Turco - Inglés
Turco - Inglés
Alemán - Inglés
Francés - Inglés
Español - Inglés
Inglés Sinónimo
Sinónimo
Sobre nosotros
Herramientas
Recursos
Contacto
Iniciar sesión / Registrarse
Apagar las luces
English
English
Türkçe
Français
Español
Deutsch
Sinónimo
Herramientas
Sobre nosotros
Recursos
Contacto
Iniciar sesión / Registrarse
EN-TR
Turco - Inglés
Alemán - Inglés
Español - Inglés
Francés - Inglés
Inglés Sinónimo
Turco - Inglés
Francés - Inglés
Español - Inglés
Alemán - Inglés
Historia
eş-zamanlı
Significados de
"eş-zamanlı"
en diccionario inglés turco : 1 resultado(s)
Categoría
Turco
Inglés
Medical
1
Medical
eş-zamanlı
concurrent
adj.
Significados de
"eş-zamanlı"
con otros términos en diccionario inglés turco: 166 resultado(s)
Categoría
Turco
Inglés
General
1
General
eş zamanlı değişim
simultaneous change
n.
2
General
eş zamanlı değişim
contemporaneous change
n.
3
General
eş zamanlı olmama
nonsynchronization
n.
4
General
eş zamanlı konuşma
overtalk
n.
5
General
eş zamanlı eylem
concurrent
n.
6
General
eş zamanlı süreç
concurrent
n.
7
General
eş zamanlı çaba
concurrent
n.
8
General
birden fazla görev veya işlemin eş zamanlı gerçekleştirildiği durum
parallel
n.
9
General
aynı unvan, hak veya mülkiyete eş zamanlı sahip olanların her biri
coholder
n.
10
General
eş zamanlı operasyon evresi
phase
n.
11
General
eş zamanlı yapılan yayın
simulcast
n.
12
General
eş zamanlı izleyiciler
concurrent viewers
n.
13
General
farklı zamanlarda meydana gelen olayların eş zamanlı gösterimi
synchronism
n.
14
General
eş zamanlı koordinasyon
synchronizing
n.
15
General
anlamı karıştırılan sözcüklerin eş zamanlı kullanımı
synchysis
n.
16
General
eş zamanlı operasyon düzenlemek
organize simultaneous operations
v.
17
General
programı birden fazla dağıtım kanalında eş zamanlı yayınlamak
simulcast
v.
18
General
eş zamanlı
synchronous
adj.
19
General
eş zamanlı şey
contemporary
adj.
20
General
eş zamanlı olan
concurrent
adj.
21
General
eş zamanlı
simultaneous
adj.
22
General
eş zamanlı
concurrent
adj.
23
General
eş zamanlı meydana gelen
equitemporaneous
adj.
24
General
eş zamanlı olan
equitemporaneous
adj.
25
General
eş zamanlı
real time
adj.
26
General
eş zamanlı
together
adj.
27
General
eş zamanlı
conjugate
adj.
28
General
eş zamanlı
coinstantaneous
adj.
29
General
eş zamanlı gerçekleşen
corollary
adj.
30
General
eş zamanlı
synchronal
adj.
31
General
eş zamanlı
synchronistic
adj.
32
General
eş zamanlı yörüngede dolaşan uydu ile ilgili
synchronous
adj.
33
General
(uydu) eş zamanlı yörüngede dolaşan
synchronous
adj.
34
General
eş zamanlı
concurrently
adv.
35
General
eş zamanlı
simultaneously
adv.
36
General
eş zamanlı olarak
synchronously
adv.
37
General
eş zamanlı anlamına gelen bir ön ek
sym-
pref.
38
General
eş zamanlı anlamına gelen bir ön ek
syn-
pref.
Phrasals
39
Phrasals
bir şeyi bir şeyle eş zamanlı olarak ayarlamak
coordinate something with something
v.
40
Phrasals
(biriyle/bir şeyle) eş zamanlı olarak okumak
read along (with someone or something)
v.
Phrases
41
Phrases
(biriyle/bir şeyle) eş zamanlı
in phase (with someone or something)
expr.
42
Phrases
(biriyle/bir şeyle) eş zamanlı/koordineli biçimde
in sync (with someone or something)
expr.
Colloquial
43
Colloquial
(biriyle/bir şeyle) eş zamanlı değil
out of phase (with someone or something) [uk]
adj.
Idioms
44
Idioms
(biriyle/bir şeyle) eş zamanlı hareket etmemek
be out of sync (with someone or something)
v.
