Turc - Anglais
Turc - Anglais
Allemand - Anglais
Français - Anglais
Espagnol - Anglais
Anglais Synonymes
Synonymes
A propos de nous
Outils
Ressources
Contact
Ouvrir session / Souscrivez-vous
Éteindre les lumières
English
English
Türkçe
Français
Español
Deutsch
Synonymes
Outils
A propos de nous
Ressources
Contact
Ouvrir session / Souscrivez-vous
EN-TR
Turc - Anglais
Allemand - Anglais
Espagnol - Anglais
Français - Anglais
Anglais Synonymes
Turc - Anglais
Historique
-faced
Sens de
"-faced"
dans le Dictionnaire Turc-Anglais : 2 résultat(s)
Catégorie
Anglais
Turc
General
1
General
-faced
adj.
… yüzlü
2
General
-faced
adj.
… yüzü olan
Sens de
"-faced"
avec d'autres termes dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 335 résultat(s)
Catégorie
Anglais
Turc
Common Usage
1
Common Usage
two-faced
adj.
iki yüzlü
General
2
General
bald-faced
n.
yüzünde beyaz leke olan kimse
3
General
pitch-faced stone
n.
kaba yonu taş
4
General
two-faced person
n.
iki yüzlü kimse
5
General
ugly faced
n.
çirkin surat
6
General
ogre-faced spider
n.
canavar yüzlü örümcek
7
General
open faced sandwich
n.
tek dilim/açık sandviç
8
General
po-faced [uk]
n.
(yüz) ifadesiz
9
General
po-faced [uk]
n.
(yüz) donuk
10
General
be sullen faced
v.
asık yüzlü olmak
11
General
be faced with
v.
yüz yüze gelmek
12
General
be faced with
v.
karşı çıkmak
13
General
be faced with a problem
v.
bir problemle karşılaşmak
14
General
be faced with a problem
v.
problemle karşılaşmak
15
General
be faced with a problem
v.
bir sorunla karşılaşmak
16
General
be faced with a problem
v.
sorunla karşılaşmak
17
General
be faced with a problem
v.
problem yaşamak
18
General
be faced with dilemma
v.
çelişki yaşamak
19
General
be faced with a crisis
v.
kriz yaşamak
20
General
be faced with problems
v.
sorunlarla karşılaşmak
21
General
be faced with problems
v.
problemlerle karşılaşmak
22
General
color someone (red-faced)
v.
yüzünü kızartmak
23
General
colour someone (red-faced)
v.
yüzünü kızartmak
24
General
be faced with
v.
karşı karşıya kalmak
25
General
be faced with the risk of being shot
v.
vurulma riskiyle karşı karşıya olmak
26
General
be faced with the risk of being shot
v.
vurulma tehlikesiyle karşı karşıya olmak
27
General
be bold-faced
v.
yüzsüz olmak
28
General
be brazen-faced
v.
yüzsüz olmak
29
General
bold faced
adj.
küstah
30
General
bare faced
adj.
yüzsüz
31
General
two faced
adj.
yüze gülücü
32
General
two faced
adj.
iki yüzlü
33
General
sour faced
adj.
suratsız
34
General
poker faced
adj.
ifadesiz yüz
35
General
bare faced
adj.
arsız
36
General
double faced
adj.
yüze gülücü
37
General
brazen-faced
adj.
pişkin
38
General
bold-faced
adj.
küstah
39
General
brazen-faced
adj.
yırtık
40
General
bold-faced
adj.
yüzsüz
41
General
bald-faced
adj.
beyaz suratlı
42
General
bold-faced
adj.
koyu renk yazılmış
43
General
brazen-faced
adj.
(surat) mahkeme duvarı
44
General
bold-faced
adj.
arsız
45
General
grim-faced
adj.
nemrut suratlı
46
General
double-faced
adj.
iki yüzlü
47
General
double-faced
adj.
ikiyüzlü
48
General
double-faced
adj.
çift taraflı
49
General
double-faced
adj.
iki taraflı (kumaş)
50
General
chubby-faced
adj.
ablak yüzlü
51
General
double-faced
adj.
acem kılıcı gibi
52
General
double-faced
adj.
