bir yığın - Turco Inglés Diccionario
Historia

bir yığın



Significados de "bir yığın" en diccionario inglés turco : 15 resultado(s)

Turco Inglés
General
bir yığın plenty adj.
bir yığın a pile of adj.
bir yığın many adj.
bir yığın a wodge of adj.
bir yığın a raft of adj.
bir yığın beaucoup adj.
Phrases
bir yığın a clump of expr.
Colloquial
bir yığın a pile n.
bir yığın bokoo (a phonetic spelling of the french word beaucoup) adv.
bir yığın boku (a phonetic spelling of the french word beaucoup) adv.
bir yığın like heck expr.
bir yığın like hell expr.
bir yığın mess of expr.
Idioms
bir yığın a hell of a lot expr.
Slang
bir yığın loads [uk] n.

Significados de "bir yığın" con otros términos en diccionario inglés turco: 36 resultado(s)

Turco Inglés
General
herhangi bir şeyden yoğun yığın cloud n.
rüzgar tarafından karın bir yerde yığın oluşturması snowdrift n.
deniz kabuğu, hayvan kemiği gibi atık malzemelerin kalıntılarını içeren ve bir yerleşimin varlığına işaret eden höyük veya yığın midden n.
bir yığın fotoğraf photography n.
birçok tabakadan oluşan bir yığın halinde yayılmış (bez, kumaş) laid up adj.
Phrasals
(bir yere) yığın halinde bırakmak dump on (someone or something) v.
(bir yere) yığın halinde atmak dump on (someone or something) v.
Colloquial
bir yığın sıkıntı a peck of troubles n.
bir yığın dert a peck of troubles n.
bir yığın şey haul n.
bir yığın halinde in a heap adj.
bir yığın içerisinde in a heap adj.
dağınık bir yığın halinde in a heap adj.
bir yığın palavra a lot of hooey expr.
bir yığın (bir şey) a load of (something) expr.
bir yığın (bir şey) (a) heap of (something) expr.
bir yığın (bir şey) hell of a lot of (something) expr.
bir yığın (bir şey) mess of (something) expr.
Idioms
bir dolu/sürü/yığın çöp a load of rubbish n.
bir yığın evrak işi a paper chase n.
bir yığın para a pile jack rice couldn't jump over n.
bir yığın para a roll Jack rice couldn't jump over n.
bir yığın (bir şey) a slew of (something) n.
bir yığın para ödemekten kurtulmak save a bundle on something v.
yapacak bir yığın işi olmak have a full plate v.
bir yığın para ödemekten kurtulmak save a bundle v.
bir yığın para ödemekten kurtarmak save a bundle v.
(birinden bir yığın) eleştiri almak take (a lot of) stick (from someone) v.
bir yığın palavra a bunch of hooey [us] expr.
Industry
ağırlığına göre satılıp genellikle filateli olmayan bir kurumca toplanan pullardan oluşan bir yığın posta pulu mixture n.
Archaic
bir yığın (yün) elde etmek tod v.
Slang
bir yığın saçmalık/zırva a load of cock and bull n.
bir yığın palavra a load of (old) cobblers' awls n.
bir yığın saçmalık a load of (old) cobblers' awls n.
bir yığın palavra a load of (old) cobblers [uk] expr.
bir yığın saçmalık a load of (old) cobblers [uk] expr.