köle - Turc Anglais Dictionnaire
Historique

köle



Sens de "köle" dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 44 résultat(s)

Turc Anglais
Common Usage
köle slave n.
General
köle servant n.
köle bondsman n.
köle bond slave n.
köle bondslave n.
köle man friday n.
köle diener n.
köle creature n.
köle drudge n.
köle liege n.
köle liegeman n.
köle bondman n.
köle chattel slave n.
köle chattel n.
köle helot n.
köle serf n.
köle slave n.
köle contraband n.
köle mameluke n.
köle vassal n.
köle thrall n.
köle minion n.
köle trimer n.
köle jackslave n.
köle captive n.
köle villein n.
köle hine n.
köle mamaluke n.
köle hackney [obsolete] n.
köle bond servant n.
köle bond-servant n.
köle bondservant n.
köle bond-servant n.
köle bondslave n.
köle dray horse n.
köle fedary n.
köle slavey n.
köle servile adj.
köle bond adj.
köle obeisant adj.
Law
köle bondsman n.
Archaic
köle tiger n.
köle sclave n.
Slang
köle zany n.

Sens de "köle" avec d'autres termes dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 292 résultat(s)

Turc Anglais
Common Usage
köle gibi çalışmak slave v.
General
köle sahipliği slaveholding n.
köle gibi sadık uşak man friday n.
köle gibi çalıştırılan kimse peon n.
köle gemisi slaver n.
köle yapan enslaver n.
köle gibi çalıştırılan kimse dogsbody n.
azat edilmiş köle freeman n.
köle kıyısı slave coast n.
efendi ve köle master and servant n.
ücretli köle wage slave n.
köle gibi çalıştıran patron sweater n.
köle taşıyan gemi slave ship n.
köle gibi çalıştırılan kimse drudger n.
köle gibi çalışma slaving n.
köle ticareti slave trade n.
köle gibi çalışan trimer n.
tapınaklardaki köle veya fahişeler hierodule n.
köle gibi çalışan kimse hard worker n.
genç erkek köle muchacho n.
efendi-köle master-slave n.
köle ticareti slave-trade n.
beyaz köle tüccarı white-slaver n.
azat edilmiş köle freedwoman n.
azat edilmiş köle freedman n.
köle gemisi slave ship n.
köle sahibi slave master n.
köle gibi çalışan striver n.
köle gibi çalışan hard worker n.
köle taciri slaver n.
köle taciri slave trader n.
köle tüccarı slave trader n.
köle tüccarı slave dealer n.
köle tüccarı slaver n.
köle taciri slave dealer n.
birbirlerine zincirler ile bağlı biçimde satılmaya götürülen köle grubu coffle n.
birbirlerine zincirler ile bağlı biçimde satılmaya götürülen köle grubu slave coffle n.
eski köle ex-slave n.
köle gözetmeni/gardiyanı slave overseer n.
köle sahibi slaver n.
köle efendisi slave master n.
köle sahibi slaveholder n.
köle sahibi slave owner n.
köle taciri slave merchant n.
köle tüccarı slave merchant n.
isyancı köle the rebellious slave n.
(antik irlanda'da) kadın köle cumal n.
(antik irlanda'da) kadın köle cumaile n.
kadın köle female slave n.
avrupalı köle tüccarlarına köle temin eden afrika yerlisi caboceer [formerly] n.
altın veya köle bulmak amacıyla çıkılan yolculuk bandeira n.
köle edinme chattelism n.
kendi arzusuyla köle olan kimse âme damnée [french] n.
köle gibi davranma enserfment n.
köle gibi her işe koşulan kimse fag n.
köle muamelesi gören kişi fag n.
birbirlerine zincirler ile bağlı biçimde satılmaya götürülen köle grubu kaffle n.
köle işçiliği begar n.
köle kaçakçılığı gemisi blackbirder n.
zenci ve polinezyalıların köle olarak satılmak üzere kaçırılması blackbirding n.
köle ticareti yapan mangonist n.
köle tüccarı mangonist n.
köle taciri mangonist n.
köle tüccarı manstealer n.
köle taciri manstealer n.
köle sahibi manstealer n.
birini köle yapmak için alıkoyan kimse manstealer n.