çift yüzlü
53
General
janus-faced
adj.
ikiyüzlü
54
General
open-faced
adj.
açık yürekli
55
General
round-faced
adj.
ablak yüzlü
56
General
po-faced
adj.
suratsız
57
General
red-faced
adj.
kıpkırmızı kesilmiş
58
General
two-faced
adj.
ikiyüzlü
59
General
two-faced
adj.
riyakar
60
General
straight-faced
adj.
asık suratlı
61
General
red-faced
adj.
yüzü kızarmış
62
General
smooth-faced
adj.
iki yüzlü
63
General
straight-faced
adj.
ifadesiz
64
General
smooth-faced
adj.
mürai
65
General
smooth-faced
adj.
sakalsız
66
General
two-faced
adj.
yüzlü
67
General
smooth-faced
adj.
ikiyüzlü
68
General
pitch-faced
adj.
kaba yonu taş
69
General
sour-faced
adj.
ekşi suratlı
70
General
horse-faced
adj.
at suratlı
71
General
baby-faced
adj.
bebek yüzlü
72
General
ugly faced
adj.
çirkin suratlı
73
General
po-faced
adj.
çatık kaşlı
74
General
po-faced
adj.
sert bakışlı
75
General
the difficulty faced
adj.
karşılaşılan zorluk
76
General
stone-faced
adj.
duygusuz/soğuk
77
General
stony-faced
adj.
duygusuz/soğuk
78
General
stone-faced
adj.
duygularını belli etmeyecek şekilde ifadesiz bir yüzle/suratla
79
General
stony-faced
adj.
duygularını belli etmeyecek şekilde ifadesiz bir yüzle/suratla
80
General
grim-faced
adj.
asık suratlı
81
General
apple-faced
adj.
tabak gibi/yusyuvarlak yüzlü
82
General
pimply-faced
adj.
sivilce suratlı
83
General
fresh-faced
adj.
genç
84
General
fresh-faced
adj.
zinde ve genç görünen
85
General
tallow-faced
adj.
beti benzi atmış
86
General
tallow-faced
adj.
soluk benizli
87
General
red-faced
adj.
utanmış
88
General
red-faced
adj.
sinirden kıpkırmızı kesilmiş
89
General
two-faced
adj.
kafa karıştıran
90
General
two-faced
adj.
bulanık
91
General
two-faced
adj.
belirsiz
92
General
bald-faced
adj.
arsız
93
General
bald-faced
adj.
yüzsüz
94
General
bald-faced
adj.
ahlaksız
95
General
bald-faced
adj.
utanmaz
96
General
bald-faced
adj.
utanmaz
97
General
bald-faced
adj.
bariz
98
General
bald-faced
adj.
apaçık ortada
99
General
bald-faced
adj.
aşikar
100
General
bald-faced
adj.
utanmaz
101
General
bald-faced
adj.
yüzsüz
102
General
janus-faced
adj.
hilekar
103
General
janus-faced
adj.
riyakar
104
General
janus-faced
adj.
dediğiyle yaptığı bir olmayan
105
General
janus-faced
adj.
polarite içeren
106
General
janus-faced
adj.
zıtlıklara sahip
107
General
janus-faced
adj.
birbirine zıt iki özelliği olan
108
General
whey-faced
adj.
uçuk benizli
109
General
bell-faced
adj.
belirgin bir yüzey konveksine sahip (çekiç)
110
General
faced
adj.
yüzlü
111
General
faced
adj.
yüzü olan
112
General
sad-faced
adj.
sürekli üzgün görünen
113
General
sad-faced
adj.
yüzünde hep üzgün bir ifade taşıyan
114
General
long-faced
adj.
asık suratlı
115
General
long-faced
adj.
suratı asık
116
General
long-faced
adj.
