Historia

düzenli olarak

Significados de "düzenli olarak" en diccionario inglés turco : 21 resultado(s)

	Categoría	Turco	Inglés
Common Usage
1	Common Usage	düzenli olarak	regularly adv.
General
2	General	düzenli olarak	on a regular basis adv.
3	General	düzenli olarak	methodically adv.
4	General	düzenli olarak	routinely adv.
5	General	düzenli olarak	measuredly adv.
6	General	düzenli olarak	crisply adv.
7	General	düzenli olarak	regularly adv.
8	General	düzenli olarak	(on a) regular basis adv.
9	General	düzenli olarak	religiously adv.
10	General	düzenli olarak	regular adv.
11	General	düzenli olarak	unseldom adv.
12	General	düzenli olarak	gradatim [obsolete] adv.
13	General	düzenli olarak	in course adv.
14	General	düzenli olarak	in due course adv.
15	General	düzenli olarak	orderly adv.
Colloquial
16	Colloquial	düzenli olarak	in good order expr.
17	Colloquial	düzenli olarak	on the reg (on the regular) expr.
18	Colloquial	düzenli olarak	on the regular expr.
Idioms
19	Idioms	düzenli olarak	day in, day out, every day without fail expr.
Technical
20	Technical	düzenli olarak	regularly adv.
Archaic
21	Archaic	düzenli olarak	trade adv.

Significados de "düzenli olarak" con otros términos en diccionario inglés turco: 73 resultado(s)

