Historique

beklenmeyen

Sens de "beklenmeyen" dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 12 résultat(s)

	Catégorie	Turc	Anglais
General
1	General	beklenmeyen	unexpected adj.
2	General	beklenmeyen	unforeseeable adj.
3	General	beklenmeyen	improbable adj.
4	General	beklenmeyen	unanticipated adj.
5	General	beklenmeyen	ictic adj.
6	General	beklenmeyen	inexpectable [obsolete] adj.
7	General	beklenmeyen	inexpected [obsolete] adj.
8	General	beklenmeyen	inopinable [obsolete] adj.
9	General	beklenmeyen	inopinate [obsolete] adj.
10	General	beklenmeyen	subitaneous adj.
11	General	beklenmeyen	subitany adj.
12	General	beklenmeyen	superadvenient adj.

Sens de "beklenmeyen" avec d'autres termes dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 63 résultat(s)

	Catégorie	Turc	Anglais
General
1	General	cevabı beklenmeyen ve etkili olmak için sorulan soru	rhetorical question n.
2	General	beklenmeyen hal	imprecision n.
3	General	beklenmeyen lütuf	godsend n.
4	General	beklenmeyen hal	unexpected situation n.
5	General	beklenmeyen olay	contingency n.
6	General	cevabı beklenmeyen soru	rhetorical question n.
7	General	beklenmeyen durum	unexpected situation n.
8	General	beklenmeyen misafir	unexpected visitor n.
9	General	beklenmeyen misafir	unexpected guest n.
10	General	beklenmeyen gelişme	an unexpected development n.
11	General	beklenmeyen dönüş	unexpected return n.
12	General	laf arasında söylenen fakat duyan kişi üzerinde beklenmeyen etki yapan bir söz	chance remark n.
13	General	beklenmeyen başlangıç veya saldırı	nap-taking n.
14	General	beklenmeyen şeyler	the unexpected n.
15	General	beklenmeyen sonuç	byproduct n.
16	General	beklenmeyen sonuç	by-product n.
17	General	beklenmeyen hata	feet of clay n.
18	General	beklenmeyen (olay vb)	singular adj.
19	General	beklenmeyen bir şekilde	capriciously adj.
Colloquial
20	Colloquial	beklenmeyen görev/durum	fire drill n.
Idioms
21	Idioms	bir durumda beklenmeyen değişmelere neden olan kimse veya şey	game changer n.
22	Idioms	henüz beklenmeyen şey	gleam in (one's) eye n.
23	Idioms	geri ödenmesi beklenmeyen borç	bread upon the waters n.
24	Idioms	(bir şey yapması) beklenmeyen	not supposed to adj.
25	Idioms	beklenmeyen bir şey olmak üzere	there's something in the wind expr.
Trade/Economic
26	Trade/Economic	beklenmeyen armağan	lagnappe n.
27	Trade/Economic	beklenmeyen kar	unexpected profit n.
28	Trade/Economic	beklenmeyen enflasyon	unanticipated inflation n.
29	Trade/Economic	beklenmeyen kayıp	unexpected loss n.
30	Trade/Economic	beklenmeyen kar	windfall profit n.
31	Trade/Economic	beklenmeyen vergi yükümlülükleri	contingent tax liabilities n.
32	Trade/Economic	beklenmeyen alım tekliflerine karşı geliştirilen bir savunma yöntemi	staggered directorships n.
33	Trade/Economic	ödeme beklenmeyen	nonpaying adj.
34	Trade/Economic	ödeme beklenmeyen	non-paying adj.
Law
35	Law	beklenmeyen hal	frustration n.
36	Law	beklenmeyen terslik	contretemps n.
37	Law	beklenmeyen hal şartı	clausula rebus sic stantibus n.
38	Law	beklenmeyen hal	unexpected case n.
39	Law	cevabı beklenmeyen soru	rhetorical question n.
Technical
40	Technical	beklenmeyen çalışmanın önlenmesi	prevention of unexpected start-up n.
41	Technical	beklenmeyen hata	graunch n.
42	Technical	beklenmeyen durma	unexpected halt n.
43	Technical	beklenmeyen nesne	unexpected object n.
Computer
44	Computer	beklenmeyen bir durum	an unhandled exception n.
45	Computer	beklenmeyen kimlik	unexpected id n.
46	Computer	beklenmeyen dosya biçimi	unexpected file format n.
47	Computer	beklenmeyen bir hata	an unhandled exception n.
48	Computer	beklenmeyen hata	unexpected error n.
49	Computer	beklenmeyen hata	graunch n.
50	Computer	beklenmeyen durma	unexpected halt n.
Medical
51	Medical	beklenmeyen kardiyovasküler olay	unexpected cardiovascular event n.
52	Medical	beklenmeyen bir kardiyovasküler olay	an unexpected cardiovascular event n.
53	Medical	gözlenen en düşük beklenmeyen etki düzeyi	lowest observed adverse effect level n.
54	Medical	gözlenen en düşük beklenmeyen etki seviyesi	lowest-observed-adverse-effect level n.
55	Medical	gözlenen en düşük beklenmeyen etki düzeyi	lowest-observed-adverse-effect level n.
56	Medical	sağlık durumunda beklenmeyen ciddi bozulma	unanticipated serious deterioration in state of health n.
57	Medical	şüpheli beklenmeyen ciddi advers reaksiyonlar	suspected unexpected serious adverse reactions n.
Philosophy
58	Philosophy	cevabı beklenmeyen soru	erotema n.
59	Philosophy	cevabı beklenmeyen soru ile ilgili	erotetic adj.
Military
60	Military	beklenmeyen harp	unpremeditated war n.
61	Military	(bombardıman uçağı) tehlikeli olması beklenmeyen rutin görev	milk run n.
62	Military	teli beklenmeyen temasa maruz kaldığında kendiliğinden ateşlenen bir silah türü	set gun n.
Sport
63	Sport	galip gelmesi beklenmeyen takım	underdog n.