesi |
|
198 |
Politics |
convention on the elimination of all forms of discrimination against women (cedaw) n.
|
birleşmiş milletler kadına karşı her türlü ayrımcılığın önlenmesi sözleşmesi |
|
199 |
Politics |
the un convention on the elimination of all forms of discrimination against women n.
|
birleşmiş milletler kadına karşı her türlü ayrımcılığın ortadan kaldırılması sözleşmesi |
|
200 |
Politics |
convention on the elimination of all forms of discrimination against women (cedaw) n.
|
birleşmiş milletler kadına karşı her türlü ayrımcılığın ortadan kaldırılması sözleşmesi |
|
201 |
Politics |
un entity for gender equality and the empowerment of women n.
|
bm cinsiyet eşitliği ve kadının güçlendirilmesi birimi |
|
202 |
Politics |
un entity for gender equality and the empowerment of women n.
|
bm cinsiyet eşitliği ve kadının güçlendirilmesi birimi |
|
203 |
Politics |
un commission on the status of women n.
|
birleşmiş milletler kadının statüsü komisyonu |
|
204 |
Politics |
committee on the elimination of discrimination against women n.
|
birleşmiş milletler kadınlara karşı ayrımcılığın önlenmesi komitesi |
|
205 |
Politics |
republic women n.
|
cumhuriyet kadınları |
|
206 |
Politics |
political rights to women n.
|
kadınlara siyasi haklar |
|
207 |
Politics |
equal treatment for men and women n.
|
kadınla erkeğe eşit muamele |
|
208 |
Politics |
emancipation of women n.
|
kadının erkek hakimiyetinden kurtulması |
|
209 |
Politics |
committee on equality of opportunity for women and men n.
|
kadın erkek fırsat eşitliği komisyonu |
|
210 |
Politics |
recognition of women rights n.
|
kadın haklarının tanınması |
|
211 |
Politics |
refugee women n.
|
mülteci kadınlar |
|
212 |
Politics |
commission on the status of women n.
|
birleşmiş milletler kadının statüsü komisyonu |
|
213 |
Politics |
commission on the status of women n.
|
birleşmiş milletler ekonomik ve sosyal konseyi'nin kadının farklı toplumlardaki statüsü ile ilgilenen komisyonu |
|
214 |
Politics |
lwv (league of women voters) abrev.
|
kadınların oy verme hakkını elde etmesinden sonra kamu işlerinde daha büyük roller alabilmeleri için abd'de kurulan kar amacı gütmeyen bir kuruluş |
|
Institutes |
|
215 |
Institutes |
general directorate on the status and problems of women n.
|
kadının statüsü ve sorunları genel müdürlüğü |
|
216 |
Institutes |
convention on the elimination of all forms of discrimination against women n.
|
kadınlara karşı her türlü ayrımcılığın önlenmesi sözleşmesi |
|
217 |
Institutes |
women for women's human rights-new ways n.
|
kadının insan hakları-yeni cözümler vakfı |
|
218 |
Institutes |
directorate general on the status of women n.
|
kadının statüsü genel müdürlüğü |
|
219 |
Institutes |
directorate general on the status and the problems of women n.
|
kadının statüsü ve sorunları genel müdürlüğü |
|
220 |
Institutes |
committee on equal opportunities for women and men n.
|
kadın erkek fırsat eşitliği komisyonu |
|
221 |
Institutes |
directorate general on the status of women n.
|
kadının statüsü genel müdürlüğü |
|
222 |
Institutes |
directorate general on the status of women n.
|
kadının statüsü genel müdürlüğü (ksgm) |
|
223 |
Institutes |
women entrepreneurs association of turkey n.
|
türkiye kadın girişimciler derneği (kagıder) |
|
224 |
Institutes |
cultural association of turkish women (turkkad) n.
|
türk kadını kültür derneği |
|
Media |
|
225 |
Media |
television program for women n.
|
kadın programı |
|
226 |
Media |
program for women n.
|
kadın programı |
|
227 |
Media |
television and women n.
|
televizyon ve kadınlar |
|
Computer |
|
228 |
Computer |
yes all women expr.
|
bütün kadınlar öyle |
|
229 |
Computer |
yes all women expr.
|
bütün kadınların cinsel saldırıların ve cinsiyetçiliğin hedefi olabileceğini belirten hashtag |
|
Textile |
|
230 |
Textile |
women knitted underwear n.
|
bayan örme iç giyim |
|
231 |
Textile |
women wowen outerwear n.
|
bayan dokuma dış giyim |
|
232 |
Textile |
women knitted outerwear n.
|
bayan örme dış giyim |
|
Medical |
|
233 |
Medical |
pregnant women with diabetes mellitus n.
|
diabetik gebeler |
|
234 |
Medical |
women in reproductive age group n.
