sorunlar - Turco Inglés Diccionario
Historia

sorunlar



Significados de "sorunlar" en diccionario inglés turco : 3 resultado(s)

Turco Inglés
General
sorunlar issues n.
sorunlar troubles n.
Idioms
sorunlar storm clouds n.

Significados de "sorunlar" con otros términos en diccionario inglés turco: 85 resultado(s)

Turco Inglés
General
toplumsal sorunlar social problems n.
bölgesel sorunlar territorial questions n.
din ve uluslararası sorunlar religion and international affairs n.
sosyal sorunlar social problems n.
islam ve sosyal sorunlar islam and social problems n.
ekonomik sorunlar economic problems n.
güncel sorunlar current problems n.
potansiyel sorunlar potential problems n.
acil halledilmesi gereken işler/sorunlar immediate concerns n.
(çözülmesi gereken) acil sorunlar immediate concerns n.
iç sorunlar domestic affairs n.
bölgesel sorunlar regional challenges n.
bölgesel sorunlar regional problems n.
ev veya aile ilişkileri ile ilgili sorunlar domestic problems n.
ana sorunlar key issues n.
önemli sorunlar key issues n.
sık karşılaşılan sorunlar common problems n.
üstesinden gelinmesi gereken sorunlar desafio n.
mekanik sorunlar mechanical problems n.
konudan türeyerek onu karmaşıklaştıran sorunlar ramifications n.
bir ülkeyi veya ekonomiyi etkileyen sorunlar malaise n.
şirketin kuruluş ve büyüme sürecinde yaşanan sorunlar growing pains n.
bir öğretmen veya profesyonel danışman tarafından öğrencilere ders seçme, mesleğe hazırlanma, ileri eğitim ve kişisel sorunlar konusunda verilen tavsiye guidance n.
ikincil sorunlar veya zorluklar içermeyen simple adj.
Phrases
sorunlar üst üste gelir trouble never comes alone expr.
sorunlar üst üste gelir troubles never come alone expr.
Proverb
sorunlar paylaşıldıkça azalır trouble shared is a trouble halved
sorunlar paylaştıkça azalır a trouble shared is a trouble halved
sorunlar konuştukça azalır a trouble shared is a trouble halved
sorunlar paylaşıldıkça azalır trouble shared is trouble halved
sorunlar paylaştıkça azalır trouble shared is trouble halved
sorunlar konuştukça azalır trouble shared is trouble halved
Colloquial
hayattaki bütün sorunlar all the problems in life n.
varlıklı insanların yaşadığı ufak tefek sorunlar champagne problems n.
tıbbi tedaviye ihtiyacı olmayıp güven duymak için veya duygusal sorunlar nedeniyle doktora giden kimseler worried well n.
sınıf içinde bazı sorunlar yaşamak have certain problems in the class v.
aksilikler/sorunlar ardı ardına gelir (it's) one damn thing after another expr.
aksilikler/sorunlar hep üst üste gelir (it's) one damn thing after another expr.
Idioms
başlangıçta ortaya çıkan sorunlar teething problems n.
başlangıçta karşılaşılan sorunlar teething troubles n.
bir olayın en başında yaşanan sorunlar teething problems n.
sorunlar silsilesi chapter of accidents n.
sorunlar/sıkıntılar bump in the road n.
sorunlar ve zorluklar the slings and arrows n.
zorluklar/sorunlar yaşıyor olmak be in a bad way v.
sorunlar silsilesi olmak be a chapter of accidents [uk/australia] v.
başlangıçta ortaya sorunlar çıkmak have teething problems v.
bir olayın en başında sorunlar yaşanmak have teething problems v.
başlangıçta ortaya sorunlar çıkmak have teething troubles v.
bir olayın en başında sorunlar yaşanmak have teething troubles v.
aksilikler/sorunlar ardı ardına gelir one thing after another expr.
aksilikler/sorunlar ardı ardına gelir it's one thing after another expr.
aksilikler/sorunlar hep üst üste gelir one thing leads to another expr.
aksilikler/sorunlar hep üst üste gelir It's one thing after another! expr.
aksilikler/sorunlar hep üst üste gelir If it's not one thing it's another! expr.
aksilikler/sorunlar hep üst üste gelir It's just one thing after another! expr.
Speaking
sorunlar meydana gelebilir problems may arise expr.
sorunlar meydana gelebilir problems can arise expr.
Trade/Economic
ammeyi ilgilendiren sorunlar public affairs n.
Politics
başlıca sorunlar key disputes n.
etnik sorunlar ethnic problems n.
küresel ekonomik sorunlar global economic issues n.
öngörülen sorunlar anticipated problems n.
politik sorunlar policy issues n.
siyasal sorunlar ve hukuki güç political questions and judicial power n.
Technical
küçük sorunlar less serious faults n.
Medical
madde bağımlılığı, akıl hastalığı veya diğer davranışsal sorunlar için tedavi sağlayan sağlık hizmeti tesisi rehab n.
madde bağımlılığı, akıl hastalığı veya diğer davranışsal sorunlar için tedavi sağlayan sağlık hizmeti tesisi residential treatment center n.
hastalığın seyri boyunca görülen sorunlar problems during the course of a disease n.
Psychology
duygusal sorunlar emotional problems n.
yanal sorunlar laterality problems n.
Social Sciences
şehre özgü sorunlar urbiculture n.
sosyal sistemin istikrarını zayıflatan uygulama veya davranış kalıplarının neden olduğu sorunlar dysfunction n.
Education
dünya siyasetinde güncel sorunlar current issues in world politics n.
siyasette etnik sorunlar ve milliyetçilik politics of nationalism and ethnicity n.
türk siyasal yaşamında güncel sorunlar problems and issues in turkish politics n.
Religious
(roma katolik kilisesi'nde) törenler, yasal ve idari sorunlar, inanç ve ahlak sorunları gibi dini konuları inceleyen bir papalık mahkemesi bölümü roman congregation n.
Environment
sonuçlar ve sorunlar conclusion and challenges n.
çevresel sorunlar environmental problems n.
Slang
hayatının bazı alanlarında sorunlar yaşayan biseksüel kişi disaster bi n.
boktan sorunlar/problemler/sıkıntılar shit-bag n.
can sıkıcı sorunlar/problemler shit-bag n.
aksilikler/sorunlar ardı ardına gelir odtaa (one damn thing after another) expr.
Modern Slang
öfkeyle ilgili problemler/sorunlar anger issues n.
öfkeyle ilgili problemler/sorunlar anger problems n.