pit - Anglais Turc Phrases
Anglais Turc
pit çukur n.
  • Dig a pit and put the stolen money in it.
  • Bir çukur kazın ve çalınan parayı içine koyun.
  • The teflon cylinder avoids the small pit which can hold humidity to effect magnesium oxide inside.
  • Teflon silindir, içindeki magnezyum oksidi etkilemek için nemi tutabilecek küçük çukurun oluşmasını önler.
  • The teflon cylinder avoids the small pit which can hold humidity to effect magnesium oxide inside.
  • Teflon silindir, nemi tutabilen küçük çukurun oluşarak içeride magnezyum oksidi etkilemesini önler.
Show More (6)
pit çekirdek n.
  • Burying a peach pit in the dirt will not grow a peach tree.
  • Bir şeftali çekirdeğini toprağa gömmekle şeftali ağacı yetişmez.
  • Have you ever swallowed an apricot pit?
  • Hiç kaysı çekirdeği yuttun mu?
  • Have you ever swallowed an apricot pit?
  • Hiç kayısı çekirdeği yuttun mu?
Show More (0)
pit borsa salonu n.
  • After the declaration of war, the pit had its most crowded day, everyone was trying to sell their shares.
  • Savaş ilanından sonra borsa salonu en kalabalık gününü yaşadı, herkes hisselerini satmaya çalışıyordu.
Show More (-2)
pit ocak n.
  • The company sent three trucks to the gravel pit.
  • Şirket çakıl ocağına üç kamyon gönderdi.
Show More (-2)
pit maden ocağı n.
  • The workers went down the pit and never came back.
  • İşçiler maden ocağına inmiş ve bir daha geri dönmemişler.
Show More (-2)
pit iz (ciltte kalan çiçek izi gibi) n.
  • He has dozens of pits on his face left by smallpox.
  • Yüzünde çiçek hastalığından kalan düzinelerce iz var.
Show More (-2)
pit mağara n.
  • Get out of your dirty pit and take a shower for a change!
  • Kirli mağaranızdan çıkın ve değişiklik olsun diye bir duş alın!
Show More (-2)
pit çukurlar açmak (bir yerde) v.
  • The earthquake in 1999 pitted the surface quite remarkably.
  • 1999'daki deprem yüzeyde oldukça belirgin çukurlar açmıştı.
Show More (-2)
pit çekirdeğini çıkarmak v.
  • Wash and pit the apricot before eating.
  • Kayısıyı yemeden önce yıkayın ve çekirdeklerini çıkarın.
Show More (-2)
pit pit alanına girmek v.
  • Lewis Hamilton pits for the second time this race!
  • Lewis Hamilton bu yarışta ikinci kez pit alanına giriyor!
Show More (-2)
pit pit çukuru n.
  • The mechanic is in the pit, trying to figure out the problem.
  • Tamirci pit çukurunda, sorunu çözmeye çalışıyor.
Show More (-2)
pit koltukaltı n.
  • Shaving your pits regularly is a good habit.
  • Koltukaltlarınızı düzenli olarak tıraş etmek iyi bir alışkanlıktır.
Show More (-2)
pit (orkestra çukuru n.
  • Go to your positions in the pit and prepare your instruments.
  • Orkestra çukurundaki yerlerinizi alın ve enstrümanlarınızı hazırlayın.
Show More (-2)