go out of - Turc Anglais Dictionnaire
Historique

go out of

Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau


Sens de "go out of" dans le Dictionnaire Turc-Anglais : 1 résultat(s)

Anglais Turc
General
go out of v. dışına çıkmak

Sens de "go out of" avec d'autres termes dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 165 résultat(s)

Anglais Turc
General
go out of date v. modası geçmek
go out of sight v. gözden kaybolmak
go out of one's mind v. keçileri kaçırmak
go out of one's mind v. aklını kaçırmak
go out of one's mind v. aklını oynatmak
go out of order v. arıza meydana gelmek
go out of order v. arıza vermek
go out of tune v. akordu bozulmak
go out of order v. arızalanmak
go out of one's possession v. elden çıkmak
go out of the frame v. çerçeve dışına çıkmak
go out of existence v. ölmek
go out of existence v. tarih sahnesinden silinmek
go out of existence v. varoluşu sonlanmak
go out of shower v. duştan çıkmak
go out of the harbour v. limandan çıkış yapmak
go out of control v. kontrol dışına çıkmak
go out of use v. kullanımdan kalkmak
go out of business v. (biriyle) iş yapmamak
go out of business v. kepenk kapamak
go out of favour v. rağbetini kaybetmek
go out of town v. şehir dışına çıkmak
go out of town v. şehir dışına gitmek
go out of the room v. odadan çıkmak
go out of fashion v. modası geçmek
go out of business v. kepenk kapatmak
go out of business v. kepenk indirmek
go out of the house v. evden dışarı çıkmak
Colloquial
go out of (one's) way (to do something) v. (bir şey yapmak) için yolunu uzatmak
go out of (one's) way (to do something) v. (bir şey yapmak) için yolundan sapmak
go out of (one's) way (to do something) v. (bir şey yapmak) için yolunu değiştirmek
go out of (one's) way (to do something) v. (bir şey yapmak) için zahmete girmek
go out of (one's) way (to do something) v. (bir şey yapmak) için zahmete katlanmak
go out of (one's) way (to do something) v. (bir şey yapmak) için zahmet etmek
Idioms
go out of someone's mind v. aklından çıkmak
go out of one's mind v. aklını kaybetmek
go out in search of v. bir şeyi aramaya/bulmaya çıkmak
go out of focus v. bulanık görmek
go out of your way to do something v. başkalarını rahat ettirmek için fazladan çaba harcamak
go out of focus v. bulanık resim vermek
go out of one's mind v. delirmek ya da sıkılmak
go out of action v. çalışmamak
go out of fashion v. demode olmak
go out of hand v. çığırından çıkmak
go out of style v. demode olmak
go out of date v. eskimek
go out of practice v. hamlamak
go out of service v. hizmet dışı kalmak
go out of sight v. görememek
go out of view v. görüş açısının dışına çıkmak
go out of view v. görememek
go out of view v. görüş açısının dışında kalmak
go out of sight v. görüş açısının dışına çıkmak
go out of sight v. görüş açısının dışında kalmak
go out of action v. hizmet dışı kalmak
go out of business v. iflas etmek
go out of business v. işi kesmek
go out of play v. oyun dışı kalmak
go out of date v. modası geçmek
go out of play v. oyun alanının dışına atmak
go out of fashion v. modası geçmek
go out of business v. kepenk indirmek
go out of style v. modası geçmek
go out-of-bounds v. sahayı sınırlayan çizgilerin dışına çıkmak
go out of business v. ticareti kesmek
go out of someone's mind v. unutmak
go out of the window v. yok olmak
go out of business v. (ticaretten) çekilmek
go out of the frying pan and into the fire v. yağmurdan kaçarken doluya tutulmak
go out of your way to do something v. zahmete girmek
go out of one's way v. zahmet etmek
go out of the frying-pan into the fire v. yağmurdan kaçıp doluya tutulmak
go out of one's depth v. zor ya da anlaşılmaz bir işle karşılaşmak
go out of one's way v. zahmete girmek
go out of one's way v. zahmete katlanmak
go out of the frying pan into the fire v. yağmurdan kaçarken doluya tutulmak
go out of earshot v. (birinin) duyamayacağı bir yere gitmek
go out of one's depth v. zorlanmak
go out of kilter v. dengesi bozulmak
go out of kilter v. karmaşık/kaotik bir durumda olmak
