get with - Turc Anglais Dictionnaire
Historique

get with



Sens de "get with" dans le Dictionnaire Turc-Anglais : 2 résultat(s)

Anglais Turc
Phrasals
get with v. bir şeye/etkinliğe dahil olmak
get with v. bir şeyin/etkinliğin içine girmek

Sens de "get with" avec d'autres termes dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 500 résultat(s)

Anglais Turc
Common Usage
get/be cross (with somebody) v. küsmek
General
get something over with v. bir şeyi bitirmek
get through with v. bitirmek
get along with v. uyuşmak
get on with v. iyi geçinmek
get in touch with v. irtibat kurmak
get in touch with v. temasa geçmek
get even with somebody v. acısını çıkarmak
get hitched with v. dünya evine girmek
get on well with v. bağdaşmak
get along with v. biriyle iyi geçinmek
get along with v. ile anlaşmak
get in with v. arkadaşlığını kazanmak
get in touch with v. ilişki kurmak
get along with v. birisiyle geçinmek
get fresh with v. sulanmak
get away with v. yapılan iş yanına kar kalmak
get even with v. öcünü almak
get fresh with v. yeşillenmek
get even with v. intikam almak
get hitched with v. evlenmek
get an appointment with v. randevu almak
get in touch with v. temas etmek
get along with v. ile geçinmek
get along with v. geçinmek
get along well with each other v. yıldızları barışmak
get on with somebody v. geçinmek
get away with it v. ettiği yanına kar kalmak
get along with v. anlaşmak
get on with v. biriyle iyi geçinmek
get in touch with v. bağlantı kurmak
get on with v. devam etmek
get on well with somebody v. anlaşmak
get something over with v. bir şeyi yapıp bitirmek
get along with v. iyi anlaşmak (birisiyle)
get on with v. anlaşmak
get on with somebody v. anlaşmak
get chummy with v. ile ahbap olmak
get to grips with v. üstesinden gelmek
get to grips with v. icabına bakmak
get in touch with v. ile temasa geçmek
get in touch with v. bağlantıya geçmek
get stuck with v. başına kalmak
get even with v. acısını çıkartmak
be get even with v. acısını çıkartmak
get even with v. acısını çıkarmak
not get along with v. anlaşamamak
never get along with v. hiç anlaşamamak
never get along with v. yıldızı barışmamak
never get along with v. asla anlaşamamak
get covered with mud v. çamura bulanmak
try to get along with (someone) v. anlaşmaya çalışmak
get along well (with) v. iyi anlaşmak
not get along with the people around v. çevresi ile geçinememek
can not get along with the people around v. çevresi ile geçinememek
be unable to get along with others v. çevresi ile geçinememek
be unable to get on with others v. çevresi ile geçinememek
get in contact with v. iletişime geçmek
get into a pissing contest with v. sidik yarışına girmek
get in a pissing contest with v. sidik yarışına girmek
get hitched with v. nikah masasına oturmak
get angry with v. birisine sinirlenmek
get angry with v. birisine öfkelenmek
get rubbed with a coarse bath-glove v. keselenmek
get through with v. -i tüketmek
get through with v. -i bitirmek
get up to date (with) v. güncelleştirmek
get over with v. yapıp da kurtulmak
get behind (with) v. yükselebileceği kadar yükselmemek
get to grips with v. ile uğraşmak
get to grips with v. ile savaşmaya başlamak
get to grips with v. ile ilgilenmek
get on with v. işine gücüne bakmak
get on (with) v. ilişkilerini uyumlu kılmak
get away with v. çalıp kaçmak
get behind (with) v. (iş hayatında vb) geri kalmak
get up to date (with) v. donanmak
get in contact (with) v. başvurmak
get up to date (with) v. güne uydurmak
get in touch (with) v. bağlantı kurmak
get in touch (with) v. başvurmak
get in contact (with) v. ilişki kurmak
get up with v. ile kalkmak
get on (with) v. gelişme sağlamak
get off with v. abayı yakmak
get away with v. cezalandırılmamak
get up to date (with) v. güncelleşmek
get over with v. bitirip kurtulmak
get in touch (with) v. ilişki kurmak
get over with v. yapıp da başından atmak
