paint - Anglais Turc Phrases
Anglais Turc
paint boyamak v.
  • They painted the bathroom a bright red colour.
  • Banyoyu parlak kırmızıya boyadılar.
  • Luna had her room painted in light pink.
  • Luna odasını açık pembeye boyattı.
  • With the latest trend, teens paint their nails with blue nail polish.
  • Son trendle birlikte gençler tırnaklarını mavi ojeyle boyuyor.
Show More (354)
paint boya n.
  • Wait until the paint has completely dried.
  • Boya tamamen kuruyana kadar bekleyin.
  • Margarine and a few kilos of paint which, in principle, do not present risks, led to a genuine disaster.
  • Prensipte risk teşkil etmeyen margarin ve birkaç kilo boya gerçek bir felakete yol açtı.
  • The wall was coated with paint.
  • Duvar boya ile kaplanmıştı.
Show More (65)
paint resim yapmak v.
  • The famous artist prefers to paint in watercolors this time.
  • Ünlü ressam bu defa suluboyayla resim yapmayı tercih etti.
  • An artist uses many tubes of paint to make a large painting.
  • Bir sanatçı büyük bir resim yapmak için birçok tüp boya kullanır.
  • I can't paint very well.
  • Ben çok iyi resim yapamam.
Show More (47)
paint resmetmek v.
  • Everyone's painting my son as some drug addict.
  • Herkes oğlumu uyuşturucu bağımlısı olarak resmediyor.
  • Tom painted Mary with angel wings.
  • Tom, Meryem'i melek kanatlarıyla resmetti.
  • Cézanne knew how to paint nature in a new way.
  • Cézanne doğanın yeni bir biçimde nasıl resmedileceğini biliyordu.
Show More (4)
paint resmini yapmak v.
  • He painted a dog.
  • Bir köpeğin resmini yaptı.
  • I don't like painting children.
  • Çocukların resmini yapmayı sevmiyorum.
Show More (-1)
paint betimlemek v.
  • The media paints him as a leader on social issues.
  • Medya onu sosyal konularda bir lider olarak betimliyor.
Show More (-2)