yumuşatan - Turco Inglés Diccionario
Historia

yumuşatan



Significados de "yumuşatan" en diccionario inglés turco : 5 resultado(s)

Turco Inglés
General
yumuşatan emollient adj.
yumuşatan softening adj.
yumuşatan remollient adj.
yumuşatan emollient adj.
yumuşatan mollient adj.

Significados de "yumuşatan" con otros términos en diccionario inglés turco: 21 resultado(s)

Turco Inglés
General
ıslatarak yumuşatan makine macerator n.
ıslatarak yumuşatan kimse macerater n.
ıslatarak yumuşatan şey macerater n.
kesme, şekillendirme ve dikiş işlemleri için ayakkabı tabanlarını yumuşatan kimse dampener n.
kesme, şekillendirme ve dikiş işlemlerini kolaylaştırmak için ayakkabı tabanlarını yumuşatan kimse muller n.
yumuşatan şey contemperation [obsolete] n.
sıcak suda deri veya post yumuşatan kimse dampener n.
esprileri yumuşatan antacrid adj.
(keskinliği) yumuşatan rounding adj.
ortamı yumuşatan cooling-off adj.
Phrasals
(keskinliğini) yumuşatan round-off adj.
Industry
kesme, şekillendirme ve dikiş işlemleri için ayakkabının dış tabanlarını yumuşatan kimse muller n.
deri yumuşatan kimse scourer n.
Technical
kireç uygulamasının etkisini ortadan kaldıran ve deriyi yumuşatan alkali bir çözelti bate n.
deriyi yumuşatan alkali çözeltiyi içeren tekne bate n.
derileri sıvıda bekleterek temizleyip yumuşatan işçi soaker n.
döverek deri yumuşatan makine stamp n.
Dyeing
eski boyayı çıkarılmasını kolaylaştırmak amacıyla yumuşatan pürmüz lambası burner n.
Medical
bağırsak atıklarını yumuşatan müshiller bulking agents n.
deriyi yumuşatan merhem emollient n.
Veterinary
atların toynaklarını yumuşatan, süngerimsi bir hale sokan bir hastalık canker n.