go out of kilter v. her şey birbirine girmek
go out of kilter v. düz bir çizgide olmamak
go out of kilter v. düzgün gitmemek
go out of kilter v. ayarı kaçmak
go out of kilter v. balansı bozulmak
go out of kilter v. bozulmak
go out of kilter v. düzgün çalışmamak
go out of (one's) senses v. çıldırmak
go out of (one's) senses v. aklını kaçırmak/yitirmek
go out of (one's) senses v. deliye dönmek
go out of (one's) senses v. balatayı sıyırmak/yakmak
go out of (one's) senses v. şalteri atmak
go out of (one's) senses v. tepesi atmak
go out of (one's) senses v. kafayı yemek
go out of (one's) senses v. kafayı çizmek
go out of (one's) senses v. mantığını yitirmek
go out of (one's) senses v. şuurunu kaybetmek
go out of (one's) senses v. leyla gibi olmak
go out of (one's) senses v. leyla olmak
go out of (one's) senses v. bilinci/şuuru tam yerinde olmamak
go out of (one's) senses v. mantıklı düşünecek durumda olmamak
go out of (one's) senses v. kendinden geçmek
go out of (one's) head v. sersemleşmek
go out of (one's) head v. sersemlemek
go out of (one's) head v. bilinci tam yerinde olmamak
go out of (one's) head v. kafası gitmek
go out of (one's) head v. aklından çıkmak
go out of (one's) head v. unutulmak
go out of the window v. yok olmak
go out of the window v. kaybolmak
go out of the window v. uçup gitmek
go out of the window v. elinden kayıp gitmek
go out of the window v. kaybolup gitmek
go out of your mind v. aklı/zihni karışık olmak
go out of your mind v. aklı yerinde olmamak
go out of your mind v. aklını kaçırmak
go out of your mind v. delirmek
go out of your mind v. aklından zoru olmak
go out of your mind v. çıldırmak
go out of your mind v. aklını yitirmek
go out of your mind v. kafayı yemek
go out of your mind v. keçileri kaçırmak
go out of your mind v. aklını oynatmak
go out of use v. artık kullanılmamak
go in and out (of something) v. (bir şeye) girip girip çıkmak
go in and out (of something) v. (bir şeye) girip çıkmak
go in and out (of something) v. (bir şeye) çıkıp çıkıp girmek
go out in search of (someone or something) v. (birini/bir şeyi) aramaya/bulmaya çıkmak
go out in search of (someone or something) v. çıkıp (birini/bir şeyi) aramak
go out of (one's) mind v. bayılmak
go out of (one's) mind v. çılgına dönmek
go out of (one's) mind v. deli olmak
go out of (one's) mind with (something) v. (bir şeyden) kafayı yemek
go out of (one's) mind with (something) v. (bir şeyden) delirmek
go out of (one's) mind with (something) v. (bir şeyden) aklını oynatmak/yitirmek
go out of favor v. rağbetini kaybetmek
go out of favor v. gözden düşmek
go out of favor (with one) v. (birinin) rağbetini/desteğini kaybetmek
go out of favor (with one) v. (birinin) gözünden düşmek
go out of the way to (do something) v. (başkalarını rahat ettirmek) için fazladan çaba harcamak
go out of the way to (do something) v. (bir şey yapmak için) zahmete girmek/katlanmak
go out of way v. yolu uzatmak
go out of way v. yoldan sapmak
go out of way v. yolu değiştirmek
go out of way v. zahmete girmek
go out of way v. zahmete katlanmak
go out of way v. zahmet etmek
go out of your way v. zahmete girmek
go out of your way v. zahmete katlanmak
go out of your way v. zahmet etmek
go out of your way v. fazladan çaba harcamak
Speaking
does he look like the kind of person i'd go out with? expr. sence o çıkmak isteyeceğim türden birisi mi?
go out of town expr. şehir dışına çıkmak
Trade/Economic
go out of business v. faaliyetine son vermek
go out of business v. işi kapatmak
go out of business v. iş hayatından çıkmak
go out of business v. ticaretten çekilmek
Football
(ball) to go out of bounds over the sidelines v. top sahayı sınırlayan çizgileri geçmek
Slang
go out of one's head v. çılgına dönmek
go out of one's head v. deliye dönmek
go out of one´s mind v. kafayı sıyırmak
go out of one´s mind v. kafayı çizmek
go out of one's head v. şalterleri atmak
go out of one's skull v. sarhoş olmak
go out of one's head v. şalteri atmak