üzgün
117
General
black-faced
adj.
karanlık bir yönü olan
118
General
black-faced
adj.
karanlık yüzlü
119
General
lean-faced
adj.
ince yüzlü
120
General
white-faced
adj.
soluk yüzlü (kimse)
121
General
white-faced
adj.
beti benzi atmış
122
General
half-faced
adj.
yarım yüz
123
General
half-faced
adj.
profil gösteren
124
General
whey-faced
adj.
uçuk benizli olan
125
General
whey-faced
adj.
solgun
126
General
whey-faced
adj.
soluk
127
General
whey-faced
adj.
benzi atmış
128
General
wizen-faced
adj.
buruşuk, zayıf ve solgun suratlı
129
General
wizen-faced
adj.
suratı kaşık kadar olan
130
General
bold-faced
adj.
küstah
131
General
hard-faced [dialect] [uk]
adj.
yüzsüz
132
General
hard-faced [dialect] [uk]
adj.
arsız
133
General
melamine-faced
adj.
bir veya daha fazla yüzünde ince melamin tabakası bulunan
134
General
fair-faced
adj.
açık tenli
135
General
fair-faced
adj.
güzel yüzlü
136
General
hatchet-faced
adj.
ince ve sivri suratlı
137
General
mulberry-faced
adj.
mor yüzlü
138
General
mulberry-faced
adj.
yüzü morarmış
139
General
mulberry-faced
adj.
mor lekeli (yüz)
140
General
glass-faced
adj.
başkasının duygularını yansıtan
141
General
long-faced
adj.
uzun yüzlü
142
General
long-faced
adj.
uzun suratlı
143
General
long-faced
adj.
mutsuz
144
General
long-faced
adj.
sıkıntılı
145
General
open-faced
adj.
yanları açık
146
General
open-faced
adj.
(kol saati) camı dışında kapağı olmayan
147
General
open-faced
adj.
samimi bir yüzü olan
148
General
open-faced
adj.
dürüst ifadeli
149
General
open-faced
adj.
yüzü tıraşlı
150
General
open-faced
adj.
sakalsız ve bıyıksız
151
General
open-faced
adj.
maskesiz
152
General
open-faced
adj.
gizlenmeyen
153
General
open-faced
adj.
açık
154
General
open-faced
adj.
aşikar
155
General
chub-faced
adj.
ablak suratlı
156
General
dough-faced
adj.
kolayca kalıplanabilir
157
General
dough-faced
adj.
esnek
158
General
dough-faced
adj.
bükülebilir
159
General
false-faced
adj.
ikiyüzlü
160
General
false-faced
adj.
münafık
161
General
false-faced
adj.
riyakar
162
General
platter-faced
adj.
tabak suratlı
163
General
platter-faced
adj.
geniş ve düz suratlı
164
General
dirty-faced
adj.
yüzü kirlenmiş
165
General
dog-faced
adj.
yüzü köpeğe benzeyen
166
General
dog-faced
adj.
köpek yüzlü
167
General
fiber-faced
adj.
lifle kaplı
168
General
fiber-faced
adj.
yüzü liften örülmüş
169
General
pug-faced
adj.
pug cinsi köpek gibi küçük ve buruşuk suratlı
170
General
sharp-faced
adj.
yüz hatları belirgin olan
171
General
sheep-faced
adj.
aşırı utangaç
172
General
sheep-faced
adj.
süklüm püklüm
173
General
sheep-faced
adj.
mahcup
174
General
fresh-faced
adj.
temiz yüzlü
175
General
smock-faced
adj.
kız gibi
176
General
smock-faced
adj.
kibar yüzlü
177
General
smock-faced
adj.
yumuşak yüz hatlı
178
General
smock-faced
adj.
kız gibi yüzü olan
179
General
smock-faced
adj.
yumuşak hatlı
180
General
smooth-faced
adj.
(özellikle kumaş) yumuşak dokulu
181
General
smooth-faced
adj.
yumuşacık
182
General
smooth-faced
adj.
pürüzsüz
183
General
smooth-faced
adj.
saten hissi uyandıran
184
General
poker-faced
adj.
vurdumduymaz
185
General
poker-faced
adj.
duyarsız
186
General
poker-faced
adj.
soğuk
187
General
poker-faced
adj.
ilgisiz
188
General
poker-faced
adj.
duygu dışı
189
General
poker-faced
adj.
duygusuz
190
General
putty-faced
adj.