	Categoría	Turco	Inglés
General
1	General	yakinen ve düzenli olarak sorgulama	catechization n.
2	General	düzenli olarak gübrelenen ve aynı mahsul için kullanılan tarla	infield n.
3	General	düzenli olarak partileyen çapkın genç kadın	good-time girl n.
4	General	düzenli olarak sunulan şey	diet n.
5	General	vatandan uzakta görev yapan askerin bakmakla yükümlü olduğu kişilere düzenli olarak ödenen para	separation allowance n.
6	General	(gösteride düzenli olarak yapılan) numara	shtick n.
7	General	gösteride düzenli olarak yapılan numara	shtik n.
8	General	tehdit ile düzenli olarak alınan para	protection money n.
9	General	düzenli olarak yapmak	regularize v.
10	General	düzenli olarak seks yapmak	have sex regularly v.
11	General	düzenli olarak yapmak	regularise v.
12	General	düzenli olarak yapmak	vape v.
13	General	düzenli olarak tüketmek	have v.
14	General	düzenli olarak iyileşen	boomy adj.
15	General	düzenli olarak büyüyen	boomy adj.
16	General	düzenli olarak kasılarak genişleyen	systaltic adj.
17	General	bozuk düzenli olarak	uncoordinatedly adv.
18	General	düzenli olarak belirli bir faaliyeti yapan anlamındaki son ek	-ard suf.
19	General	düzenli olarak belirli bir faaliyeti yapan anlamındaki son ek	-art suf.
Phrasals
20	Phrasals	tanı veya tedaviyi takiben hastayı düzenli olarak kontrol etmek	follow up v.
21	Phrasals	(resmi anlamda) birisiyle düzenli olarak görüşmek/iletişim kurmak	check in with somebody v.
22	Phrasals	bir ilacı düzenli olarak almayı sürdürmek	remain on v.
23	Phrasals	çevresinde/çevrede sık sık/düzenli olarak görmek	see around v.
Phrases
24	Phrases	düzenli olarak (bir şey) yapmak	be given to (something) v.
25	Phrases	düzenli olarak bir şey yapmak	be given to something/to doing something v.
26	Phrases	(bir şeye/yere) düzenli olarak gitme	in and out (of something) expr.
Colloquial
27	Colloquial	spor performansını artırmak için düzenli olarak steroid gibi maddeler kullanan kimse	juicehead n.
28	Colloquial	gazete ve dergilerde ödül olarak tüketici ürünleri verilen yarışmalara düzenli katılan kimse	comper n.
29	Colloquial	düzenli olarak belli bir yerde görüşen kişiler arasında kullanılan vedalaşma kalıbı	cuic (see you in church) abrev.
Idioms
30	Idioms	düzenli olarak belli bir yolu yürüyerek dolaşmak	pound a beat v.
31	Idioms	bir şeyi düzenli olarak yapmak	go in for something v.
32	Idioms	düzenli olarak (ilaç vb almak)	at full strength expr.
Speaking
33	Speaking	araçlarınızı düzenli olarak servise götürün	service your vehicles regularly n.
Trade/Economic
34	Trade/Economic	makine veya tesisin tamir edilmez hale gelene kadar görevini düzenli olarak yaptığı süre	life n.
35	Trade/Economic	hisse senedinin fiyatına bakmadan düzenli olarak belirli miktarda yatırım yapma	dollar averaging n.
36	Trade/Economic	menkul kıymetlerin fiyatına bakmadan düzenli olarak belirli miktarda yatırım yapma	dollar–cost averaging n.
37	Trade/Economic	hisselerini düzenli olarak satıp geri alan ve varlık havuzuna sahip denetime tabi yatırım şirketi	mutual fund company n.
38	Trade/Economic	hisselerini düzenli olarak satıp sonra geri alan yatırım şirketi	open-end fund n.
39	Trade/Economic	düzenli olarak ödenen sabit gider	fixed cost n.
40	Trade/Economic	(hisse) düzenli olarak alıp satmak	trade v.
Law
41	Law	(britanya'da) suçlu gençlerin hapis cezası yerine düzenli olarak gelmeleri gereken yer	attendance centre n.
42	Law	(iskoç hukuku'nda) kira kontratı yapıldığında düzenli kiraya ek olarak bir defada yapılan ödeme	grassum [scotland] n.
Politics
43	Politics	görece olarak düzenli aralıklarla başa gelebilecek güce sahip siyasi parti	major party n.
Media
44	Media	çeşitli yayınlarda çalışıp düzenli olarak benzer konuları birlikte ele alan gazeteciler	press corps n.
Technical
45	Technical	(demiryolu, karayolu dolgusu) enine konturlar çizmek için düzenli olarak tesviye etmek	cross-section v.
Computer
46	Computer	youtube'da düzenli olarak video yayınlayan kimse	youtuber n.
47	Computer	düzenli olarak bilgisayar kullanan kimse	onliner n.
Radio
48	Radio	(yayında) düzenli olarak belirli bir konuya atfedilen köşe	department n.
Marine
49	Marine	düzenli olarak bir hatta çalışan yolcu vapuru	liner n.
50	Marine	ırmak, göl, kanal vs üzerinden düzenli olarak yolcu taşıyan tekne	water bus n.
51	Marine	belirli bir süreliğine düzenli olarak seyahat edilmesi beklenen yön	mean line of advance n.
Medical
52	Medical	alkol, uyuşturucu gibi maddeleri düzenli olarak aşırı kullanan kimse	misuser n.
Psychology
53	Psychology	başkalarına karşı düzenli olarak cinsel çekim yaşayan kişi	allosexual n.
Pathology
54	Pathology	semptomların düzenli aralıklarla geçici olarak azaldığı, ancak tamamen durmadığı bir ateş	remittent fever n.
Physics
55	Physics	doğal yasalara tabi düzenli bir sistem olarak kabul edilen fiziksel evren	natural order n.
Chemistry
56	Chemistry	moleküler olarak kuyruk-başa olacak şekilde düzenli bir zincir bağ yapısında olan (polimer)	regioregular n.
57	Chemistry	peryodik olarak düzenli sıralı ve kuyruk-başa bağlı (polimer)	regioregular n.
Marine Biology
58	Marine Biology	düzenli olarak kıyıya gelip yumurtlayan, kaliforniya sahillerine özgü bir gümüşbalığı	grunion (leuresthes tenuis) n.
Botanic
59	Botanic	dalların düzenli olarak dökülmesi	cladoptosis n.
60	Botanic	doğal biçimi amorf olan çiçekte anomali olarak ortaya çıkan düzenli yapı	epanody n.
61	Botanic	düzenli olarak kapanan	strangulated adj.
62	Botanic	düzenli olarak büzülen	strangulated adj.
Forestry
63	Forestry	farklı yıllardaki değişen koşullardan bağımsız olarak yaş halkaları düzenli büyümüş olan (ağaç veya orman)	complacent n.
Education
64	Education	küçük çocukların sosyalleşmeleri için düzenli olarak bir araya getirilmesi	play-centre [new zealand] n.
65	Education	eğitim kurumunun kampüs dışında yer alan öğretim üyeleri veya öğrencilerinin düzenli olarak yararlandığı tesislere ilişkin	off-campus [us] adj.
66	Education	eğitim kurumunun kampüs dışında yer alan öğretim üyeleri veya öğrencilerinin düzenli olarak yararlandığı faaliyetlere ilişkin	off-campus [us] adj.
Sport
67	Sport	düzenli olarak koşmayan kimse	nonrunner n.
Theatre
68	Theatre	bir sanatçının düzenli olarak yaptığı gösteri	bit n.
Printery
69	Printery	ayda bir kez düzenli olarak yayınlanan süreli yayın	monthly n.
Slang
70	Slang	düzenli olarak kokain çeken kimse	blower n.
71	Slang	düzenli olarak kokain çeken kimse	blower n.
72	Slang	düzenli olarak seks yapmak	get your oats v.
Modern Slang
73	Modern Slang	başkalarına karşı düzenli olarak cinsel çekim yaşayan kişi	allocishet n.