get in contact (with) v. temasa geçmek
get away with v. çalıntıyla birlikte kaçmak
get away with v. bedelini ödememek
get away with v. cezasını görmemek
get on with v. işini sürdürmek
get off with v. yakın arkadaşlık kurmak
get in touch (with) v. temasa geçmek
get behind (with) v. olabileceği kadar olmamak
get in contact (with) v. bağlantı kurmak
get on (with) v. uyumlu ilişki kurmak
get to grips with v. ile mücadele etmek
get up with v. ile uyanmak
get off with v. birine gönlünü kaptırmak
get off with v. yakınlık kurmak
get on (with) v. ilerleme göstermek
get to grips with v. ile çekişmek
get off with v. dostluğu ilerletmek
get up to date (with) v. zamana uydurmak
get to grips with v. ile uğraşmaya başlamak
get on (with) v. ilerlemek
get away with v. yanına kar kalmak
get on with v. işinin başına dönmek
get covered with moss v. yosunlanmak
get a job with social security benefits v. sigortalı bir işe girmek
get on with v. birisiyle uyuşmak
get on with v. mutabık kalmak
get away with v. yanına kalmak
get in touch with someone v. birisiyle temasa geçmek
get fit with v. ile zayıflamak
get fit with v. ile incelmek
get in bad (with someone) v. birisiyle sorunu olmak
get in bad (with someone) v. birisiyle kötü olmak
get tough with the class v. (öğrencilere/sınıfa karşı) sert olmak
get tough with the class v. (öğrencilere/sınıfa) sert davranmak
get caught with a gun v. bir silahla yakalanmak
get into an argument with someone v. biriyle bir tartışmaya girmek
sleep with a director to get a part v. rol kapmak için bir yönetmenle yatmak
get on with v. biriyle geçinmek
get even with v. biriyle hesaplaşmak
get even with v. biriyle ödeşmek
be/get bored with v. -den sıkılmak
get even with v. acısı çıkmak
get/be cross (with somebody) v. birine küsmek
get acquainted with v. tanıdık olmak
get infested with (something) v. (bir şey) tarafından istila edilmek
get infested with (something) v. (bir şey) istilasına uğramak
get infested with (something) v. (bir şeyle) kuşatılmak
get infested with (something) v. (bir şeyle) kaplanmak
get infested with (something) v. her yanı (bir şeyle) sarılmak
difficult to get on with adj. geçimsiz
difficult to get on with adj. dirliksiz
easy to get along with adj. geçimli
Phrasals
get ahead with v. biriyle mesafe almak
let someone get on with something v. birinin birşeyi yapmayı sürdürmesine izin vermek
get fitted up with v. donatılmak
get with it v. günümüz modasını veya teknolojisini bilmek
get someone in touch with someone v. görüştürmek
get along with v. ile anlaşmak
get along with v. iyi geçinmek
get along with v. ile uzlaşmak
get along with v. ile iyi geçinmek
get along with v. ile geçinmek
get together with v. ile bir araya gelmek
get together with v. ile bir araya getirmek
get by with something v. (birinin yaptığı bir şey) yanına kar kalmak
get with it v. yapması gereken işi yapmaya başlamak
get away with something v. (birinin yaptığı bir şey) yanına kar kalmak
get off (with something) v. ucuz kurtulmak
get with something v. uyum sağlamak
get off with (someone) v. (biriyle) bir şeyden inmek
get off with (someone) v. (biriyle) bir yerden çıkmak
get on with it v. bir şeye devam etmek
get on with it v. bir şeye kaldığı yerden devam etmek
get on with it v. bir şeyde ilerlemek
get on with it v. bir konuyu ilerletmek
get on with it v. bir şeyi sürdürmek/devam ettirmek
get on with it v. aksiyon almak
get on with it v. harekete geçmek
get with (someone or something) v. (bir şey/biri) hakkında bilgilenmek
get with (someone or something) v. (bir şey/biri) hakkında bilgi edinmiş olmak
get with (someone or something) v. (bir şey/biri) hakkında bilgi sahibi olmak
get with something v. ayık olmak
get with something v. gözünü açmak
get with (something) v. (bir şeyi) öğrenmiş olmak
get away with v. tüketmek
get away with v. tüketerek bitirmek
