contend

Sens de "contend" dans le Dictionnaire Turc-Anglais : 12 résultat(s)

	Catégorie	Anglais	Turc
General
1	General	contend v.	savaşmak
I contended against falsehood. Sahteciliğe karşı savaştım. More Sentences
2	General	contend v.	iddia etmek
The teenager contended that he did not steal anything. Genç hiçbir şey çalmadığını iddia etmiştir. More Sentences
3	General	contend v.	rekabet etmek
12 football teams will be contending for the championship. 12 futbol takımı şampiyonluk yolunda rekabet edecek. More Sentences
4	General	contend v.	ileri sürmek
The church protested the government action, they contended that it violated the religious freedom restoration act. Kilise hükümetin eylemini protesto etti ve bunun din özgürlüğünün restorasyonu yasasını ihlal ettiğini ileri sürdü. More Sentences
5	General	contend v.	uğraşmak
6	General	contend v.	çarpışmak
7	General	contend v.	çekişmek
8	General	contend v.	yarışmak
9	General	contend v.	tartışmak
10	General	contend v.	yarışmaya katılmak
11	General	contend v.	(bir sorunla/zorlukla) yüzleşmek
Trade/Economic
12	Trade/Economic	contend v.	rekabet etmek

Sens de "contend" avec d'autres termes dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 50 résultat(s)

	Catégorie	Anglais	Turc
General
1	General	contend with v.	mücadele etmek
The forces based in Iraq are sadly contending with daily acts of sabotage and loss of life. Irak'ta bulunan güçler ne yazık ki her gün sabotaj eylemleri ve can kayıplarıyla mücadele etmektedir. More Sentences
2	General	contend for v.	için yarışmak
They are contending for the prize. Ödül için yarışıyorlar. More Sentences
Phrasals
3	Phrasals	contend with (something) v.	(bir şeyle) uğraşmak
This is unfortunately not so, because the Internal Market has to contend with very different things. Ne yazık ki bu böyle değil çünkü İç Pazar çok farklı şeylerle uğraşmak zorunda. More Sentences
General
4	General	contend for v.	için çarpışmak
5	General	contend with v.	ile uğraşmak
6	General	contend for v.	çekişmek
7	General	contend against another v.	boy ölçüşmek
Phrasals
8	Phrasals	contend with v.	ile başa çıkmak
9	Phrasals	contend for (something) v.	(bir şey) için yarışmak
10	Phrasals	contend with a problem v.	bir sorunla mücadele etmek
11	Phrasals	contend against v.	ile rekabet etmek
12	Phrasals	contend with (someone or something) for (something) v.	(biriyle/bir şeyle bir şey) için mücadele etmek
13	Phrasals	contend against v.	boy ölçüşmek
14	Phrasals	contend with (someone or something) v.	(birine/bir şeye) karşı çarpışmak
15	Phrasals	contend against (someone or something) v.	(birine/bir şeye) karşı çarpışmak
16	Phrasals	contend with someone (for something) v.	biriyle (bir şeyi kazanmak için) mücadele etmek
17	Phrasals	contend with someone (for something) v.	biriyle (bir şey için) yarışmak
18	Phrasals	contend against v.	'-e karşı yarışmak
19	Phrasals	contend with (someone or something) for (something) v.	(biriyle/bir şeyle bir şey) için çarpışmak
20	Phrasals	contend with someone (for something) v.	biriyle (bir şey için) mücadele etmek
21	Phrasals	contend with (something) v.	(bir şeye) karşı mücadele etmek
22	Phrasals	contend (with someone) for something v.	biriyle (bir şeyi kazanmak için) mücadele etmek
23	Phrasals	contend (with someone) for something v.	biriyle (bir şey için) mücadele etmek
24	Phrasals	contend (with someone) for something v.	biriyle (bir şey için) yarışmak
25	Phrasals	contend with a problem v.	bir sorunla uğraşmak
26	Phrasals	contend with someone (for something) v.	biriyle (bir şey için) çarpışmak
27	Phrasals	contend with a problem v.	bir soruna dayanmak
28	Phrasals	contend with (something) v.	(bir şeyi) çözmeye çalışmak
29	Phrasals	contend with (someone or something) for (something) v.	(biriyle/bir şeyle bir şeyi) kazanmak için mücadele etmek
30	Phrasals	contend against (someone or something) v.	(birine/bir şeye) karşı yarışmak
31	Phrasals	contend (with someone) for something v.	biriyle (bir şey için) çarpışmak
32	Phrasals	contend with (someone or something) v.	(biriyle/bir şeyle) rekabet etmek
33	Phrasals	contend with (something) v.	(bir şeyle) mücadele etmek
34	Phrasals	contend with a problem v.	bir sorunu çekmek
35	Phrasals	contend with a problem v.	bir soruna katlanmak
36	Phrasals	contend for (something) v.	(bir şey) uğruna savaşmak/çarpışmak
37	Phrasals	contend with (someone or something) v.	(biriyle/bir şeyle) boy ölçüşmek
38	Phrasals	contend against (someone or something) v.	(biriyle/bir şeyle) rekabet etmek
39	Phrasals	contend with a problem v.	bir soruna tahammül etmek
40	Phrasals	contend for (something) v.	kazanmaya oynamak
41	Phrasals	contend with (someone or something) for (something) v.	(biriyle/bir şeyle bir şey) için yarışmak
42	Phrasals	contend with a problem v.	bir sorunla başa çıkmak
43	Phrasals	contend against v.	'-e karşı çarpışmak
44	Phrasals	contend with (someone or something) v.	(birine/bir şeye) karşı yarışmak
45	Phrasals	contend against (someone or something) v.	(biriyle/bir şeyle) boy ölçüşmek
46	Phrasals	contend with (something) v.	(bir şeyle) başa çıkmak
Idioms
47	Idioms	contend for v.	kazanmak için savaşmak
48	Idioms	contend for v.	uğruna savaşmak
49	Idioms	contend for v.	çetin bir mücadeleye girmek
50	Idioms	a lot to contend with expr.	başa çıkılması gereken birçok sorun