(17. ve 18. yüzyıllarda batı hint adaları ve guyana'da) kaçak siyahi köle marron n.
köle ruhlu kimse menial n.
(ortaçağ kasabasında) azat edilmiş köle bourgeois n.
köle sahibi kadın mistress n.
köle olma liegedom n.
kaçak köle cimarron n.
köle kaçağı cimarron n.
köle kaçağının çocuğu veya torunu cimarron n.
kaçak köle cimmaron n.
köle kaçağı cimmaron n.
köle kaçağının çocuğu veya torunu cimmaron n.
kaçak köle cimaroon n.
köle kaçağı cimaroon n.
köle kaçağının çocuğu veya torunu cimaroon n.
köle ruhlu kimse crawler [australia] n.
köle gibi çalışan kimse packhorse [obsolete] n.
köle ruhlu kimse poodle n.
yarı özgür yarı köle biçiminde köylülük culvertage n.
mülkünden vazgeçerek yarı özgür yarı köle köylüye indirgeme culvertage n.
(hindistan'da) köle das n.
köle ticareti yapan kimse fleshmonger [obsolete] n.
köle gibi çalışan kimse scrub n.
köle olmama freedom n.
köle olmayan kadın freewoman n.
sözleşmeli köle slave n.
köle işgücü slave labor n.
köle gibi çalıştırılan mahkumlara ait iş gücü slave labor n.
köle tüccarlarından oluşan sınıf slavocracy n.
köle sahipleri zümresi slavocracy n.
köle tüccarı slavocrat n.
köle sahibi slavocrat n.
köle ruhlu kimse spaniel n.
köle ruhlu subservience n.
köle gibi çalışmak drudge v.
köle yapmak slave v.
kul köle olmak be at somebody's beck and call v.
köle gibi çalışmak slave v.
köle gibi çalışmak slave away v.
köle yapmak enslave v.
köle olarak satmak sell into slavery v.
köle gibi yaşamak live as a slave v.
yeniden köle yapmak reenslave v.
yeniden köle yapmak re-enslave v.
köle olmak be a slave v.
köle etmek yoke v.
zincirlerle bağlı biçimde satılmaya götürülen köle grubundan çıkarmak uncoffle v.
köle haline getirmek enserf v.
köle olarak adlandırmak beslave [obsolete] v.
köle ticareti yapmak mangonize v.
köle ticareti yapmak mangonise v.
köle gibi itaatkar olmak genuflect v.
köle gibi çalışmak dogsbody v.
kul köle olan servile adj.
köle gibi vassal adj.
köle gibi serflike adj.
köle olarak kullanılan servile adj.
köle ruhlu servile adj.
köle gibi slavish adj.
köle gibi servile adj.
bir üretim birimine ya da toprağa bağlı olup onunla birlikte satılan köle adscript adj.
köle benzeri thrall-like adj.
köle gibi thrall-like adj.
köle olarak doğan thrallborn adj.
köle taklidi yapan apelike adj.
köle gibi apelike adj.
köle yapılmamış unenslaved adj.
köle ruhlu olmayan unservile adj.
köle eden vassalling adj.
köle ruhlu vernile adj.
köle ruhlu groveling adj.
köle ruhlu grovelling adj.
köle olarak doğmamış freeborn adj.
köle olarak tutulan slave adj.
köle olarak doğmuş slaveborn adj.
köle sahiplerince iskan edilen slaveholding adj.
köle gibi bir şekilde servilely adv.
köle gibi as a slave adv.
kul köle olan bir şekilde subserviently adv.
kul köle olan bir şekilde obsequiously adv.
kul köle olan bir şekilde servilely adv.
Phrasals
evden uzakta köle gibi yaşamak live out v.
köle gibi çalışmak slave away v.
(bir işte) köle gibi çalışmak slave away at something v.
Phrases
kul köle beck and call expr.
Proverb
ateş iyi bir köle ama kötü bir efendidir fire is a good servant but a bad master
hırs kralları köle yapar desire makes slaves out of kings
Colloquial
köle ruhlu kimse tintookie [aus] n.
köle gibi çalıştırmak slave-drive v.
köle gibi çalışmak root v.
