disguise - Turco Inglés Diccionario
Historia

disguise

Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau


Significados de "disguise" en diccionario turco inglés : 34 resultado(s)

Inglés Turco
Common Usage
disguise n. kılık değiştirme
disguise n. tanınmamak için giyilen kıyafet
disguise n. kılık
General
disguise n. değiştirme
disguise n. kıyafet tebdili
disguise n. gizlenme
disguise n. dış görünüş
disguise n. sahtelik
disguise n. tebdili kıyafet
disguise n. tanınmaz hale getirme
disguise n. maske
disguise n. sahte kılık
disguise n. numara
disguise n. gizlilik
disguise n. gerçeği gizleyen şey
disguise n. tebdil-i kıyafet
disguise v. değiştirmek
disguise v. saklamak
disguise v. kıyafet değiştirmek
disguise v. gizlemek
disguise v. kılık değiştirmek
disguise v. gizlenmek
disguise v. kılıfına uydurmak
disguise v. kimliğini gizlemek
disguise v. kıyafetini ve şeklini değiştirmek
disguise v. görünüşünü değiştirmek
disguise v. kılığına bürünmek
disguise v. başka kılığa sokmak/girmek
Military
disguise v. gizlemek
disguise v. gizlenmek için kıyafet değiştirmek
disguise v. gizlenmek
Archaic
disguise v. kafasını güzel yapmak
disguise v. zehirlemek
disguise v. sarhoş etmek

Significados de "disguise" con otros términos en diccionario inglés turco: 58 resultado(s)

Inglés Turco
General
blessing in disguise n. kahır yüzünden lütuf
master of disguise n. kılık değiştirmede usta olan kimse
disguise [obsolete] n. alkolden kaynaklı davranış değişimi
disguise [obsolete] n. sarhoşluk
disguise [obsolete] n. sarhoş olma
go about in disguise v. tebdil gezmek
disguise by camouflaging v. kamufle olarak gizlenmek
disguise as v. olarak kılık değiştirmek
be something in disguise v. bir şey kılığına girmiş olmak
disguise someone in something v. kılığına bürünmek
disguise someone in something v. (olarak) kılık değiştirmek
turn out to be a blessing in disguise v. sonu hayra çıkmak
turn out to be a blessing in disguise v. bir şerrin hayırla sonuçlanması
disguise [obsolete] v. kötüleştirmek
disguise [obsolete] v. çirkinleştirmek
disguise [obsolete] v. biçimini bozmak
disguise [obsolete] v. güzelliğini bozmak
in disguise adv. kılık değiştirerek
Phrasals
disguise (someone or oneself) in (something) v. (birini/kendini bir şeyle) gizlemek
disguise (someone or oneself) in (something) v. (birini/kendini bir şeyle) tanınmaz yapmak
disguise (someone or oneself) in (something) v. (birini/kendini) kılık değiştirerek saklamak
disguise (someone or oneself) in (something) v. (birini/kendini) bir şey giyerek gizlemek
disguise (someone or oneself) in (something) v. (birini/kendini bir şeyin) ardına/içine gizlemek
disguise (someone or something) as (someone or something) v. (birini/bir şeyi birinin/bir şeyin) kılığına sokmak
disguise (someone or something) as (someone or something) v. (birini/bir şeyi biri/bir şey) olarak göstermek
disguise (someone or something) as (someone or something) v. (birine/bir şeye biri/bir şey) olarak kılık değiştirtmek
disguise (someone or something) as (someone or something) v. (birini/bir şeyi birinin/bir şeyin) kılığına büründürmek
disguise in v. ile gizlemek
disguise in v. ile tanınmaz yapmak
disguise in v. ile kılık değiştirerek saklamak
disguise in v. bir şey giyerek gizlemek
disguise in v. -in ardına/içine gizlemek
Colloquial
blessing in disguise n. çözülmez gibi görünüp sonradan avantaja dönen sorun
blessing in disguise n. gizli lütuf
Idioms
blessing in disguise n. başlangıçta kötü sonrasında iyi olan şey
devil in disguise n. şeytanın kılık değiştirmiş hali
devil in disguise n. şeytanın ta kendisi
devil in disguise n. kuzu postuna bürünmüş kurt
devil in disguise n. bir şey/insan kılığında şeytan
devil in disguise n. bir şey/insan kılıklı şeytan
devil in disguise n. dışarıdan iyi görünüp iç yüzü kötü olan bir şey/biri
devil in disguise n. kuzu postunda kurt
be a blessing in disguise v. sonu hayra çıkmak
be a blessing in disguise v. sonu hayırlı olmak
be a blessing in disguise v. beklenmedik şekilde olumlu sonuçlanmak
be a blessing in disguise v. hayırlı bir şeye vesile olmak
a blessing in disguise expr. her işte bir hayır vardır
blessing in disguise expr. şerdeki hayır
blessing in disguise expr. sonradan şansa dönüşen bir talihsizlik
blessing in disguise expr. hayırlı bir şeye vesile olan kötü şans/şanssızlık
blessing in disguise expr. beklenmedik şekilde olumlu sonuçlanan talihsizlik
a blessing in disguise expr. şerdeki hayır
a blessing in disguise expr. sonradan şansa dönüşen bir talihsizlik
a blessing in disguise expr. hayırlı bir şeye vesile olan kötü şans/şanssızlık
a blessing in disguise expr. beklenmedik şekilde olumlu sonuçlanan talihsizlik
a blessing in disguise expr. her şerde bir hayır vardır
Law
by disguise expr. kendini tanınmayacak bir hale getirmek suretiyle
Ottoman Turkish
in disguise expr. tebdilen