karışan - Turco Inglés Diccionario
Historia

karışan



Significados de "karışan" en diccionario inglés turco : 10 resultado(s)

Turco Inglés
General
karışan interferant n.
karışan intervenient adj.
karışan interfering adj.
karışan meddling adj.
karışan introvenient adj.
karışan involved adj.
Law
karışan intervening adj.
Psychology
karışan intrusive adj.
Slang
karışan buttinski n.
karışan buttinsky adj.

Significados de "karışan" con otros términos en diccionario inglés turco: 71 resultado(s)

Turco Inglés
General
adı karışan perpetrator n.
herkesin işine karışan kimse meddler n.
karışan kimse interrupter n.
karışan tip interloper n.
birbirine karışan görüntü dissolve n.
karışan sinyal interfering signal n.
küçük bir kavgaya karışan kişi scuffler n.
ile karışan interference with n.
karışan kimse -monger n.
birbirine karışan akarsu confluent n.
karışan kimse tamperer n.
birbirine karışan sesler lurry n.
birbirine karışan şey commingler n.
entrikaya karışan kimse complotter n.
her işe karışan kimse pantopragmatic n.
kamusal bir olaya karışan kimse public figure n.
parada sahtecilik suçuna karışan kimse shoven n.
her şeye karışan kimse stickler [obsolete] n.
suça karışan kimse stinger n.
basınçla havaya karışan ince sıvı tanecikleri haline getirmek nebulise v.
basınçla havaya karışan ince sıvı tanecikleri haline getirmek nebulize v.
her şeye karışan pragmatic adj.
bir ırmağa karışan (ayak) tributary adj.
her işe karışan meddlesome adj.
işe karışan meddlesome adj.
her şeye karışan pragmatical adj.
birbirine karışan confluent adj.
birbirine karışan intermingling adj.
herşeye karışan interfering adj.
yerli yersiz her şeye karışan busy adj.
her şeye karışan polypragmatic adj.
her şeye karışan polypragmatical adj.
söze karışan interpellant adj.
her işe karışan pantopragmatic adj.
her şeye karışan superserviceable adj.
Colloquial
başkalarının işine karışan tip a big nose n.
başkalarının işine karışan kimse a nosey parker n.
Idioms
başkalarının işine karışan nosy parker n.
her şeyi merak eden ve her şeye karışan tip nosy/nosey parker n.
bir gruba, organizasyona, kampanyaya karışan yolsuzluk sleaze factor n.
başkalarının işine/problemlerine karışan tip meddlesome matty n.
her şeye karışan kimse addle-plot [obsolete] n.
sürücüye sürekli karışan kişi a back-seat driver n.
başkalarının işine karışan kimse a nosy parker [uk] n.
her şeye/işe karışan kimse a nosy parker [uk] n.
her şeyi merak eden ve her şeye karışan tip a nosy parker [uk] n.
başkalarının işine karışan/burnunu sokan kimse eagle-eye n.
her işe karışan kimse paul pry n.
başkalarının işine karışan busybody adj.
Law
başkalarının işlerine karışan kimse interloper n.
Technical
bir akarsuya karışan küçük dere conflux n.
su ile karışan sıvıların yüzey uygulamaları için düşük genleşmeli köpük konsantreleri low expansion foam concentrates for surface application to water-miscible liquids n.
Textile
doğası gereği pozitif elektrik yüklü olan ve benzer yüklü ya da noniyonik bileşenlerle karışan madde anionic compound n.
negatif yüklü ve noniyonik bileşenlerle karışan madde cationic n.
Aeronautic
sıkıştırılmış havayla karışan yakıtı ateşleyerek uçağı ilerleten jet motoru ramjet n.
sıkıştırılmış havayla karışan yakıtı ateşleyerek uçağı ilerleten jet motoru ramjet engine n.
sıkıştırılmış havayla karışan yakıtı ateşleyerek uçağı ilerleten jet motoruna sahip uçak ramjet n.
sıkıştırılmış havayla karışan yakıtı ateşleyerek uçağı ilerleten jet motoru turboramjet n.
sıkıştırılmış havayla karışan yakıtı ateşleyerek uçağı ilerleten jet motoru atherodyde n.
sıkıştırılmış havayla karışan yakıtı ateşleyerek uçağı ilerleten jet motoru athodyd n.
sıkıştırılmış havayla karışan yakıtı ateşleyerek uçağı ilerleten jet motoru flying drainpipe n.
Marine
nehire karışan dipteki tuz duvarı saline wedge n.
nehire karışan tuz duvarı salt water wedge n.
Medical
apse ile karışan intramüsküler yerleşimli primer kist hidatik extraperitoneal intramuscular cyst hydatid mixing abscess n.
Chemistry
askıdaki katı maddeye karışan çözelti mixed liquor suspended solid n.
Biology
(türleşmenin başladığı noktada) birbirine karışan biyotip grubu population n.
çoğalma sırasında birbirine karışan anlamı veren son ek -mixis suf.
Geography
ana ırmağa karışan ikinci derecedeki akarsu tributary n.
büyük bir ırmağa karışan ikinci derecedeki akarsuların her biri leg n.
ırmağa karışan (akarsu) tributary adj.
Modern Slang
her şeye karışan all up in it adj.