Idioms
köle gibi çalıştırılan kimse dogsbody n.
köle gibi çalıştıran iş yeri sweat-shop n.
köle etmek hold one's nose to the grindstone v.
köle gibi hizmet etmek carry someone's water v.
köle gibi hizmet etmek carry water for someone v.
kul köle olmak jump through a hoop v.
köle gibi çalışmak work like a mule v.
köle gibi çalışmak work like a trojan v.
köle gibi çalışmak work like a dog v.
köle gibi çalışmak work like a beaver v.
köle gibi çalışmak work like a slave v.
kul köle olmak jump through hoops v.
köle gibi çalışmak work like a horse v.
bir şeyin kölesi/bir şeye köle olmak be a slave to/of something v.
(birinin) kapısında köle olmak be at (one's) beck and call v.
köle gibi hizmet etmek carry water v.
kul köle olmak lick the boots of v.
kul köle olmak lick boots v.
kapısında köle at someone's beck and call expr.
(birinin) kapısında köle at (one's) beck and call expr.
birinin kapısında köle at somebody's beck and call expr.
kul köle at beck and call expr.
Trade/Economic
köle iş gücü slave labour n.
köle gibi çalıştıran amir slave driver n.
köle iş gücü slave labor n.
köle emeği slave labour n.
Law
eski roma'da hukuksal olarak toprağa bağlı olan ancak alınıp satılamayan bir tür köle-köylü colonate n.
eyaletlerarası beyaz kadın ve köle ticaretini ceza kapsamına alan 25 haziran 1910 tarihli kanun white slave traffic act n.
(eski roma'da) kişiye mülkiyetindeki veya sorumluluğundaki köle ya da hayvan tarafından verilen zararla ilgili noxal adj.
Politics
kaçak köle yasası fugitive slave act n.
kaçak köle kanunu fugitive slave act n.
köle olmayan free man n.
köle ticaretine karşı politik hareket abolitionism n.
köle ticareti slave trading n.
köle ticareti slave trade n.
köle evliliği contubernium n.
kölelik, köle ticareti ve köleliğe benzer kurum ve uygulamaların lağvına dair ek sözleşme supplementary convention on the abolition of slavery, the slave trade, and institutions and practices similar to slavery n.
kadın köle vassaless n.
köle yönetimi doulocracy n.
Industry
köle gibi çalıştıran işveren slave-driver n.
Technical
efendi/köle sistemi master/slave system n.
köle modu slave mode n.
köle bellek slave store n.
köle birim slave unit n.
köle kütük slave file n.
köle istasyon slave station n.
Computer
ağa köle master slave n.
efendi/köle dizgesi master/slave system n.
Informatics
köle bilgisayar slave computer n.
Social Sciences
kanada'da büyük köle gölü'nün doğusunda yaşayan, çipevya halkıyla akraba olup onlarla aynı dili konuşan bir algonkin halkı yellowknife n.
Literature
köle karşıtı roman antislavery novel n.
History
(ortaçağ'da) kadın köle nieve n.
kadın köle neif n.
antik sparta'da askerlik hizmetine ödül olarak devletçe özgür bırakılan köle neodamode n.
(anglosakson ingiltere'de) köle theow n.
antik sparta'da ne köle ne de özgür yurttaş olan serf sınıfı helotry n.
antik sparta'da ne köle ne de özgür yurttaş olan serf sınıfı helotage n.
antik sparta'da ne köle ne de özgür yurttaş olan serf sınıfı helotism n.
geçmişte afrika ve orta amerika arasında köle taşımak için kullanılmış atlantik okyanusu üzerindeki köle yolu middle passage n.
geçmişte afrika'da köle alım satımında para birimi olarak kullanılan sert bir akik boncuk arango n.
bir üretim birimine ya da toprağa bağlı olup onunla birlikte satılan köle ascript [obsolete] n.
köle ticareti şirketinde hissedar assientist n.
diğer ülkeler ile ispanya arasındaki köle ticaret anlaşması assiento n.
yarı köle köylü villain n.
yarı özgür yarı köle köylülük villeinage n.
yarı özgür yarı köle köylülük villainage n.
yarı özgür yarı köle köylülük villenage n.
yarı özgür yarı köle köylülük villanage n.
müslüman ülkelerde beyaz veya doğu asyalı köle mamluk n.
köle asker mamluk n.
ortaçağda köle olmayan uşak veya muhafız housecarl n.
eskiden kaçırılıp avustralya'da köle olarak satılan kimse blackbird n.
beyaz köle tüccarı white slaver n.