get away with v. yiyip bitirmek
get away with v. içip bitirmek
get on (with someone) v. (biriyle) geçinmek
and get along (with someone) v. (biriyle) geçinmek
get along with (one) v. (biriyle) geçinmek
get along with (one) v. (biriyle) anlaşmak
get along with (one) v. (biriyle) iyi geçinmek
get along with (one) v. (biriyle) iyi anlaşmak
get away with someone or something v. biriyle/bir şeyle kaçmak
get away with someone or something v. birini/bir şeyi alıp kaçmak
get behind with (something) v. (bir şeyin) gerisinde kalmak
get behind with (something) v. (bir şeyde) geri kalmak
get behind with (something) v. (bir şeyden) eksiltmek
get behind with (something) v. (bir şeyden) yemek
get behind with (something) v. (bir şeyi) yetirememek/denkleştirememek
get by with (something) v. (bir şeyle) geçinmek
get by with (something) v. (bir şeyle) idare etmek
get by with (something) v. (bir şeyle kıl payı/minimum düzeyde) geçmek
get by with (something) v. (bir şey) yanına kalmak
get by with (something) v. (bir şey) yanına kar kalmak
get by with (something) v. (bir şeyin) sonuçlarından kaçınmak
get down with (someone or something) v. (birini/bir şeyi) kabul etmek/kabullenmek
get down with (someone or something) v. (biriyle/bir şeyle) aynı fikirde/görüşte olmak
get down with (someone or something) v. (birini/bir şeyi) desteklemek
get down with (someone) v. (biriyle) iyi geçinmek
get down with (someone) v. (biriyle) arkadaşça/dostça bir ilişkisi olmak
get down with (someone) v. (biriyle) arası iyi olmak
get down with (someone) v. (biriyle) seksi dans etmek
get down with (someone) v. (biriyle) karşılıklı döktürmek
get in with v. bir şeyin içine girmek/dahil olmak
get in with v. bir şeye bulaşmak
get in with (someone) v. (birine) bulaşmak
get in with (someone) v. (birilerinin) arasına girmek/dahil olmak
get on (with someone) v. (biriyle) iyi arkadaş olmak
get on (with someone) v. (biriyle) iyi geçinmek
get on (with someone) v. (biriyle) arası iyi olmak
get along (with someone) v. (biriyle) iyi arkadaş olmak
get along (with someone) v. (biriyle) iyi geçinmek
get along (with someone) v. (biriyle) arası iyi olmak
get on with (someone) v. (biriyle) iyi geçinmek
get on with (someone) v. (biriyle) anlaşmak
get on with (someone) v. (biriyle) uyuşmak
get on with (someone) v. (biriyle) geçinmek
get on with (someone) v. (biriyle) arkadaş olmak
get on with (something) v. (bir şeye) devam etmek
get on with (something) v. (bir şeyi) sürdürmek
get on with (something) v. (bir şeyin) başına dönmek
get on with (something) v. (bir şeye) alışmak
get on with (something) v. (bir şeyle) baş etmek, (bir şeyi) idare etmek
get through (with someone or something) v. (biriyle/bir şeyle) geçmeyi başarmak
get through (with someone or something) v. (biriyle/bir şeyle) geçebilmek
get through (with someone or something) v. (biriyle/bir şeyle) ilişkisini bitirmek
get through (with someone or something) v. (biriyle/bir şeyle) ilişkisine son vermek
get with (someone or something) v. (biriyle/bir şeyle) buluşmak/bir araya gelmek
get with (someone or something) v. (biriyle/bir şeyle) irtibat kurmak
get with someone v. birini (daha yakından) tanımak
Phrases
let's get this over with expr. hadi halledelim şu işi
Proverb
if you play with fire, you get burned ateşle oynarsan yanarsın
When you lie down with dogs you get fleas körle yatan şaşı kalkar
When you lie down with dogs you get fleas itle yatan pireyle kalkar
if you fly with the crows, you get shot with the crows kargayla uçan leşe, şahinle uçan ete konar
if you fly with the crows, you get shot with the crows kargayla uçan mezara, kartalla uçan saraya gider
if you lie with dogs, you will get fleas itle yatan bitle kalkar
if you lie with dogs, you will get fleas körle yatan şaşı kalkar
Colloquial
opportunity to get closely acquainted with n. yakından tanıma fırsatı
