kapının - Turc Anglais Dictionnaire
Historique

kapının



Sens de "kapının" dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 2 résultat(s)

Turc Anglais
General
kapının adoor [obsolete] adv.
kapının adoors [obsolete] adv.

Sens de "kapının" avec d'autres termes dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 77 résultat(s)

Turc Anglais
General
teras veya bahçeye açılan camlı ve çift kanatlı kapının kanatları french windows n.
camlı ve çift kanatlı kapının kanatları french doors n.
dış kapının mandalı a very distant relative n.
kapının kolu door handle n.
kapının alt kısmında yer alan kedi kapısı catflap n.
kapının alt yarısı half heck n.
kapının sağa veya sola doğru açılma özelliği hand n.
kapının asıldığı direk hinging post n.
kapının üzerine kapandığı direk hinging post n.
bölünmüş kapının alt yarısı heck [dialect] [uk] n.
kapının açılan küçük bölümü loke [dialect] [uk] n.
çift kanatlı kapının kanatlarından her biri batwing n.
kapının yan tarafı doorcheek [dialect] [uk] n.
(kapının üzerine kapandığı) kapı dikmesi shutting post n.
çekmek (kapının sürgüsünü) shoot v.
kapının gerisinde kalan ported adj.
kapının yanına near the door adv.
kapının dışında adoor [obsolete] adv.
kapının dışında adoors [obsolete] adv.
kapının kolu koptu the door handle has come off expr.
Phrasals
kapının önüne koymak sling out v.
Colloquial
kapının önüne koyulmak get turfed [uk] v.
kapının önüne koyulmak get turfed out v.
(birini) kapının önüne koymak let (someone) go v.
kapının önünde at doorstep expr.
Idioms
kapının önüne koyulma (one's) marching papers n.
dış kapının mandalı spare tire n.
dış kapının mandalı a fifth/third wheel n.
zurnanın son deliği/dış kapının mandalı/evdeki yabancı a cuckoo in the nest n.
(birinin) kapının önüne koyulması (one's) marching orders n.
dış kapının mandalı a fifth wheel [us] n.
dış kapının mandalı a third wheel [us] n.
kapının önüne konma the gate n.
kapının önüne konulmak be given the gate v.
kapının önüne koyulmak üzere olmak be for the chop v.
bugün kapının önüne koymak give (someone) the can v.
birini kapının önüne koymak give someone the gate v.
kapının önüne koymak give somebody their marching orders v.
(kapının düğmesine vb basarak) birisini bir yere/ içeri almak buzz someone into a place v.
(kapının düğmesine vb basarak) birisini bir yere/ içeri almak buzz someone in v.
kapının önüne koymak toss (one) out on (one's) ear v.
kapının önüne koyulmak get the bum's rush v.
kapının önüne koymak give the bum's rush v.
kapının önüne koyulmak get kicked to the curb v.
(birini) kapının önüne koymak give (one) the air v.
birini kapının önüne koymak give someone the air v.
(birini/bir şeyi) kapının önüne koymak kick (someone or something) to the curb v.
kapının önüne koyulmak be kicked to the curb v.
kapının önüne koyulmak be out on (one's) ear v.
kapının önüne koyulmak be out on your ear v.
(birini) kapının önüne koymak give (one) (one's) marching orders v.
(birini) kapının önüne koymak give (one) (one's) walking papers v.
(birini) anında kapının önüne koymak give (one) the bum's rush v.
(birini) kapının önüne koymak give (one) the sack v.
birini kapının önüne koymak give someone their marching orders [uk] v.
birini kapının önüne koymak give someone their walking papers v.
dış kapının mandalı red-headed stepchild adj.
kapının önüne koyulmak üzere on the chopping block adv.
kapının eşiğinde on (one's) doorstep expr.
kapının önüne koyulmuş out on (one's) ear expr.
kapının önüne koyulmuş out on your ear [uk] expr.
Speaking
kapının açık olduğunu mu söyledin? did you say the door was open? expr.
kapının sertçe çalınması uyandırdı beni a hard knock on the door woke me up expr.
Technical
kapının hem sağına hem soluna takılabilen kilit janus-faced lock n.
çift kanatlı bir kapının katlanan kısmı wing n.
pencere çerçevesi kanalında veya kapının altında yer alan sürgülü ek yapı shoe n.
Architecture
iki bölmeli kapının alt yarısı hatch [obsolete] n.
kapının içeriye bakan kısmı scoinson n.
Construction
kapının üzerine kapandığı direk shutting post n.
Automotive
iki kapının kilitlenmesi double door locking n.
Military
bir galerinin zemininde veya kapının üzerinde, hücum eden düşmanı vurmaya elverişli açıklık machicolation n.
Archaic
iki kanatlı kapının her iki kanadı valve n.
kapının dışında thereout adv.
Slang
dış kapının mandalı gibi hisseden a spare prick at a wedding n.
kapının önüne koyma bum's rush n.
kapının önüne koymak kick to the curb v.
kapının önüne koymak kick someone to the curb v.