(17. ve 18. yüzyıllarda batı hint adaları ve guyana'da) kaçak siyahi köle maroon n.
afrika'dan amerika'ya köle taşımak için kullanılan deniz yolunun orta kısmı middle passage n.
spartalı köle helot n.
köle olma helotism n.
köle statüsünde olan kiracıların derebeylerine toprağını ekip biçmek yerine ödedikleri para rep-silver n.
abd iç savaşı öncesi güney toplumundaki köle sahibi sınıf chivalry n.
afrika'dan abd'ye yeni getirilmiş köle guinea [dated] n.
(amerikan iç savaşı'nda) birleşik devletler safına kaçan veya getirilen köle contraband n.
tarlada çalışan köle field hand n.
tarlada çalışan köle fieldhand n.
(kölelik yasalken) çiftlik işçilerini denetleyen bir beyazın yardımcılığını yapan siyah köle foreman [us] n.
köle iskoçların serbest bölgede yaşayarak özgürlüklerini ilan edemeyeceklerine ilişkin resmi hüküm scott decision n.
köle ticareti slave traffic n.
16. ve 19. yüzyıllar arasında amerika'ya götürülen afrikalı siyahilerin köle olarak alınıp satılması slave traffic n.
köle yapmak vassalize v.
köle yapmak vassalise v.
kaçırıp köle olarak satmak blackbird v.
bilgin ve azat edilmiş köle olan tiro'ya ait tironian adj.
bilgin ve azat edilmiş köle olan tiro ile ilgili tironian adj.
Mythology
(manas destanında) bilinçsiz köle mankurt n.
pençesinden dikeni çıkardığı aslan tarafından arenada hayatı bağışlanan bir köle androcles n.
pençesinden dikeni çıkardığı aslan tarafından arenada hayatı bağışlanan bir köle androclus n.
Archaic
anglo sakson ingiltere'sinde köle olmayan en düşük sınıftan kimse carl n.
anglo sakson ingiltere'sinde köle olmayan en düşük sınıftan kimse carle n.
birbirlerine zincirlerle bağlı köle grubu caufle n.
azat edilmemiş köle unfreeman n.
köle kadın bondmaid n.
kul köle olma devotion n.
kul köle olan slavery adj.
Entomology
küçük kırmızı renkli köle yapan bir karınca amazon ant (polyergus rufescens) n.
küçük kırmızı renkli köle yapan bir karınca slave-making ant n.
küçük kırmızı renkli köle yapan bir karınca european amazon ant n.
kuzey yarım kürede yaygın bulunan köle yapıcı bir karınca sanguinary ant n.
kuzey yarım kürede yaygın bulunan köle yapıcı bir karınca formica sanguinea n.
köle karınca slave n.
köle karınca slave ant n.
diğer kolonilere saldırıp kendine köle yapan karınca slave-maker n.
köle yapıcı karınca slave-maker n.
Slang
zenci köle tom n.
köle zamanlarından kalan zencilerin mutfağı soul food n.
zenci köle uncle tom n.
köle gibi kimse grunt n.
köle ruhlu kimse grunt n.
köle pazarı slave market n.
zenci köle farm nigger [extremely offensive] n.
zenci köle gibi davranmak tom v.
zenci köle gibi davranmak uncle tom v.
Modern Slang
ataları iç savaştan önce amerika'da köle olan kimseler ados (american descendants of slavery) abrev.
amerika'da köle olan afrikalıların soyundan gelen kimseler ados (american descendants of slavery) abrev.
Star Wars
carrandar secundus köle tacirleri yuvası carrandar secundus slaver's nest n.
bağımsız köle tacirleri uzay istasyonu independent slavers space station n.
kadavo köle işleme tesisi kadavo slave processing facility n.
orta halka köle taciri üssü mid rim slaver base n.
nagai köle gemisi nagai slave ship n.
sennex köle sığınağı sennex slave bunker n.
köle lideri sığınağı slave leader bunker n.
köle seviyesi slave level n.
köle odası dizisi slave quarters row n.
köle gölgesi slave shade n.
köle taciri çetesi slaver syndicate n.
yüce köle lordu supreme slavelord n.
tatooine köle kampı tatooine slave camp n.
zygerria köle imparatorluğu zygerrian slave empire n.