(küçümseme amacıyla) beyaz suratlı
191
General
square-faced
adj.
kare yüzlü
192
General
square-faced
adj.
kare suratlı
193
General
square-faced
adj.
standart yüze sahip
194
General
square-faced
adj.
kare cepheli
195
General
square-faced
adj.
yüzü köşeli
196
General
square-faced
adj.
suratı köşeli
Colloquial
197
Colloquial
bare-faced lie
n.
su katılmamış yalan
198
Colloquial
bald-faced lie
n.
su katılmamış yalan
199
Colloquial
bald-faced liar
n.
bariz yalancı
200
Colloquial
bald-faced liar
n.
göz göre göre yalan söyleyen
201
Colloquial
bald-faced liar
n.
dümdüz yalan söyleyen
202
Colloquial
bald-faced liar
n.
arsız yalancı
203
Colloquial
bald-faced liar
n.
yüzsüz yalancı
204
Colloquial
bald-faced liar
n.
utanmaz yalancı
205
Colloquial
bald-faced liar
n.
apaçık yalan söyleyen
206
Colloquial
bald-faced liar
n.
utanmadan yalan söyleyen
207
Colloquial
bold-faced liar
n.
bariz yalancı
208
Colloquial
bold-faced liar
n.
göz göre göre yalan söyleyen
209
Colloquial
bold-faced liar
n.
dümdüz yalan söyleyen
210
Colloquial
bold-faced liar
n.
arsız yalancı
211
Colloquial
bold-faced liar
n.
yüzsüz yalancı
212
Colloquial
bold-faced liar
n.
utanmaz yalancı
213
Colloquial
bold-faced liar
n.
apaçık yalan söyleyen
214
Colloquial
bold-faced liar
n.
utanmadan yalan söyleyen
215
Colloquial
bold-faced liar
n.
güpegündüz yalan söyleyen
216
Colloquial
bold-faced lie
n.
bariz yalan
217
Colloquial
bold-faced lie
n.
apaçık bir şekilde yalan
218
Colloquial
bold-faced lie
n.
güpegündüz yalan
219
Colloquial
bold-faced lie
n.
su katılmamış yalan
220
Colloquial
bold-faced lie
n.
kuyruklu yalan
221
Colloquial
bold-faced lie
n.
katıksız yalan
222
Colloquial
weasel-faced
adj.
sansar suratlı
223
Colloquial
weasel-faced
adj.
yüzü çirkin, ince, keskin veya sivri hatlara sahip olan (kişi)
224
Colloquial
fresh-faced
adj.
bıyığı yeni terlemiş
225
Colloquial
boot-faced
adj.
çatık kaşlı
226
Colloquial
snotty-faced
adj.
sümüklü
Idioms
227
Idioms
bold-faced lie
n.
düpedüz yalan
228
Idioms
bold-faced lie
n.
aşikar yalan
229
Idioms
bold-faced lie
n.
cüretkarca yalan
230
Idioms
bold-faced lie
n.
apaçık yalan
231
Idioms
bold-faced liar
n.
cüretkar yalancı
232
Idioms
bold-faced liar
n.
küstah yalancı
233
Idioms
bold-faced liar
n.
göz göre göre yalan konuşan kişi
234
Idioms
bold-faced liar
n.
yüzsüz yalancı
235
Idioms
bold-faced liar
n.
arsız yalancı
236
Idioms
dog-faced liar
n.
iflah olmaz yalancı
237
Idioms
bald-faced lie
n.
kuyruklu yalan
238
Idioms
bare-faced lie
n.
kuyruklu yalan
239
Idioms
brazen-faced
adj.
arsız
240
Idioms
ashen-faced
adj.
beti benzi atmış
241
Idioms
ashen-faced
adj.
yüzü kül gibi
242
Idioms
brazen-faced
adj.
yüzsüz
243
Idioms
ashen-faced
adj.
yüzü bembeyaz olmuş
Speaking
244
Speaking
color him red-faced
expr.
onu utandır
Trade/Economic
245
Trade/Economic
demand function faced by a firm
n.
