possibly - Anglais Turc Phrases
Anglais Turc
possibly muhtemelen adv.
  • Possibly, it will rain tomorrow.
  • Yarın muhtemelen yağmur yağacak.
  • As a new Member I thought this was possibly normal practice.
  • Yeni bir Üye olarak bunun muhtemelen normal bir uygulama olduğunu düşündüm.
  • Possibly the third week of November.
  • Muhtemelen Kasım ayının üçüncü haftası.
Show More (119)
possibly mümkün adv.
  • Luke can't possibly join us now.
  • Luke'un şimdi bize katılması mümkün değil.
  • Access can only be possibly denied in the light of the exceptional regulation provided for in Article 4.
  • Erişimin reddedilmesi ancak 4. maddede öngörülen istisnai düzenleme ışığında mümkün olabilir.
  • We cannot possibly support a regime that carries on this intimidation.
  • Bu korkutmayı sürdüren bir rejimi desteklememiz mümkün değildir.
Show More (42)
possibly olabilir adv.
  • How are they possibly going to be effective with 25 Members?
  • Nasıl olur da 25 Üye ile etkili olabilirler?
  • Only in a confrontation of that kind could we possibly have a need for GALILEO.
  • Sadece bu tür bir çatışmada GALILEO'ya ihtiyacımız olabilir.
  • What could possibly have gone wrong?
  • Ne yanlış gitmiş olabilir ki?
Show More (36)
possibly belki adv.
  • Tom might possibly have a house in Australia.
  • Belki Tom'un Avustralya'da bir evi olabilir.
  • I cannot possibly help you.
  • Ben belki size yardımcı olamam.
  • I can't possibly make lunch.
  • Belki öğle yemeği yapamam.
Show More (3)
possibly imkan dahilinde adv.
  • There was no way he could possibly win.
  • Kazanması imkan dahilinde değildi.
Show More (-2)
possibly mümkün olan adv.
  • I did possibly everything to stop her.
  • Onu durdurmak için mümkün olan her şeyi yaptım.
Show More (-2)