|
doğurganlık çağındaki kadınlar |
|
235 |
Medical |
pregnant women n.
|
gebe kadınlar |
|
236 |
Medical |
clinical palpation in pregnant women n.
|
gebe kadınlarda klinik palpasyon |
|
237 |
Medical |
pregnant women with gestational diabetes n.
|
gestasyonel diyabetli gebeler |
|
238 |
Medical |
women taking hormone therapy n.
|
hormon tedavisi alan kadınlar |
|
239 |
Medical |
ovulation induction in infertile women n.
|
infertil kadınlarda ovulasyon indüksiyonu |
|
240 |
Medical |
lung cancer in women n.
|
kadınlarda akciğer kanseri |
|
241 |
Medical |
women physicians n.
|
kadın hekimler |
|
242 |
Medical |
premenopausal women of childbearing age n.
|
menapoz öncesi doğurganlık çağındaki kadınlar |
|
243 |
Medical |
middle-aged women n.
|
orta yaş dönemindeki kadınlar |
|
244 |
Medical |
normal-weight women n.
|
normal ağırlıklı kadınlar |
|
245 |
Medical |
postmenopausal women n.
|
postmenapozal kadınlar |
|
246 |
Medical |
postpartum nulliparous women n.
|
post-partum nullipar kadınlar |
|
Psychology |
|
247 |
Psychology |
sexual harassment of women n.
|
kadınlara cinsel taciz |
|
248 |
Psychology |
sex discrimination against women n.
|
kadınlara karşı cinsiyet ayrımı |
|
249 |
Psychology |
battered women syndrome n.
|
şiddete maruz kalan kadın sendromu |
|
Social Sciences |
|
250 |
Social Sciences |
association for the protection of women rights n.
|
kadın haklarını koruma derneği |
|
251 |
Social Sciences |
women organization n.
|
kadın örgütü |
|
252 |
Social Sciences |
international day for the elimination of violence against women n.
|
kadına şiddetle mücadele günü |
|
253 |
Social Sciences |
inequality of women and men n.
|
kadın erkek eşitsizliği |
|
254 |
Social Sciences |
the place of women in society n.
|
kadının toplumdaki yeri |
|
255 |
Social Sciences |
women and public policy program n.
|
kadın ve kamu politikası programı |
|
256 |
Social Sciences |
educational empowerment of women n.
|
kadınların eğitimle güçlendirilmesi |
|
257 |
Social Sciences |
women entrepreneurs association n.
|
kadın girişimciler derneği |
|
258 |
Social Sciences |
the place of women in society n.
|
kadınların toplumdaki yeri |
|
259 |
Social Sciences |
combating domestic violence against women national action plan n.
|
kadına yönelik şiddetle mücadele ulusal eylem planı |
|
260 |
Social Sciences |
international day for the elimination of violence against women n.
|
kadına yönelik şiddete karşı uluslararası mücadele günü |
|
261 |
Social Sciences |
women entrepreneurs council n.
|
kadın girişimciler kurulu |
|
262 |
Social Sciences |
international day for the elimination of violence against women n.
|
kadına yönelik şiddetle mücadele günü |
|
263 |
Social Sciences |
department of women studies n.
|
kadın çalışmaları anabilim dalı |
|
264 |
Social Sciences |
domestic violence against women n.
|
kadına yönelik aile içi şiddet |
|
265 |
Social Sciences |
national advisory committee on women n.
|
ulusal kadın danışma komitesi |
|
266 |
Social Sciences |
no to violence against women expr.
|
kadına şiddete hayır de |
|
Military |
|
267 |
Military |
women in the air force (waf) n.
|
kadınların abd hava kuvvetleri'nde görev yapmasını sağlayan bir program |
|
268 |
Military |
waf (women in the air force) abrev.
|
kadınların abd hava kuvvetleri'nde görev yapmasını sağlayan bir program |
|
Sport |
|
269 |
Sport |
women national basketball association (wnba) n.
|
kadınlar ulusal basketbol birliği |
|
270 |
Sport |
physical education for women n.
|
kadınlar için beden eğitimi |
|
271 |
Sport |
women international tennis association (wita) n.
|
uluslararası kadınlar tenis birliği |
|
272 |
Sport |
main association intercollegiate athletics for women (maiaw) n.
|
üniversiteler arası kadınlar ana spor birliği |
|
273 |
Sport |
women international professional tennis council (wiptc) n.
|
uluslararası kadınlar profesyonel tenis konseyi |
|
Art |
|
274 |
Art |
women artists n.
|
kadın sanatçılar |
|
Abbreviation |
|
275 |
Abbreviation |
nas/uwt (national association of schoolmasters/union of women teachers) n.
|
ulusal okul müdürleri ve kadın öğretmenler birliği |
|
276 |
Abbreviation |
now (national organization for women) n.
|
ulusal kadın örgütü |
|