45
Idioms
(bir şey) olarak iki işi/görevi eş zamanlı olarak yürütmek
do double duty as (something)
v.
46
Idioms
(biriyle/bir şeyle) eş zamanlı hareket eden
in lockstep (with someone or something)
expr.
47
Idioms
(biriyle/bir şeyle) eş zamanlı hareket etmeyen
out of sync (with someone or something)
expr.
Formal
48
Formal
(ölene ağıt yakarken) çok sayıda insanın eş zamanlı bağırmasıyla oluşan yüksek sesli feryat
conclamation
n.
Trade/Economic
49
Trade/Economic
paralel/eş zamanlı toplantı
parallel meeting
n.
50
Trade/Economic
paralel/eş zamanlı toplantı
simultaneous meeting
n.
51
Trade/Economic
borsa veya mal piyasasında farklı alım opsiyonlarının eş zamanlı alım satımı
butterfly
n.
Law
52
Law
eş zamanlı iletim
simultaneous transmission
n.
Industry
53
Industry
eş zamanlı olarak birden fazla işveren için çalışma
portfolio employment
n.
54
Industry
eş zamanlı olarak birden fazla işveren için çalışan kimse
portfolio worker
n.
Media
55
Media
eş zamanlı yayın
simultaneous broadcast
n.
56
Media
eş zamanlı yayın
simulcasting
n.
57
Media
eş zamanlı yayın
simultaneous broadcasting
n.
Technical
58
Technical
eş zamanlı işlem
simultaneous operation
n.
59
Technical
eş zamanlı dönüşüm
concurrent conversion
n.
60
Technical
eş zamanlı data hat kontrolü
synchronous data link control
n.
61
Technical
eş zamanlı bant/görüntü işlem uygulaması
synchronized tape/visual operating practice
n.
62
Technical
eş zamanlı optik ağ
synchronous optical network
n.
63
Technical
eş zamanlı uygulama
concurrent application
n.
64
Technical
eş zamanlı işlem
concurrent operation
n.
65
Technical
eş zamanlı çalışma
concurrent execution
n.
66
Technical
eş zamanlı performans
simultaneous performance
n.
67
Technical
yeni ürünleri gelişim aşamalarını eş zamanlı yürüterek tasarlama ve pazarlama yöntemi
interactive engineering
n.
68
Technical
eş zamanlı
simultaneous
adj.
Computer
69
Computer
eş (zamanlı)/birlikte tarama/göz atma
co-browsing
n.
70
Computer
eş zamanlı oynatma amacıyla ses ve görüntü verilerini birleştiren bir dosya formatı
avi
n.
71
Computer
eş zamanlı oynatma amacıyla ses ve görüntü verilerini birleştiren dosya formatını kullanan veri dosyası
avi
n.
72
Computer
bir işlemde yapılan değişikliklerin eş zamanlı olarak diğer işlemlerde nasıl görüneceğini belirleyen veri tabanı özelliği
isolation
n.
73
Computer
bilgisayar hafızasında eş zamanlı depolanan bilgisayar programı
coresident
n.
74
Computer
bir işlemin birden fazla işlemci tarafından eş zamanlı çalıştırılması
predication
n.
75
Computer
birden fazla işleme ait ve eş zamanlı (performans)
parallel
adj.
Telecom
76
Telecom
analog eş zamanlı ses ve veri
analogue simultaneous voice and data
n.
77
Telecom
bit eş zamanlı çalışma
bit synchronous operation
n.
78
Telecom
çiftyönlu eş zamanlı çalışma
two-way simultaneous operation
n.
79
Telecom
eş zamanlı optik şebeke
synchronous optical network
n.
80
Telecom
eş zamanlı ağ
synchronous network
n.
81
Telecom
eş zamanlı ortadan kaldırıcı
sync stripper
n.
82
Telecom
eş zamanlı bilgisayar
simultaneous computer
n.
83
Telecom
eş zamanlı çift yönlü zaman bölmesi
time division duplex
n.
84
Telecom
eş zamanlı üreteç
sync generator
n.
85
Telecom
eş zamanlı çift yönlü iletişim
duplex communication
n.
86
Telecom
eş zamanlı çoklu aramaların tek numaradan karşılanma hizmeti
dial-it service
n.
87
Telecom
eş zamanlı boş karakter
synchronous idle character
n.
88
Telecom
eş zamanlı şifreli çalışma
synchronous crypto-operation
n.
