Historia

served

Significados de "served" en diccionario turco inglés : 1 resultado(s)

	Categoría	Inglés	Turco
General
1	General	served adj.	servis yapılmış

Significados de "served" con otros términos en diccionario inglés turco: 75 resultado(s)

	Categoría	Inglés	Turco
General
1	General	be served with fine v.	para cezası yemek
2	General	be served with fine v.	para cezası almak
3	General	crew served adj.	mürettebatla kullanılan
4	General	first-come-first-served adj.	rezervasyonsuz
5	General	first-come-first-served adj.	elden verilen
6	General	first-come-first-served adj.	sonradan gönderilmeyen
Phrases
7	Phrases	justice has been served expr.	adalet yerini buldu
8	Phrases	my very eager mother just served us nine pizzas expr.	sekiz gezegenin ingilizce isimlerini (mercury, venus, earth, mars, jupiter, saturn, uranus, neptune) hatırlayabilmek için uydurulmuş bir anımsatıcı cümle
9	Phrases	my very educated mother just served us nine pizzas expr.	sekiz gezegenin ingilizce isimlerini (mercury, venus, earth, mars, jupiter, saturn, uranus, neptune) hatırlayabilmek için uydurulmuş bir anımsatıcı cümle
10	Phrases	my very eager mother just served us nine pumpkins expr.	sekiz gezegenin ingilizce isimlerini (mercury, venus, earth, mars, jupiter, saturn, uranus, neptune) hatırlayabilmek için uydurulmuş bir anımsatıcı cümle
Proverb
11	Proverb	if you would be well served	kendi ununu kendin öğüt
12	Proverb	if you would be well served	bir şeyi adamakıllı yapmak istiyorsan kendin yapacaksın
13	Proverb	youth must be served	kişi gençliğini yaşamalı/yaşayabilmeli
14	Proverb	youth must be served	gençler eğlenmeli/yaşamalı
15	Proverb	if you would be well served, serve yourself	işinin iyi görülmesini istiyorsan, kendi işini kendin gör
Colloquial
16	Colloquial	justice was served expr.	hak yerini buldu
17	Colloquial	justice has been served expr.	hak yerini buldu
Idioms
18	Idioms	first come first served expr.	erken gelen oturur
19	Idioms	first come first served expr.	sona kalan dona kalır
20	Idioms	(the) youth must be served expr.	gençler eğlenmeli/yaşamalı
21	Idioms	(the) youth must be served expr.	gençler gençliğini yaşamalı
22	Idioms	(the) youth must be served expr.	kişi gençliğini yaşamalı/yaşayabilmeli
23	Idioms	(the) youth must be served expr.	gençlerin/genç neslin görüşleri, fikirleri, idealleri, düşünceleri, inançları dikkate alınmalı
24	Idioms	(the) youth must be served expr.	gençlerin/genç neslin görüşleri, fikirleri, idealleri, düşünceleri, inançları benimsenmeli/uygulanmalı
25	Idioms	(the) youth must be served expr.	gençlere/genç nesle fırsat verilmeli
26	Idioms	(the) youth must be served expr.	gençler/genç nesil dikkate alınmalı
27	Idioms	dinner is served expr.	yemek hazır
28	Idioms	first come, first served expr.	erken gelen oturur
29	Idioms	first come, first served expr.	sona kalan dona kalır
30	Idioms	first come, first served expr.	ilk gelen alır
31	Idioms	first come, first served expr.	önce gelen alır
32	Idioms	first come, first served expr.	ilk gelen ilk hizmeti alır
33	Idioms	first come, first served expr.	önce/erken gelen öncelik hakkına sahiptir
34	Idioms	my very eager mother just served us nachos expr.	sekiz gezegenin ingilizce isimlerini (mercury, venus, earth, mars, jupiter, saturn, uranus, neptune) hatırlayabilmek için uydurulmuş bir anımsatıcı cümle