not get on well with somebody v. biriyle iyi geçinememek
get tied up with v. biriyle ya da birşeyle ilgilenmek/meşgul olmak
get it on with v. işi pişirmek
get better with age v. yıllandıkça daha iyi olmak
get away with it v. yakayı ele vermeden kaçmak
get right with (someone) v. (birine karşı) suçunu telafi etmek
get right with (someone) v. (birine karşı) yaptığı yanlış bir şeyi telafi etmek
get right with (someone) v. (birinin) gönlünü almak
get right with (someone) v. (birine) kendini affettirmek
get along famously (with someone) v. (biriyle) sıkı fıkı olmak
get along famously (with someone) v. çok iyi anlaşmak
get along famously (with someone) v. (biriyle) iyi geçinmek
get along famously (with someone) v. aralarından su sızmamak
get an in with (someone) v. (birinden) torpil bulmak
get an in with (someone) v. yüksek bir mevkideki (birine) ulaşmak
get an in with (someone) v. yüksek bir mevkideki (biriyle) iletişim/bağlantı kurmak
get an in with (someone) v. yetkili bir pozisyondaki (birine) ulaşmak
get an in with v. torpil yaptırmak/bulmak
get an in with v. torpili olmak
get an in with v. torpilli olmak yüksek bir mevkideki birinin yardımını almak
get an in with v. yetkili bir pozisyondaki birine ulaşmak
get tough (with somebody) v. (birine karşı) sert olmak
get tough (with somebody) v. (birine karşı) sert davranmak
get tough (with somebody) v. (birine karşı) müsamahasız olmak/davranmak
get tough (with somebody) v. (birine karşı) acımasız olmak/davranmak
get carried away with (someone or something) v. (birine/bir şeye) kendini kaptırmak
get carried away with (someone or something) v. (birine/bir şeye) kapılmak
get carried away with (someone) v. (bir şeyi) abartmak
get fresh (with somebody) v. (birine) saygısızlık/küstahlık etmek
get fresh (with somebody) v. (birine) kaba davranmak
get fresh (with somebody) v. (birine) uygunsuz davranmak
get fresh (with somebody) v. (birine karşı) azmak
get fresh (with somebody) v. (birine karşı olan) cinsel isteğini açıkça göstermek/belli etmek
get fresh (with somebody) v. (birine) yükselmek
get going with v. ile çıkmaya başlamak
get going with v. ile aşk ilişkisine girmek
get going with v. ile arasında/aralarında bir şeyler olmaya başlamak
get going with v. ile arasında/aralarında bir şeyler olmak
get it off with v. ile cinsel ilişkiye girmek
get it off with v. ile yatmak
get it off with v. '-i götürmek (seks)
get it off with v. ile sevişmek
get it off with someone v. birini götürmek (seks)
get it off with someone v. biriyle sevişmek
get smart (with one) v. (birine) ukalalık etmek
get smart (with one) v. (birine) bilgiçlik taslamak
get tough with v. -e sert olmak/davranmak
get tough with v. '-e müsamahasız olmak/davranmak
get tough with v. '-e acımasız olmak/davranmak
mess with a bull you get the horns expr. boğaya bulaşırsan boynuzu yersin
get away with you! expr. hadi be ordan!
get away with you! expr. külahıma anlat!
get away with you! expr. yok yaa!
get away with you! expr. yok devenin nalı!
get it over with expr. hemen yapıp bitir
get it over with expr. elini çabuk tut
get it over with expr. hemen yap
get it over with expr. hızlıca yap
get it over with expr. çabucak yap
get out with it expr. ne demek istiyorsan söyle
get out with it expr. aklından ne geçiyorsa söyle
get out with it expr. kafandakini söyle
get out with it expr. aklındakini söyle
get out with it expr. öt bakalım
get out with it expr. söyle bakalım
get out with it expr. dökül bakalım
get out with it expr. anlat bakalım
get out with it expr. içini dök
get out with it expr. haydi söyle
get out with it expr. haydi açıkla
get out with it! expr. söyle gitsin!
get out with it! expr. geveleme de söyle!
get out with it! expr. dökül bakalım!
get out with it! expr. söyle bakalım!
get out with it! expr. söyle de kurtul!
get out with it! expr. söyle artık!
get out with it! expr. haydi söyle!
