run with - Turco Inglés Diccionario
Historia

run with

Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau


Significados de "run with" en diccionario turco inglés : 28 resultado(s)

Inglés Turco
Phrasals
run with v. biriyle koşmak
run with v. biriyle beraber koşmak
run with v. belli bir şekilde koşmak
run with v. biriyle takılmak
run with v. biriyle arkadaşlık etmek
run with v. biriyle sosyalleşmek
run with v. bir şeyi kabul edip benimseyip hevesle devam ettirmek
run with v. bir şeyle yoluna devam etmek
run with v. kendininmiş gibi benimsemek
run with v. aynı anda iki karşıt tarafı desteklemek
run with v. birinin/bir şeyin etkinliğine eşlik etmek/katılmak
run with v. bir şeyle aynı yöne sürüklenmek
run with v. bir şey yönünde sürüklenmek
run with v. bir şeyle sürüklenmek
run with v. bir şeyi benimseyip onunla ilerlemek
run with v. bak şu konuşana
run with v. diyene de/söyleyene de bak
run with v. sen önce kendine bak
run with v. belli bir şekilde/tarzda koşmak
run with v. belli bir nitelikle koşmak
run with v. bir şeyi kabul edip/onaylayıp yoluna onunla devam etmek
run with v. bir şeyi seçip onunla ilerlemek
run with v. iki karşıt görüşü aynı anda desteklemek
run with v. ikili oynamak
run with v. bir şeye kapılmak
run with v. anlaşmaya varmak
run with v. mutabık kalmak
run with v. hemfikir olmak

Significados de "run with" con otros términos en diccionario inglés turco: 133 resultado(s)

