the principal - Turc Anglais Dictionnaire

the principal

Sens de "the principal" dans le Dictionnaire Turc-Anglais : 87 résultat(s)

Anglais Turc
Common Usage
principal n. okul müdürü
Mr Bush, principal of our school, graduated from Yale.
Bay Bush, okulumuzun müdürü, Yale'den mezun.

More Sentences
principal adj. başlıca
Allow me to highlight the principal innovations introduced by this recommendation.
Bu tavsiyenin getirdiği başlıca yenilikleri vurgulamama izin verin.

More Sentences
principal adj. asıl
We have to achieve an outcome in which there are only winners, one in which the principal victor is Europe as a whole.
Sadece kazananların olduğu, asıl kazananın bir bütün olarak Avrupa olduğu bir sonuca ulaşmalıyız.

More Sentences
General
principal n. müdür
The budget was approved by the principal of the business.
Bütçe, işletme müdürü tarafından onaylandı.

More Sentences
principal n. işveren
This also includes adherence to the wage agreements in force where the principal is located.
Bu aynı zamanda işverenin bulunduğu yerde yürürlükte olan ücret anlaşmalarına uyulmasını da içerir.

More Sentences
principal n. rektör
He was one of the first principals of the college.
Üniversitenin ilk rektörlerinden biri de oydu.

More Sentences
principal n. baş rol
She dreamt of becoming a principal with the Royal Opera.
Kraliyet Operası'nda baş rolü oynamayı hayal ediyordu.

More Sentences
principal adj. büyük
Self-confidence is the principal element of any great endeavor.
Özgüven, her büyük çabanın ana unsurudur.

More Sentences
principal adj. başlıca
The European Community is Turkey's principal market for agricultural products.
Avrupa Topluluğu, Türkiye'nin başlıca tarımsal ürünler piyasasıdır.

More Sentences
principal adj. asıl
That is the principal message.
Asıl mesaj budur.

More Sentences
principal adj. temel
One of the principal objectives of this programme is to promote linguistic diversity.
Bu programın temel amaçlarından biri de dilsel çeşitliliği teşvik etmektir.

More Sentences
principal adj. ana
Can you believe the writers killed off the principal character!
Senaristlerin ana karakteri öldürdüğüne inanabiliyor musunuz?

More Sentences
Trade/Economic
principal anapara
We have to pay the loan principal plus interest by May.
Kredi anaparasını ve faizini Mayıs ayına kadar ödememiz gerekiyor.

More Sentences
principal temel
Therefore, I will briefly outline the comprehensive changes' principal purposes.
Bu nedenle, kapsamlı değişikliklerin temel amaçlarını kısaca özetleyeceğim.

More Sentences
Technical
principal adj. başlıca
Allow me to highlight the principal innovations introduced by this recommendation.
Bu tavsiye kararıyla getirilen başlıca yenilikleri vurgulamama izin verin.

More Sentences
Linguistics
principal temel
Allow me to draw your attention to the three principal elements of the proposal.
İzninizle teklifin üç temel unsuruna dikkatinizi çekmek istiyorum.

More Sentences
Common Usage
principal adj. esas
General
principal n. yönetici
principal n. fail
principal n. müvekkil
principal n. ilke
principal n. düellocu
principal n. okul öğretmeni
principal n. başöğretmen
principal n. ana para
principal n. başkan
principal n. vekalet veren
principal n. filipin veya latin amerika toplumunun öncü kişisi
principal n. vekil tayin eden kimse
principal n. asıl suçlu
principal n. dini mahkemede yargı yetkisini kullanmak üzere atanan kimse
principal n. ana gövde
principal n. ana kiriş
principal n. çerçeveyi oluşturan en önemli parça
principal n. eskiden cenaze arabasını süslemede kullanılan konik yataklı sütun
principal n. kopyası üretilen orijinal parça
principal n. şahin kanadının en dıştaki kısmı
principal n. (ingiliz borulu orgunda) durak
principal n. 4'lük duraklama
principal n. eserde ana motif
principal n. füg
principal n. eski orkestra müziğinde kullanılan bir trompet çeşidi
principal n. orkestra şefi
principal n. en önemli unsur
principal n. bir yükümlülükten birinci derecede sorumlu kimse
principal adj. belli başlı
principal adj. esaslı
principal adj. asli
principal adj. başat
principal adj. asal
principal adj. en önemli
principal adj. esas
principal adj. baş
principal adj. ilkesel
principal adj. sermayeyle ilgili
principal adj. ana parayla ilgili
principal adj. yönetimde olan
principal adj. başta olan
principal adj. müvekkil olan
Trade/Economic
principal n. ana borç
principal n. başkan
principal n. bir eşyanın aslı
principal n. hisse senedi
principal adj. anamal
principal adj. amir
principal adj. asli
principal sermaye
principal şef
principal işin sahibi
principal patron
principal ana
principal müvekkil
principal ana para
principal esas
principal temsil olunan
principal merkez
principal tedarikçi
Law
principal adj. asli
Technical
principal n. ana kiriş
principal adj. baş
principal en önemli
principal esas
Geometry
principal adj. odaktan geçen
principal adj. odak noktasından geçen
Music
principal n. opera topluluğunda şarkıcı
principal n. solist
Cinema
principal n. başrol oyuncusu

Sens de "the principal" avec d'autres termes dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 6 résultat(s)

Anglais Turc
General
be based on the principal of v. esasına dayalı olmak
Law
principal registry of the family division n. asliye hukuk mahkemesi aile bölümü
Technical
orientation of the stresses principal n. asal gerilmelerin doğrultuları
direction of the principal stress n. asal gerilmelerin doğrultusu
orientation of the stresses principal n. asal gerilmelerin konumu
Medical
principal therapy of the disease n. hastalığın esas tedavisi