If you play with fire, you get burnt expr. ateşle oynarsan yanarsın
you won't get away with it [cliché] expr. paçayı kurtaramayacaksın
you won't get away with it [cliché] expr. yakayı sıyıramayacaksın
you won't get away with it [cliché] expr. bu yanına kar kalmaz
you won't get away with it [cliché] expr. kaçışın/kurtuluşun yok
you won't get away with this [cliché] expr. paçayı kurtaramayacaksın
you won't get away with this [cliché] expr. yakayı sıyıramayacaksın
you won't get away with this [cliché] expr. bu yanına kar kalmaz
you won't get away with this [cliché] expr. kaçışın/kurtuluşun yok
you'll never get away with it [cliché] expr. kaçışın/kurtuluşun yok
you'll never get away with it [cliché] expr. paçayı kurtaramayacaksın
you'll never get away with it [cliché] expr. yakayı sıyıramayacaksın
you'll never get away with it [cliché] expr. yaptığın cezasız kalmayacak
you'll never get away with it [cliché] expr. yaptığın yanına kar kalmayacak
you'll never get away with this [cliché] expr. kaçışın/kurtuluşun yok
you'll never get away with this [cliché] expr. paçayı kurtaramayacaksın
you'll never get away with this [cliché] expr. yakayı sıyıramayacaksın
you'll never get away with this [cliché] expr. yaptığın cezasız kalmayacak
you'll never get away with this [cliché] expr. yaptığın yanına kar kalmayacak
let's get on with this already expr. hadi halledelim şu işi
Idioms
get square with v. ödeşmek
get square with v. acısını çıkarmak
get up with the chickens v. çok erken kalkmak
get up with the chickens v. sabahın köründe kalkmak
get up with the chickens v. kargalar bokunu yemeden uyanmak
get up with the chickens v. karga bokunu yemeden kalkmak
get on with it v. (iptal, erteleme sonrası) (etkinliğe, programa) dönmek
get into step with someone v. adım uydurmak
get through with v. ağzının payını vermek
get something going with someone v. arasında/aralarında bir şeyler olmak
get something going with someone v. arasında/aralarında bir şeyler olmaya başlamak
get on a first-name basis with someone v. biriyle senli benli olmak
get into an argument with someone v. biriyle tartışmaya girmek
get up to here with something v. bir şeyden gına gelmek
get to first base with something v. bir şeyde önemli bir aşama kaydetmek
get into a shouting match with someone v. biriyle ağız dalaşına girmek
get even with somebody v. birisiyle ödeşmek
get involved with something v. birşeyle ilgilenmek
get tough with someone v. birine sert davranmak
get into bed with v. birisiyle yatağa girmek
get into a slanging match with someone v. biriyle ağız dalaşına girmek
get on a first-name basis with someone v. birisiyle iyi arkadaş olmak
get even with somebody v. birisinden intikam almak
get in good with somebody v. birine şirin gözükmek
get in good with somebody v. biriyle iyi geçinmek
get on well with somebody v. biriyle iyi anlaşmak
get a beef with someone v. birine gıcığı olmak
get along well with someone v. biriyle iyi geçinmek
get smart with someone v. birine ukalalık etmek
get a beef with someone v. birine takmak
get on a first-name basis with someone v. birini çok iyi tanımak
get even with somebody v. birisi ile ödeşmek
get fresh with someone v. birine saygısızlık/küstahlık etmek
get a hand with something v. bir konuda yardım etmek
get something going with someone v. biriyle ilişkiye (aşk ilişkisine) girmek
let someone get by with something v. birinin yaptığının yanına kar kalmasına izin vermek
get something going with someone v. biriyle çıkmaya başlamak
get tough with someone v. birilerine karşı sert olmak
get a hand with something v. bir konuda yardımı olmak
get involved with something v. bir şeye bulaşmak