firmanın karşılaştığı talep fonksiyonu
246
Trade/Economic
be faced with a financial crisis
v.
finansal krize girmek
247
Trade/Economic
be faced with a financial crisis
v.
mali krize girmek
Law
248
Law
bald-faced
adj.
sözleşme yoluyla sınırlandırılmamış
249
Law
bald-faced
adj.
mülkiyet yoluyla sınırlandırılmamış
Technical
250
Technical
bush-faced masonry
n.
kaba yontma taş duvar
251
Technical
rock faced concrete panel
n.
taş yüzeyli beton pano
252
Technical
single-faced corrugated fibreboard
n.
tek yüzlü oluklu mukavva
253
Technical
janus-faced lock
n.
çift yüzlü kilit
254
Technical
janus-faced lock
n.
çift taraflı kilit
255
Technical
janus-faced lock
n.
kapının hem sağına hem soluna takılabilen kilit
256
Technical
two-faced
adj.
iki yüzlü
257
Technical
double-faced
adj.
her iki tarafı da astarlı olan (oluklu mukavva)
Computer
258
Computer
double-faced
adj.
her iki tarafında da kayıt olan (plak)
Construction
259
Construction
fair-faced brickwork
n.
çıplak tuğla işi
260
Construction
flush-faced door
n.
düz yüzeyli kapı
261
Construction
concrete-faced rockfill dam
n.
ön yüzü beton kaplamalı kaya dolgu baraj
262
Construction
flush-faced door
n.
prese kapı
263
Construction
fair-faced brickwork
n.
sıvasız tuğla işi
264
Construction
brick faced
n.
tuğla kaplamalı duvar
265
Construction
rock-faced dressing
n.
taş yüzeyi desenli işleme
266
Construction
faced wall
n.
yüzü işlenmiş duvar
267
Construction
hard-faced
adj.
sert yüzeyli
268
Construction
fair-faced [uk]
adj.
sıvasız (tuğla örgü)
Woodworking
269
Woodworking
melamine-faced board
n.
melamin yüzlü levha
Automotive
270
Automotive
copper faced hammer
n.
bakır çekiç
271
Automotive
barrel faced ring
n.
bombeli segman
272
Automotive
taper faced keystone ring
n.
çift taraflı trapez konik segman
273
Automotive
taper faced napier ring
n.
konik yüzeyli burunlu segman
274
Automotive
full faced clutch disc
n.
standart tip debriyaj diski
275
Automotive
taper faced wedge type compression ring
n.
tek taraflı trapez konik segman
Printing
276
Printing
lean-faced
adj.
ince
277
Printing
lean-faced
adj.
dar
Gastronomy
278
Gastronomy
open-faced
adj.
(turta, sandviç) üst kaplamasız
Astronomy
279
Astronomy
two-faced star
n.
iki yüzlü yıldız
Zoology
280
Zoology
grey-faced woodpecker
n.
gri ağaçkakan
281
Zoology
black-faced bunting
n.
kara yüzlü kiraz kuşu
282
Zoology
gray-faced woodpecker
n.
küçük yeşil ağaçkakan
283
Zoology
andean short-faced bear
n.
gözlüklü ayı
284
Zoology
andean short-faced bear
n.
venezuela'dan bolivya'ya kadar geniş bir coğrafyada yaşayan, gözlerinin etrafı açık renkli olan siyah-kahverengi bir ayı
285
Zoology
dog-faced baboon
n.
cynocephalus cinsi babun
286
Zoology
white-faced
adj.
beyaz yüzlü (hayvan)
287
Zoology
white-faced
adj.
burnundan alnına uzanan beyaz lekesi olan (hayvan)
Botanic
288
Botanic
five-faced bishop
n.
misk otu
289
Botanic
five-faced bishop
n.
bostan karanfili
290
Botanic
five-faced bishop
n.