89
Telecom
eş zamanlı çift yönlü ayırma
duplex separation
n.
90
Telecom
eş zamanlı kanal
sync channel
n.
91
Telecom
eş zamanlı veri hattı denetimi
synchronous data link control
n.
92
Telecom
eş zamanlı veri ağı
synchronous data network
n.
93
Telecom
eş zamanlı gürültü geçiti
sync noise gate
n.
94
Telecom
eş zamanlı iletişim
synchronous communication
n.
95
Telecom
eş zamanlı uçbirim
synchronous terminal
n.
96
Telecom
eş zamanlı iletim
synchronous transmission
n.
97
Telecom
eş zamanlı çevirimiçi çevresel işlemler
simultaneous peripheral operations on line
n.
98
Telecom
eş zamanlı sayısal sıradüzeni
synchronous digital hierarchy
n.
99
Telecom
hemen hemen eş zamanlı sayısal sıra düzeni
plesiochronous digital hierarchy
n.
100
Telecom
ikili eş zamanlı haberleşme
binary synchronous communication
n.
101
Telecom
karşılıklı eş zamanlı hale getirme
mutual synchronization
n.
102
Telecom
karşılıklı eş zamanlı hale getirilmiş şebeke
mutually synchronized network
n.
103
Telecom
sayısal eş zamanlı ses ve veri
digital simultaneous voice and data
n.
104
Telecom
yarı eş zamanlı sayısal düzen
plesiochhronous digital hierarchy
n.
105
Telecom
yere eş zamanlı yörünge
geosynchronous orbit
n.
106
Telecom
eş zamanlı arama merkezi
class
n.
107
Telecom
eş zamanlı çift yönlü
duplex
adj.
108
Telecom
yerle eş zamanlı
geo-synchronous
adj.
109
Telecom
yarı eş zamanlı çift yönlü
half-duplex
adj.
Construction
110
Construction
eş zamanlı sünme eğrileri
isochronous creep curves
n.
Marine
111
Marine
eş zamanlı doğrusal denklemler
simultaneous linear equations
n.
Medical
112
Medical
eş zamanlı kemoradyoterapi
concomitant chemoradiation
n.
113
Medical
endometrial kanser ile eş zamanlı olarak izlenen appendiksin karsinoid tümörü
coincidental carcinoid tumor of appendix and endometrial cancer
n.
114
Medical
eş zamanlı mediastinoskopi
simultaneous mediastinoscopy
n.
115
Medical
eş-zamanlı validasyon
concurrent validation
n.
116
Medical
mesane karsinomu ile eş zamanlı olarak saptanan insidental prostat adenokarsinomu
incidental prostate adenocarcinoma detected synchronously with bladder carcinoma
n.
117
Medical
birden fazla ilacın eş zamanlı uygulanması
polypharmacy
n.
118
Medical
eş zamanlı
comorbid
adj.
Psychology
119
Psychology
anlamsal olarak birbiri ile alakasız iki benzer olayın tesadüfen eş zamanlı gerçekleşmesi
synchronicity
n.
120
Psychology
anlamsal olarak birbiri ile alakasız iki benzer olayın tesadüfen eş zamanlı gerçekleşmesi
synchronism
n.
Physiology
121
Physiology
uyku sırasında gerçekleşen normal ve anormal fizyolojik aktivitelerin eş zamanlı ve sürekli takibi
polysomnography
n.
122
Physiology
ses tellerinin eş zamanlı olarak iki farklı perdede ses üretmesi
diplophonia
n.
123
Physiology
ses tellerinin eş zamanlı olarak iki farklı perdede ses üretmesi
diphthongia
n.
Pathology
124
Pathology
çok sayıda sinüsün eş zamanlı şişmesi
polysinositis
n.
Printing
125
Printing
iki veya daha fazla sayıdaki rengi eş zamanlı olarak basabilen
multicolored
adj.
Food Engineering
126
Food Engineering
eş zamanlı gelişme
synchronized growth
n.
127
Food Engineering
eş zamanlı pcr
real time-pcr
n.
128
Food Engineering
eş zamanlı gelişme
synchronizing growth
n.
129
Food Engineering
eş zamanlı
tandem
adj.
130
Food Engineering
eş zamanlı
simultaneous
adj.
Math
131
Math
eş zamanlı (denklem)
simultaneous
adj.
Statistics
132
Statistics
eş-zamanlı güven aralıkları
simultaneous confidence intervals
n.