Inglés Turco
General
run in with v. uyuşmak
run away with v. alıp kaçmak
run off with v. biriyle kaçmak
run off with v. kaçmak (aşığı ile)
run off with v. aşırmak
run away with v. kaçmak
run off with v. kaçmak
run away with v. en çok başarı kazanan biri olmak (bir konuda)
run with a gurgling sound v. gürül gürül akmak
run away with v. kaçmak (aşığı ile)
run with gasoline v. benzinle çalıştırmak
have a run-in with someone v. biriyle atışmak
run off with v. -i çalmak
run away with v. alıp götürmek
run away with v. çalmak
run away/elope with a man she met online/on internet v. internetten tanıştığı adama kaçmak
run away/elope with a man she met online/on internet v. internette tanıştığı adama kaçmak
Phrasals
run away with v. aceleyle götürmek
run in with v. razı olmak
run away with v. aşırmak
run in with v. aynı fikirde olmak
run away with v. ele geçirmek
run in with v. yaklaşmak
run away with v. yük parçasını sıkıca tutarak güverte boyunca koşmak
run away with v. performansıyla göze çarpmak
run away with v. diğerlerini gölgede bırakmak
run off with someone v. biriyle kaçmak
run over something with someone v. biriyle bir şeyi gözden geçirmek/incelemek
run away with v. geride bırakmak
run over with something v. ile gelmek/uğramak
run away with v. kontrolünü (bir şeye) bırakmak
run away with v. yenmek
run away with someone v. (sevgili vb.) birisiyle kaçmak
run around with someone v. -ile takılmak
run with someone or something v. birinin/bir grubun yanında kalmak/durmak
run with something v. belli bir şekilde/tarzda koşmak
run with something v. bir şeyi devralıp onu tek başına sürdürmek
run with something v. bir şeyi alıp yürütmek/devam ettirmek
run away with v. sınırların ötesine taşımak
run with someone or something v. biriyle/bir şeyle takılmak
run with someone or something v. biriyle/bir şeyle sosyalleşmek
run with something v. belli bir nitelikle/stille koşmak
run with something v. bir şeyi devralıp onu azimle/bağımsız bir şekilde yürütmek
run over with (something) v. (bir şeyi ) kapıp gelmek
run over with (something) v. (bir şeyle) birlikte koşarak gelmek
run over with (something) v. (bir şeyi) alıp hızlıca gelmek
run over with (something) v. (bir şeyi) biriyle incelemek
run over with (something) v. biriyle (bir şeyin) üstünden geçmek
run over with (something) v. biriyle (bir şeyi) tekrar okumak
run over with (something) v. (bir şeyle, araçla, arabayla) üstünden geçmek
run over with (something) v. (bir şeyle, araçla, arabayla) ezmek
run away with (one) v. (biriyle) kaçmak
run away with (one) v. (biriyle) sıvışmak
run away with (one) v. (biriyle) kaçıp gitmek
run away with (one) v. (sevgilisiyle) birlikte kaçmak
run away with (one) v. (birinin) duygularını/düşüncelerini ele geçirmek
run away with (one) v. (birinin) duygularını/düşüncelerini kontrolü altına almak
run away with (one) v. (birinin) duygularını/düşüncelerini etkisi altına almak
run away with (something) v. (bir şeyi) alıp/çalıp kaçmak
run away with (something) v. (bir oyunu, yarışı) alıp götürmek
run away with (something) v. (bir şeyde) en iyi performansı göstermek/kolayca başarı elde etmek
run away with (something) v. (bir fikre, inanca) kapılmak
run away with (something) v. (bir şeyin) doğru/gerçek olabileceğine inanmak
run away with (something) v. (bir şey) fikrine/sanısına kapılmak
run away with (something) v. (bir şey) olduğunu zannetmek
run off with (something) v. (bir şeyi) alıp/çalıp kaçmak
run off with (something) v. (bir oyunu, yarışı) alıp götürmek
run off with (something) v. (bir şeyde) en iyi performansı göstermek/kolayca başarı elde etmek
Phrases
with a run adv. acele ile
with a run expr. telaşla
Proverb
you can't run with the hare and hunt with the hounds ne şiş yansın ne kebap demek olmaz
you can't run with the hare and hunt with the hounds tavşana kaç tazıya tut demek olmaz
Colloquial
run with the diamonds v. elmaslarla kaçmak
run with the diamonds v. elmasları alıp kaçmak
run away with the idea v. düşüncesine kapılmak
run away with the idea v. fikrine kapılmak
run away with the idea v. yanlış yönlendirilmek
run away with the idea v. sanısına kapılmak
run away with the idea v. olduğunu sanmak
run away with the idea v. olduğunu zannetmek
run away with the notion v. düşüncesine kapılmak
run away with the notion v. fikrine kapılmak
run away with the notion v. yanlış yönlendirilmek
run away with the notion v. sanısına kapılmak
run away with the notion v. olduğunu sanmak
run away with the notion v. olduğunu zannetmek
run with it v. bir şeyi bağımsız olarak yapma inisiyatifini almak
run with it v. bir şeyin inisiyatifini almak
run with it v. bir şeyle yoluna devam etmek
run with it v. bir şeyi benimseyip onunla ilerlemek
run with it v. bir şeyi alıp ilerletmek
run with it v. bir şeyi alıp onun üzerinden ilerlemek
Idioms
have a run-in with someone v. biriyle arası bozuk olmak
run someone through (with something) v. birini delik deşik etmek
run around like a chicken with its head cut off v. başı kesik tavuk gibi etrafta dolanmak
pick up the ball and run with it v. bir fikri veya planı alıp geliştirmek
take the ball and run with it v. bir fikri veya planı alıp geliştirmek
have a run-in with someone v. biriyle papaz olmak
run around like a chicken with its head cut off v. deli dana gibi dolanmak
run around like a chicken with its head cut off v. ne yapacağını bilmez şekilde bir oraya bir buraya koşuşturmak
run around like a chicken with its head cut off v. ne yapacağını bilmez şekilde dolanmak
run with the hare and hunt with the hounds v. tavşana kaç tazıya tut demek
run with the hares and hunt with the hounds v. tavşana kaç, tazıya tut demek
run with the hare, hunt with the hounds v. iki karşıt görüşü aynı anda desteklemek
run with the hare, hunt with the hounds v. ikili oynamak
hold with the hare and run with the hounds v. ikili oynamak
hold with the hare and run with the hounds v. ne şiş yansın ne kebap demek
hold with the hare and run with the hounds v. acem kılıcı gibi olmak
hold with the hare and run with the hounds v. tavşana kaç tazıya tut demek
hold with the hare and run with the hounds v. iki yüzlü davranmak
hold with the hare and run with the hounds v. içerisinde yer aldığı bir şeyin aynı zamanda karşısında yer almak
have a run-in with somebody v. biriyle atışmak
have a run-in with somebody v. biriyle arası bozuk olmak
have a run-in with somebody v. biriyle papaz olmak
have a run-in with somebody v. biriyle sorun yaşamak
have a run-in (with someone/something) v. (biriyle/bir şeyle) sorun yaşamak
run about like a chicken with its head cut off v. başı kesik tavuk gibi oradan oraya koşmak
run about like a chicken with its head cut off v. deli dana gibi koşturmak
run about like a chicken with its head cut off v. ne yapacağını bilmez şekilde bir oraya bir buraya koşuşturmak
run about like a chicken with its head cut off v. kıçı tutuşmak
run about like a chicken with its head cut off v. telaşla işleri yetiştirmeye çalışmak
run away with (one's) tail between (one's) legs v. kuyruğunu kıstırıp kaçmak
run away with (one's) tail between (one's) legs v. kuyruğunu bacaklarının arasına kıstırıp kaçmak
run away with (one's) tail between (one's) legs v. utanarak kaçmak
run away with (one's) tail between (one's) legs v. süklüm püklüm kaçmak
run with scissors v. aptalca davranmak/hareketler yapmak
run with scissors v. tehlikeli hareketler yapmak
run with scissors v. umursamaz bir şekilde hareket etmek
run with scissors v. sorumsuzca davranmak
run with the hare and hunt with the hounds expr. tavşana kaç tazıya tut
Marine
run in with v. ileri doğru gitmek
run in with v. yaklaşmak
run in with v. karaya yakın yelken açmak