ılıman bölgelerde yetişen küçük bir bitki
Environment
291
Environment
quarry-faced masonry
n.
ocakta çaplanmış taş duvar örgüsü
292
Environment
quarry-faced
n.
ocakta çaplanmış
Military
293
Military
active faced-array radar
n.
aktif faz-sıralı radar
Printery
294
Printery
black-faced
adj.
kalın yazı tipiyle yazılmış
295
Printery
light-faced
adj.
göreceli olarak hafif ve ince çizgili fontla basılmış (basılı malzeme)
Ottoman Turkish
296
Ottoman Turkish
moon-faced
adj.
mehlika
Ornithology
297
Ornithology
grey-faced petrel
n.
yeni zelanda'ya özgü koyu renkli bir fırtına kuşu
298
Ornithology
grey-faced petrel
n.
yeni zelanda'ya özgü koyu renkli bir fırtına kuşu
299
Ornithology
bald-faced widgeon (anas americana)
n.
amerika fiyusu
300
Ornithology
bald-faced widgeon (anas americana)
n.
amerikan yaban ördeği
301
Ornithology
black-faced crow
n.
avustralya'ya özgü bir kuş
302
Ornithology
yellow-faced grassquit
n.
orta ve güney amerika ile karayipler'de yaşayan, tiaris cinsi zeytin yeşili bir ispinoz
303
Ornithology
monkey-faced owl (tyto alba)
n.
bayağı peçeli baykuş
Entomology
304
Entomology
white-faced hornet (vespula maculata)
n.
büyük eşek arısı
305
Entomology
bald-faced hornet (vespula maculata)
n.
kel yüzlü eşek arısı
Slang
306
Slang
get shit-faced
v.
zil zurna olmak
307
Slang
bacon-faced [obsolete]
adj.
sinekkaydı tıraş olmuş tombul surat
308
Slang
bacon-faced [obsolete]
adj.
domuz götü gibi surat
309
Slang
faced
adj.
sarhoş
310
Slang
faced
adj.
zil zurna sarhoş
311
Slang
faced
adj.
ayakta duramayacak kadar sarhoş
312
Slang
faced
adj.
kör kütük sarhoş
313
Slang
faced
adj.
karşı cins tarafından reddedilmiş
314
Slang
faced
adj.
karşı cins tarafından geri çevrilmiş
315
Slang
bacon-faced
adj.
tombul yanaklı
316
Slang
bacon-faced
adj.
tombul pembe yanaklı
317
Slang
bacon-faced
adj.
tombalak yüzlü
318
Slang
dough-faced
adj.
soluk benizli
319
Slang
dough-faced
adj.
beti benzi atmış
320
Slang
dough-faced
adj.
yüzü bembeyaz
321
Slang
dough-faced
adj.
yüzünün rengi atmış/solgun
322
Slang
dough-faced
adj.
korkak
323
Slang
dough-faced
adj.
ödlek
324
Slang
dough-faced
adj.
cesaretsiz
325
Slang
dough-faced
adj.
yüreksiz
British Slang
326
British Slang
rat-faced
adj.
ayakta duramayacak kadar sarhoş
327
British Slang
shit-faced
adj.
ayakta duramayacak kadar sarhoş
328
British Slang
rat-faced
adj.
kör kütük sarhoş
329
British Slang
shit-faced
adj.
kör kütük sarhoş
330
British Slang
shit-faced
adj.
zil zurna sarhoş
331
British Slang
cunt-faced
adj.
zil zurna sarhoş
332
British Slang
rat-faced
adj.
zil zurna sarhoş
Paleontology
333
Paleontology
short-faced bear
n.
küçük suratlı dev ayı
334
Paleontology
short-faced bear
n.
kısa yüzlü dev ayı
335
Paleontology
short-faced bear
n.
soyu tükenmiş bir ayı
×
Pronunciation in context (
out of
)
Pronunciation of -faced
×
Term Options
Proposer une traduction/Corriger
Français Anglais Dictionnaire
Espagnol Anglais Dictionnaire
Allemand Anglais Dictionnaire
Anglais Synonymes Dictionnaire
Google Images
Merriam Webster
Dictionary.com
The Free Dictionary
Abbreviations
Wikipedia in English
Wikipedia in Turkish
Urban Dictionary
German, LEO
Chinese, Dict.Cn
Spanish, SpanishDict
Russian, Multitran.ru
Medical, MedicineNet
İşaret Dili, Signing Savvy