133
Statistics
eş-zamanlı tahmin
simultaneous estimation
n.
134
Statistics
eş-zamanlı ayırma aralıkları
simultaneous discrimination intervals
n.
135
Statistics
eş-zamanlı hoşgörü aralıkları
simultaneous tolerance intervals
n.
136
Statistics
eş-zamanlı denklemler modeli
simultaneous equations model
n.
137
Statistics
eş-zamanlı varyans oranı sınaması
simultaneous variance ratio test
n.
Physics
138
Physics
birkaç sayma tüpünün muhtemelen aynı iyonlaştırıcı parçacığın geçişini eş zamanlı olarak göstermesi
coincidence
n.
Biology
139
Biology
hücre genomundan transkripsiyonla oluşan mrna transkriptlerinin eş zamanlı incelenmesi
transcriptomic
n.
140
Biology
deuteromycota alt bölümü ile eş zamanlı bulunan bir mantar sınıfı
class deuteromycetes
n.
141
Biology
deuteromycota alt bölümü ile eş zamanlı bulunan bir mantar sınıfı
deuteromycetes
n.
Biochemistry
142
Biochemistry
eş zamanlı olmayan
asynchronous
adj.
Botanic
143
Botanic
eş zamanlı olgunlaşan organ ve pistillere sahip olma
homogamy
n.
144
Botanic
madımakgiller ile eş zamanlı bir bitki
polygonales
n.
145
Botanic
organ ve pistilleri eş zamanlı olgunlaşan
homogamous
adj.
Education
146
Education
lisans ve yüksek lisans diplomasını eş zamanlı alma
accumulation
n.
147
Education
eş zamanlı çalışma ve okuma
parallel-time co-op
n.
148
Education
lisans ve yüksek lisans diplomasını eş zamanlı alma
accumulation of degrees
n.
149
Education
eş zamanlı bağlayıcı ders
corequisite
n.
Literature
150
Literature
eş zamanlı anlatım
simultaneous narration
n.
151
Literature
eş zamanlı anlatı
concurrent narration
n.
Linguistics
152
Linguistics
ünlü harfin telaffuzunda dilin geriye kıvrılmasından ötürü oluşan eş zamanlı r sesi
r-color
n.
153
Linguistics
ünlü harfin telaffuzunda dilin geriye kıvrılmasından ötürü oluşan eş zamanlı r sesi
r-colour
n.
Meteorology
154
Meteorology
eş zamanlı fırtına gelişim eğrisi
isobront
n.
155
Meteorology
eş zamanlı fırtına gelişim eğrisi
isobronton
n.
Geology
156
Geology
eş zamanlı oluşan
connate
adj.
Military
157
Military
(daha detaylı olay kaydı tutmak için) sabit açıda üç veya daha fazla kamera düzeneğiyle eş zamanlı çekilen fotoğraf
fan camera photography
n.
158
Military
eş zamanlı yörünge
synchronous orbit
n.
Football
159
Football
top kapma sonucu gerçekleşen eş zamanlı pozisyon değişimi
shift
n.
Music
160
Music
iki sesi eş zamanlı olarak etkileyen füg
double fugue
n.
161
Music
(eserde) zıt ritimlerin eş zamanlı kombinasyonu
polyrhythm
n.
162
Music
birincil olanla eş zamanlı çalınan ek melodi
countermelody
n.
163
Music
(müziğin farklı bölümlerinde) eş zamanlı birden fazla ritmi olan
polyrhythmic
adj.
Engineering
164
Engineering
eş zamanlı
synchro
adj.
165
Engineering
eş zamanlı anlamına gelen bir ön ek
synchro-
pref.
Paleontology
166
Paleontology
cycadofilicales takımı ile eş zamanlı nesli tükenmiş fosil bir açık tohumlu bitki şubesi
pteridospermaphyta
n.
×
Pronunciation in context (
out of
)
Pronunciation of eş-zamanlı
×
Term Options
Corregir / Sugerir
Francés Inglés Diccionario
Español Inglés Diccionario
Alemán Inglés Diccionario
Inglés Sinónimo Diccionario
Google Images
Merriam Webster
Dictionary.com
The Free Dictionary
Abbreviations
Wikipedia in English
Wikipedia in Turkish
Urban Dictionary
German, LEO
Chinese, Dict.Cn
Spanish, SpanishDict
Russian, Multitran.ru
Medical, MedicineNet
İşaret Dili, Signing Savvy