get in tune with the times v. çağa/zamana uymak
be way out of line with what others get v. diğerlerinden çok çok fazla/az almak
get away with murder v. cezasız kalmak
get with the times v. çağa/zamana ayak uydurmak
get to grips with v. güç bir işle ciddi olarak uğraşmak
get physical with someone v. fiziksel müdahalede bulunmak
get on with the life v. hayatla barışık olmak
get away with murder v. her şeyi yapıp cezalandırılmamak
get on with life v. hayatla barışık olmak
get to first base with something v. ilk evreyi/aşamayı geçmek
get to grips with v. işe eğilmek
get even with v. intikamını almak
get on a first-name basis with someone v. iyi arkadaşı olmak
get to first base with something v. ilk aşamayı geçmek
get to grips with v. işe dört elle sarılmak
get to first base with something v. iyi bir başlangıç yapmak
get up with v. ile aynı düzeye gelmek
get on well with v. iyi geçinmek/anlaşmak
get up with v. ile eşitlenmek
get with the program v. kurallara uymak
get even with v. öcünü almak
get even with v. ödeşmek
get on a first-name basis with someone v. senli benli olmak
get in the doghouse with one's boss v. patronuyla papaz olmak
get in the doghouse with one's boss v. patronuyla başı dertte olmak
get physical with someone v. tensel/bedensel temasa girmek
get on with the life v. yaşamla barışık olmak
get something over with v. (zor bir şeyi) bir şeyi yapıp bitirmek
get away with something v. yaptığı yanına kar kalmak
get away with murder v. yanına kar kalmak
get away with murder v. (cinayet) yanına kar kalmak
get away with blue murder v. yapılan bir hatanın cezasını çekmemek
get away with murder v. yapılan bir hatanın cezasını çekmemek
get through with v. (birinin) işini bitirmek
get even with v. yapılan kötülüğün karşılığını vermek
get something over and done with v. (zor bir şeyi) bir şeyi yapıp bitirmek
get into bed with v. -ile cinsel ilişkide bulunmak
get out with one's life v. (kazadan/felaketten) sağ çıkmak
get off to the side with someone v. (bir şeyler konuşmak için) biriyle bir kenara çekilmek
get on with life v. yaşamla barışık olmak
get out with one's life v. (kazadan/felaketten) sağ kurtulmak
get in dutch (with someone) v. (biriyle) başı dertte/belada olmak
get in dutch (with someone) v. (biriyle) başı derde/belaya girmek
get in dutch (with someone) v. (biriyle) sorun yaşamak
get in dutch (with someone) v. (birinin) tepkisini çekmek/canını sıkmak
get fresh with (one) v. (birine) kaba davranmak
get fresh with (one) v. (birine) saygısızlık/küstahlık etmek
get fresh with (one) v. (birine) uygunsuz davranmak
get fresh with (one) v. (birine) saygısızca/küstahça cevap vermek
get fresh with (one) v. (birine karşı) libidosu yükselmek
get fresh with (one) v. (birine karşı) azmak
get fresh with (one) v. (birine karşı olan) cinsel isteğini açıkça göstermek/belli etmek
get fresh with (one) v. (birine) yükselmek
get in wrong with (someone) v. (birine) yanlış yapmak
get in wrong with (someone) v. (birine) karşı yanlış bir şey yapmak
get in wrong with (someone) v. (biriyle) sorunu olmak
get in wrong with (someone) v. (birini) gücendirmek
get in wrong with (someone) v. (birini) sinirlendirecek bir şey yapmak
get in wrong with (someone) v. (biriyle) arayı bozmak
get in wrong with someone v. birinin gözünden düşmek
get in wrong with someone v. birinin antipatisini kazanmak/çekmek
get in wrong with someone v. biriyle arasını bozmak
get involved (in or with someone or something) v. (biriyle/bir kuruluşla) ortaklık ilişkisi kurmak
get involved (in or with someone or something) v. (biriyle/bir kuruluşla) birleşmek
