depolamak - Turc Anglais Dictionnaire
Historique

depolamak



Sens de "depolamak" dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 21 résultat(s)

Turc Anglais
Common Usage
depolamak store v.
General
depolamak stock v.
depolamak stock up v.
depolamak warehouse v.
depolamak lay something up v.
depolamak lay up v.
depolamak store up v.
depolamak garner v.
depolamak lay in v.
depolamak store v.
depolamak stockpile v.
depolamak instore v.
depolamak uplay v.
depolamak provide [rare] v.
depolamak squirrel v.
Trade/Economic
depolamak warehouse v.
depolamak store up v.
depolamak store v.
Technical
depolamak store v.
depolamak deposite v.
Archaic
depolamak magazine v.

Sens de "depolamak" avec d'autres termes dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 55 résultat(s)

Turc Anglais
General
postacıların postayı depolamak ve teslim etmek için kullandıkları bir taşıt mail truck n.
özellikle evsel kullanım için su veya yiyecek depolamak üzere üretilen aşağı burma menşeli büyük yeşil sırlı bir tür çömlek martaban n.
atık depolamak store waste v.
siloda depolamak silage v.
yeniden depolamak rewarehouse v.
ile depolamak store up with v.
-i depolamak warehouse v.
kilerde depolamak cellar v.
fıçı ya da varilde depolamak keg v.
saksağan gibi her bulduğunu depolamak magpie v.
tavan arasında depolamak loft v.
ambarda depolamak imbarn [obsolete] v.
(samanı) kürleyip depolamak put up v.
Phrasals
toplayıp depolamak garner in v.
hasat edip depolamak garner in v.
toplayıp depolamak garner up v.
hasat edip depolamak garner up v.
alıp depolamak garner something in v.
hasat edip depolamak/stoklamak garner something in v.
alıp depolamak garner something up v.
hasat edip depolamak/stoklamak garner something up v.
bir şeyin içine kaldırmak/depolamak pack in v.
(bir şeyi bir şeyde/yerde) depolamak pack (something) into (something or some place) v.
(bir şeyi bir şeye/yere) depolamak store (something) in (something or some place) v.
(bir şeyi bir şeyde/yerde) depolamak store (something) in (something or some place) v.
'-in üstünde depolamak keep on v.
(bir şeyin) altına depolamak keep under (something) v.
birini/bir şeyi bir şeyin altında depolamak keep someone or something under something v.
(bir şeyin/yerin) içinde depolamak keep within (something or some place) v.
(birine/bir şeye bir şey) depolamak stock (someone or something) up with (something) v.
Idioms
(dinlenerek) enerji depolamak recharge one's batteries v.
bir şeyi korunaklı bir şekilde depolamak lay something up in lavender v.
(dinlenerek) enerji depolamak recharge your batteries v.
Technical
gaz ölçmek veya depolamak için kullanılan bir kap gasometer n.
malzeme depolamak için kullanılan açık alan hardstand n.
sıkıştırılmış gaz depolamak için kullanılan kap bomb n.
ön depolamak prestore v.
tanka depolamak tank v.
Computer
oyun, film, müzik depolamak için kullanılan optik disk umd (universal media disc) n.
ses, video veya bilgisayar verisi depolamak için kullanılan bir optik disk vcd (video compact disc) n.
veriyi iletmek, depolamak ve işlemek için elektrik yerine ışığı kullanan bilgisayar optical computer n.
(dizgiyi) birimlerine ayırarak uygun şekilde depolamak throw in v.
ön depolamak prestore v.
veri depolamak store the data v.
(apple yazılımlarında) bellek adreslerini önceden depolamak prebind v.
Architecture
malzemeleri depolamak için sütunlarla veya platformla yükseltilmiş bina whata n.
Construction
akıp giden suyu depolamak için yapay olarak yapılan depolama alanı ya da sarnıç berkad n.
Woodworking
odun kesmek, depolamak veya odunla çalışmak için kullanılan wood adj.
Transportation
(yükü) iskelede depolamak wharf v.
Marine
teknede bulunan uzun ipi sararak (düzgün bir şekilde) depolamak cheese down v.
gemi ambarında depolamak stive [scotland] v.
Gastronomy
birayı ikinci kez fermente olacak şekilde yıllandırarak depolamak lager v.
Agriculture
saman veya tütün depolamak için kullanılan bir tür ahır dutch barn n.
(samanı) ahırda depolamak shed up [new zealand] v.
Hunting
bir silahı taşımak depolamak için yağlayarak saklamak veya korumak pack a gun v.