Turco - Inglés
Turco - Inglés
Alemán - Inglés
Francés - Inglés
Español - Inglés
Inglés Sinónimo
Sinónimo
Sobre nosotros
Herramientas
Recursos
Contacto
Iniciar sesión / Registrarse
Apagar las luces
English
English
Türkçe
Français
Español
Deutsch
Sinónimo
Herramientas
Sobre nosotros
Recursos
Contacto
Iniciar sesión / Registrarse
EN-TR
Turco - Inglés
Alemán - Inglés
Español - Inglés
Francés - Inglés
Inglés Sinónimo
Turco - Inglés
Francés - Inglés
Alemán - Inglés
Historia
break of
Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau
Significados de
"break of"
en diccionario turco inglés : 4 resultado(s)
Categoría
Inglés
Turco
General
1
General
break of
v.
(tedaviyle) -den vazgeçirmek
Phrasals
2
Phrasals
break of
v.
kurtulmak
3
Phrasals
break of
v.
terk etmek
4
Phrasals
break of
v.
(alışkanlığı vb.) bırakmak
Significados de
"break of"
con otros términos en diccionario inglés turco: 64 resultado(s)
Categoría
Inglés
Turco
General
1
General
break of day
n.
şafak
2
General
theory of break from social life
n.
sosyal hayattan kopma teorisi
3
General
the break of day
n.
günün ağarması
4
General
break oneself of a habit
v.
kurtulmak
5
General
breake (obsolete spelling of break)
v.
kırmak
6
General
break oneself of a habit
v.
bırakmak
7
General
break one's vow of silence
v.
sessizliğini bozmak
8
General
break the terms of a contract
v.
sözleşme hükümlerini ihlal etmek
9
General
break out of prison
v.
cezaevinden kaçmak
10
General
break out of prison
v.
hapisten kaçmak
11
General
break the tradition of
v.
geleneği bozmak
12
General
break the tradition of gift giving
v.
hediye verme geleneğini bozmak
13
General
break the resistance of
v.
direncini kırmak
14
General
break out of the routine
v.
rutinin dışına çıkmak
15
General
break the shell of
v.
kabuğunu kırmak
16
General
break the heart of
v.
kalp kırmak
17
General
at the break of dawn
adv.
şafak sökümünde
18
General
at the break of dawn
adv.
şafak sökerken
Phrasals
19
Phrasals
break (one) of (something)
v.
(birini bir şeyden) vazgeçirmek
20
Phrasals
break (one) of (something)
v.
(birine bir şeyi) bıraktırmak
21
Phrasals
break someone or something of something
v.
birini/bir şeyi bir şeyden vazgeçirmek
22
Phrasals
break someone or something of something
v.
birine/bir şeye bir şeyi bıraktırmak
23
Phrasals
break someone or something of something
v.
birini/bir şeyi bir şeyden/alışkanlıktan kurtarmak
24
Phrasals
break someone or something of something
v.
birine/bir şeye bir şeyi/alışkanlığı bıraktırmak
25
Phrasals
break someone or something of something
v.
birini/bir şeyi bir şeyden/alışkanlıktan vazgeçirmek
26
Phrasals
break something off (of) something
v.
bir şeyden bir şey/parça koparmak
27
Phrasals
break something off (of) something
v.
bir şeyden bir şey/parça kırmak
28
Phrasals
break someone of something
v.
birini bir şeyden/alışkanlıktan kurtarmak
29
Phrasals
break someone of something
v.
birine bir şeyi/alışkanlığı bıraktırmak
30
Phrasals
break someone of something
v.
birini bir şeyden/alışkanlıktan vazgeçirmek
Proverb
31
Proverb
why break the habit of a lifetime
can çıkar huy çıkmaz
32
Proverb
why break the habit of a lifetime
huylu huyundan vazgeçmez
33
Proverb
why break the habit of a lifetime
yedisinde neyse yetmişinde de aynı
34
Proverb
why break the habit of a lifetime?
can çıkmadıkça huy çıkmaz
Idioms
35
Idioms
break the neck of
v.
ana kuvvetini yok etmek
36
Idioms
break the heart of
v.
neredeyse bitirmek
37
Idioms
break the back of
v.
alt etmek
38
Idioms
break the back of something
v.
bir şeyin belini kırmak
39
Idioms
break the back of
v.
en zor engeli aşmak
40
Idioms
break the neck of
v.
hakkından gelmek
41
Idioms
break the back of
v.
en zor kısmını başarmak
42
Idioms
break the back of
v.
en güç bölümünü tamamlamak
43
Idioms
break out of
v.
özgür bırakmak
44
Idioms
break out of
v.
kurtarmak
45
Idioms
break out of
v.
özgürlüğünü kazandırmak
46
Idioms
break the back of
v.
üstesinden gelmek
47
Idioms
break the back of something
v.
bir şeyi bastırmak
48
Idioms
break the back of something
v.
bir şeyin önünü almak
49
Idioms
break the back of something
v.
bir şeyin bel kemiğini kırmak
50
Idioms
break the back of something
v.
bir şeyi bitirmek
51
Idioms
break the back of something
v.
bir şeyi yıkmak
52
Idioms
at the break of dawn
expr.
sabahın köründe
53
Idioms
at the break of dawn
expr.
şafakta
Speaking
54
Speaking
not break the line of sight with someone
v.
gözünü birisinden ayırmamak
55
Speaking
people don't just break up with each other out of nowhere
expr.
insanlar durup dururken birbirlerinden ayrılmazlar
Trade/Economic
56
Trade/Economic
break up of cost
n.
kalem kalem maliyet (dökümü)
Technical
57
Technical
measurement of breaking strength and elongation at break
n.
kopma dayanımı ve kopma uzamasının ölçülmesi
58
Technical
determination of tensile strength elongation at break and elongation at the reference load
n.
kopmada ve referans yüklemede gerilim dayanım uzamasının tayini
59
Technical
measurement of elongation at break
n.
kopma anındaki uzama tayini
60
Technical
point of break
n.
kopma noktası
61
Technical
break down of engine
n.
motor arızası
62
Technical
break the glass in case of emergency
expr.
acil durumda camı kırınız
63
Technical
break the glass in case of emergency
expr.
acil durumlarda camı kırınız
Tennis
64
Tennis
break of serve
n.
servis kırma
×
Pronunciation in context (
out of
)
Pronunciation of break of
×
Term Options
Corregir / Sugerir
Francés Inglés Diccionario
Español Inglés Diccionario
Alemán Inglés Diccionario
Inglés Sinónimo Diccionario
Google Images
Merriam Webster
Dictionary.com
The Free Dictionary
Abbreviations
Wikipedia in English
Wikipedia in Turkish
Urban Dictionary
German, LEO
Chinese, Dict.Cn
Spanish, SpanishDict
Russian, Multitran.ru
Medical, MedicineNet
İşaret Dili, Signing Savvy