get involved (in or with someone or something) v. (biriyle/bir şeyle) bir bağlantı/ilişki kurmak
get mixed up with (someone) v. (birine) bulaşmak
get mixed up with (someone) v. (belalı birilerine) bulaşmak
be/get mixed up with somebody v. onaylanmayan/sevilmeyen biriyle arkadaş olmak
be/get mixed up with somebody v. onaylanmayan/sevilmeyen biriyle bir ilişki kurmak
be/get mixed up with somebody v. onaylanmayan/sevilmeyen biriyle arkadaş ilişkisi kurmak
get out of time (with someone or something) v. (biriyle/bir şeyle) zamanlamayı tutturamamak
get out of time (with someone or something) v. (biriyle/bir şeyle) senkronu tutturamamak
get out of time (with someone or something) v. ritme uyum sağlayamamak
get out of time (with someone or something) v. tempoya uyum sağlayamamak
get out of time (with someone or something) v. (birine/bir şeye) uyum sağlayamamak
get out of time (with someone or something) v. tempoyu/ritmi tutturamamak
get out of time (with someone or something) v. temponun/ritmin dışına çıkmak
get out of time (with someone or something) v. (biriyle/bir şeyle) senkronu kaybetmek
get out of time (with someone or something) v. ritme/tempoya ayak uyduramamak
get short with (one) v. (birine) ters davranmak
get short with (one) v. (birine) sert davranmak
get short with (one) v. (biriyle) kısa ve sert bir şekilde konuşmak
get short with (one) v. (birine) kaba davranmak
get square with (one) v. arayı düzeltmek
get square with (one) v. anlaşmazlığı düzeltmek
get square with v. ödemek
get square with v. alacaklıya ödeme yapmak
get square with v. borcu kapatmak
get there (the) firstest with the mostest v. en hızlı, en avantajlı şekilde varmak
get there (the) firstest with the mostest v. en hızlı, en avantajlı şekilde yapmak/halletmek
get involved (in or with someone or something) v. (birinin) planlarına, eylemlerine, gelişimine dahil olmak
get involved (in or with something) v. (bir şeye) karışmak
get involved (in or with something) v. (bir şeye) burnunu sokmak
get involved (in or with someone) v. (birine) duygusal, romantik, cinsel açıdan bağlanmak
not let someone get away with something v. yanına bırakmamak
get lumbered with v. ile uğraşmak
get lumbered with v. ile ilgilenmek
get even with somebody v. biriyle ödeşmek
get even with somebody v. birinden intikam almak
get even with somebody v. biriyle eşitlenmek
get even with somebody v. birinden acısını çıkartmak
get even with somebody v. biriyle hesaplaşmak
get even with somebody v. birine yaptığının karşılığını vermek
get even with somebody v. birine yaptığını ödetmek
be/get tough (on/with somebody) v. (birine) sert olmak/davranmak
be/get tough (on/with somebody) v. (birine) müsamahasız olmak/davranmak
be/get tough (on/with somebody) v. (birine) acımasız olmak/davranmak
get a free hand with (something) v. (bir şeyde) tam yetki almak
get a free hand with (something) v. (bir şeyde) tam yetkilendirilmek
get a free hand with (something) v. (bir şeyde) tam salahiyet almak
get a free hand with (something) v. (bir şeyi) istediği gibi yapmakta özgür bırakılmak
get a free hand with (something) v. (bir şeyde) istediğini seçmekte özgür bırakılmak
get a hand (with something) v. (bir konuda) yardım almak
get even (with someone) v. (biriyle) ödeşmek
get even (with someone) v. (birinden) öç/intikam almak
get even (with someone) v. (birine) yaptığını ödetmek
get in bad (with someone) v. (biriyle) kötü olmak
get in bad (with someone) v. (biriyle) sorunu olmak
get in bad (with someone) v. (biriyle) arası bozulmak
get in good with (someone) v. (biriyle) iyi geçinmek
get in good with (someone) v. (biriyle) arası iyi olmak
get in good with (someone) v. (birine) şirin gözükmek