Turco | Inglés | |
---|---|---|
General | ||
General | aynı hizada | even adj. |
General | aynı hizada | abreast adv. |
General | aynı hizada | on a line adv. |
Turco | Inglés | |
---|---|---|
General | ||
General | kırık veya diğer dişlerle aynı hizada olmayan diş | snaggletooth n. |
General | aynı hizada olmak | be in alignment v. |
General | aynı hizada olmak | track v. |
General | aynı hizada bir araya gelmek | line v. |
General | ile aynı hizada | level with adj. |
General | aynı hizada olan | flush adj. |
General | ile aynı hizada | on a level with prep. |
Phrasals | ||
Phrasals | birilerini/bir şeyleri biriyle veya bir şeyle aynı hizada sıralamak | line someone or something up with someone or something v. |
Astronomy | ||
Astronomy | güneş'ten bakıldığında bir dış gezegenin veya ay'ın dünya ile aynı hizada olup dünya'ya neredeyse en yakın konumunda bulunması | opposition n. |
Sport | ||
Sport | krikette kabaca forvet ile aynı hizada olan ofsayt pozisyonu | third man n. |
Cinema | ||
Cinema | görüntüye alınan şeyle aynı hizada hareket etmek | track v. |