contest - Anglais Turc Phrases
Anglais Turc
contest yarışma n.
  • She was the winner of the Miss Denmark contest.
  • Danimarka Güzeli yarışmasının birincisiydi.
  • We've participated in a few contests before and have won the first prize.
  • Daha önce birkaç yarışmaya katıldık ve birincilik ödülü aldık.
  • I have got the first prize in that contest.
  • O yarışmada birincilik ödülünü aldım.
Show More (90)
contest itiraz etmek v.
  • I wish to contest their admissibility on a purely legal basis.
  • Bunların kabul edilebilirliğine tamamen hukuki bir temelde itiraz etmek istiyorum.
  • Secondly, they are contesting the fact that the directive should have anything at all to do with pay.
  • İkinci olarak, direktifin ücretle herhangi bir ilgisi olması gerektiğine itiraz ediyorlar.
  • The Irish Government contested this financial rectification in so-called mediation negotiations.
  • İrlanda Hükümeti sözde arabuluculuk müzakerelerinde bu mali düzeltmeye itiraz etmiştir.
Show More (6)
contest yarışmak v.
  • She was the first girl to win that contest.
  • O yarışmayı kazanan ilk kızdı.
  • It was a friendly contest.
  • Bu samimi bir yarışmaydı.
  • Tom won that contest.
  • Tom o yarışmayı kazandı.
Show More (4)
contest yarış n.
  • In this strong-arm contest, this race against time, it is the credibility of the UN and Europe that is at stake.
  • Bu güç yarışında zamana karşı bu yarışta tehlikede olan BM ve Avrupa'nın güvenilirliğidir.
Show More (-2)
contest karşı çıkma n.
  • I have no wish to contest the view of the Committee on Economic and Monetary Affairs.
  • Ekonomik ve Parasal İşler Komitesi'nin görüşüne karşı çıkmak gibi bir niyetim yok.
Show More (-2)
contest tartışma n.
  • Adoption for gay and lesbian parents remains a hotly contested issue in the United States.
  • Gay ve lezbiyen ebeveynler için evlat edinme Amerika'da hararetli bir tartışma konusu olmaya devam etmektedir.
Show More (-2)