35	Idioms	my very eager mother just served us noodles expr.	sekiz gezegenin ingilizce isimlerini (mercury, venus, earth, mars, jupiter, saturn, uranus, neptune) hatırlayabilmek için uydurulmuş bir anımsatıcı cümle
36	Idioms	my very educated mother just served us nachos expr.	sekiz gezegenin ingilizce isimlerini (mercury, venus, earth, mars, jupiter, saturn, uranus, neptune) hatırlayabilmek için uydurulmuş bir anımsatıcı cümle
37	Idioms	my very educated mother just served us nine pumpkins expr.	sekiz gezegenin ingilizce isimlerini (mercury, venus, earth, mars, jupiter, saturn, uranus, neptune) hatırlayabilmek için uydurulmuş bir anımsatıcı cümle
38	Idioms	my very educated mother just served us noodles expr.	sekiz gezegenin ingilizce isimlerini (mercury, venus, earth, mars, jupiter, saturn, uranus, neptune) hatırlayabilmek için uydurulmuş bir anımsatıcı cümle
Speaking
39	Speaking	justice was served expr.	adalet yerini buldu
40	Speaking	justice has been served expr.	adalet yerini buldu
41	Speaking	with the time that he's already served expr.	hapis yattığı süre ile birlikte
42	Speaking	with the time that he's already served expr.	içeride kaldığı süre ile birlikte
43	Speaking	revenge is a dish best served cold expr.	intikam soğuk yenen bir yemektir
44	Speaking	the dinner is served expr.	yemek hazır
Trade/Economic
45	Trade/Economic	first come first served n.	belirlenen düşük fiyattan kıt bir malın dağıtım yöntemi
46	Trade/Economic	first come first served n.	ilk gelene ilk hizmet esası
47	Trade/Economic	first come first served n.	ilk gelen alır
48	Trade/Economic	first come first served n.	ilk gelenler kıt maldan pay alır
49	Trade/Economic	be deemed served v.	tebliğ edilmiş sayılmak
50	Trade/Economic	time-served adj.	tam eğitimli ve yetkin
51	Trade/Economic	first come first served expr.	önce gelen alır
52	Trade/Economic	first come first served expr.	son gelene kalmayabilir
53	Trade/Economic	last come first served expr.	son gelen önce sunulur
Law
54	Law	time served n.	sanığın, kefalet veya duruşmayı beklerken hapiste yattığı dönem
55	Law	release for time served v.	yattığı süreye sayarak salıvermek
Industry
56	Industry	time-served adj.	bilgili
57	Industry	time-served adj.	yetkin
58	Industry	time-served adj.	eğitimli
59	Industry	time-served adj.	yetişmiş (kalifiye)
60	Industry	time-served adj.	gerekli eğitimi almış
61	Industry	time-served adj.	uzman
Computer
62	Computer	bytes served n.	ayrılan bayt
Telecom
63	Telecom	first come/first served licencing n.	ilk başvuru sahibinin hizmet lisans hakkını alması
64	Telecom	first come/first served licencing n.	ilk gelen ilk hizmeti alır kuralı
Gastronomy
65	Gastronomy	eggplant puree with yoghurt served with seasoned ground meat n.	alinazik
66	Gastronomy	fried liver served with onions n.	ciğer tava
67	Gastronomy	sliced steak served on a bed of finger fried potatoes n.	çökertme
68	Gastronomy	sultan’s delight, lamb stew served on mashed eggplant n.	hünkar beğendi
69	Gastronomy	a ravioli-like dish served with yogurt n.	mantı
70	Gastronomy	a ravioli-like dish served with yogurt n.	piruhi
71	Gastronomy	manti served in broth n.	sulu mantı
72	Gastronomy	boiled meat served cold n.	söğüş et
73	Gastronomy	sliced tomato and cucumber served with no dressing n.	söğüş salata
Military
74	Military	crew-served adj.	mürettebatla kullanılan
Slang
75	Slang	get served v.	yenilmek