gebe - Turc Anglais Dictionnaire

gebe

Sens de "gebe" dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 37 résultat(s)

Turc Anglais
Common Usage
gebe pregnant adj.
Congratulations, you're pregnant.
Tebrikler, gebesiniz.

More Sentences
General
gebe expecting adj.
I'm expecting.
Gebeyim.

More Sentences
Medical
gebe pregnant adj.
How long have you been pregnant?
Ne kadar zamandır gebesin?

More Sentences
General
gebe enceinte n.
gebe heavy with child n.
gebe in the club n.
gebe big with child n.
gebe impregnate adj.
gebe big adj.
gebe in pod adj.
gebe quick adj.
gebe gravid adj.
gebe with young adj.
gebe with child adj.
gebe expectant adj.
gebe gestational adj.
gebe gravidated [obsolete] adj.
gebe impregnant adj.
gebe impregnated adj.
gebe parous adj.
gebe puerperous adj.
Colloquial
gebe light bulb n.
gebe pillowed adj.
gebe big with adj.
gebe preggy [new zealand] adj.
Idioms
gebe in the family way expr.
gebe up the stick [uk/ireland] expr.
Medical
gebe gravida n.
gebe gravid adj.
Biology
gebe distended adj.
Archaic
gebe in an interesting condition expr.
Slang
gebe preggers n.
gebe preg (pregnant) n.
gebe preggo adj.
gebe pumped adj.
gebe preggers adj.
gebe in the family way expr.

Sens de "gebe" avec d'autres termes dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 92 résultat(s)

Turc Anglais
General
gebe kalma conception n.
Also, remember that you do not always need medical assistance for conception.
Ayrıca, gebe kalmak için her zaman tıbbi yardıma ihtiyacınız olmadığını unutmayın.

More Sentences
gebe bırakmak impregnate v.
I need a male dog to impregnate my Dalmatian.
Dalmaçyalı cinsi köpeğimi gebe bırakması için erkek bir köpek lazım.

More Sentences
gebe kalmak conceive v.
This means the perfect time to conceive is about one week after menstrual bleeding has stopped.
Bu, gebe kalmak için mükemmel zamanın adet kanamasının durmasından yaklaşık bir hafta sonra olduğu anlamına gelir.

More Sentences
-e gebe olmak hold v.
Thousands of refugees are waiting to see what the future will hold.
Binlerce mülteci, istikbalin nelere gebe olduğunu görmeyi bekliyor.

More Sentences
gebe kalmasını sağlamak inseminate v.
The veterinarian successfully inseminated the prize-winning mare.
Veteriner, ödüllü kısrağın başarıyla gebe kalmasını sağladı.

More Sentences
Idioms
(bir şeye) gebe pregnant with (something) adj.
Layla was pregnant with Sami's baby.
Layla, Sami'nin bebeğine gebeydi.

More Sentences
General
gebe kadın expectant mother n.
gebe hayvanın tekrar gebe kalması superfetation n.
gebe olma pregnancy n.
hiç gebe kalmamış kadın nulligravida n.
gebe kadın woman with child n.
gebe kadın pregnant woman n.
gebe koyun in-lamb ewe n.
ilk kez gebe kalan kadın primigravida n.
(ehli hayvan) gebe kalamama miss n.
gebe olmayan kimse impregnant n.
gebe bırakmak make pregnant v.
gebe olmak conceive v.
gebe olmak be expecting v.
gebe kalmak become pregnant v.
gebe olmak gestate v.
yeniden gebe bırakmak reimpregnate v.
(kısrak) gebe kalamamak break service v.
gebe kalmak impregnate v.
gebe bırakmak improlificate v.
gebe bırakmak ingravidate [obsolete] v.
gebe bırakmak conceive [obsolete] v.
kurşuni (fırtınaya gebe bir havaya özgü) sullen adj.
gebe olmayan nonpregnant adj.
(dişi hayvan) gebe bred adj.
gebe olmayan impregnant [obsolete] adj.
(kısrak) gebe in foal adj.
(dişi domuz) gebe gibi görünen piggy adj.
gebe haliyle pregnantly adv.
Phrases
yarının nelere gebe olacağını bilemezsin life is like a box of chocolates expr.
Colloquial
gebe olmak have a stomack v.
Idioms
bir şeylere gebe bir sessizlik/duraksama a pregnant pause n.
bir şeylere gebe bir sessizlik/duraksama a pregnant silence n.
(birine) gebe kalmak be tied to (something's) apron strings v.
(birine) gebe kalmak be tied to something's apron strings v.
(gebe hayvanlarda doğum öncesi) meme büyümek make a bag v.
(evcil hayvan) gebe kalmak hold to service v.
Formal
gebe bırakılmamış unimpregnated adj.
Speaking
hayat mucizelere gebe life is full of miracles expr.
Law
gebe kalma süresi period of conception n.
Medical
gebe uterus'ta desidua'nın iltihabı deciduitis n.
gebe kalma conception n.
iki veya daha fazla defa gebe olan kadın multigravida n.
ikinci kez gebe kalan kadın secundigravida n.
gebe kalabilme fecundability n.
gebe takibi obstetrics n.
gebe kadınlar pregnant women n.
gebe hasta pregnant patient n.
panhipopituitarizmli gebe pregnant woman with panhypopituitarism n.
nörofibromatozisli gebe pregnant woman with neurofibromatosis n.
gebe kalış şekli type of conception n.
gebe kadınlarda klinik palpasyon clinical palpation in pregnant women n.
şiddetli preeklamptik ve normotensif gebe severe pre-eclamptic and normotensive patient n.
ileri gebe late-pregnant n.
hipotiroidili gebe pregnant woman with hypothyroidism n.
gebe popülasyonu pregnant population n.
cinsel birliktelikten sonra gebe kalma riskini azaltmak için alınan önlemlere verilen ad emergency contraception n.
gebe iken gebe kalınması durumu superimpregnation n.
gebe kalmak be pregnant v.
gebe kalmak carry in the womb v.
(hamileyken) tekrar gebe kalmak superfete [obsolete] v.
(hamileyken) gebe kalmak superfetate v.
gebe-olmayan non-pregnant adj.
gebe/hamile olmayan non-pregnant adj.
gebe olmayan unpregnant adj.
Physiology
gebe kalma conception n.
adet döneminde gebe olmayan uterusun mukoza zarı decidua menstrualis n.
zaten gebe iken gebe kalınması durumu superconception n.
Pathology
habitüel düşükte gebe takibi pregnancy care of habitual aborter n.
gebe uterusu gravid uterus n.
Veterinary
gebe hayvanlarda görülen kısmi arka ayak felci cramp n.
gebe kısrak serumu pms (pregnant mare serum) abrev.
Biology
gebe sıçan pregnant rat n.
gebe kalınması ile rahmin endoservikal kanalını kapatan mukus operculum n.
gebe iken gebe kalınması durumu superfoetation n.
gebe kalma anında at the instant of conception expr.
Zoology
gebe (hayvan) with young adj.
Agriculture
gebe olmayan inek empty cow n.
Breeding
gebe olmayan inek empty cow n.
gebe koyun yemi pregnant sheep feed n.
(evcil memeli hayvan) gebe olmak catch v.
(dişi memeli) gebe kalmak hold v.
(ehli hayvan) gebe kalamamak miss v.
(inek) gebe olmayan farrow adj.
(domuz) gebe in pig adv.
Religious
(hristiyanlık) cebrail'in meryem ana'ya gelerek mesih i̇sa'ya gebe kalacağını müjdelemesi lady day n.
Slang
gebe kadın preggo adj.