| Anglais | Turc | |||
|---|---|---|---|---|
| Common Usage | ||||
| Common Usage | neutralize v. | etkisiz duruma getirmek | ||
| Common Usage | neutralize v. | nötr hale getirmek | ||
| Common Usage | neutralize v. | etkisizleştirmek | ||
| Common Usage | neutralize v. | nötrleştirmek | ||
| General | ||||
| General | neutralize v. | etkisini yok etmek | ||
|
The decrease in taxes neutralized the rising prices. Vergilerdeki düşüş, artan fiyatların etkisini yok etmekteydi. More Sentences |
||||
| General | neutralize v. | etkisiz hale getirmek | ||
|
All of the enemies were neutralized, sir. Tüm düşmanlar etkisiz hale getirildi, efendim. More Sentences |
||||
| General | neutralize v. | (bölge vb.) tarafsız hale getirmek | ||
|
The region was neutralized by the UN. Bölge BM tarafından tarafsız hale getirildi. More Sentences |
||||
| Technical | ||||
| Technical | neutralize v. | etkisiz hale getirmek | ||
|
You will also try to pass through the chapters by neutralizing the aliens. Ayrıca uzaylıları etkisiz hale getirerek bölümleri geçmeye çalışacaksınız. More Sentences |
||||
| Medical | ||||
| Medical | neutralize v. | nötralize etmek | ||
|
This substance is used to neutralize the acid. Bu madde asidi nötralize etmek amacıyla kullanılır. More Sentences |
||||
| General | ||||
| General | neutralize v. | nötrlemek | ||
| General | neutralize v. | tarafsız kılmak | ||
| General | neutralize v. | tesirini yok etmek | ||
| General | neutralize v. | etkisiz kılmak | ||
| General | neutralize v. | tesirsiz bırakmak | ||
| General | neutralize v. | yansızlaştırmak | ||
| Politics | ||||
| Politics | neutralize v. | uluslararası hukuk çerçevesinde dokunulmazlığa (ülke olarak) yatırım yapmak | ||
| Technical | ||||
| Technical | neutralize v. | asit veya alkali niteliğini kaldırmak | ||
| Technical | neutralize v. | nötrleştirmek | ||
| Technical | neutralize v. | nötürleştirmek | ||
| Technical | neutralize v. | yansızlaştırmak | ||
| Electric | ||||
| Electric | neutralize v. | elektrik yükünü gidermek | ||
| Dyeing | ||||
| Dyeing | neutralize v. | (rengi) başka bir ton ile karıştırarak nötr hale getirmek | ||
| Chemistry | ||||
| Chemistry | neutralize v. | asit veya alkali niteliğini kaldırmak | ||
| Chemistry | neutralize v. | asitlik gidermek | ||
| Military | ||||
| Military | neutralize v. | öldürmek | ||
| Military | neutralize v. | yok etmek | ||
| Military | neutralize v. | askeri harekat yapamaz hale getirmek | ||
| Military | neutralize v. | savaş dışı bırakmak | ||
| Military | neutralize v. | nötrleştirmek | ||
| Engineering | ||||
| Engineering | neutralize v. | elektronik cihazın girişine cihaz yerleştirerek sinyal geri beslemesini dengelemek | ||
| Anglais | Turc | |
|---|---|---|
| Military | ||
| Military | neutralize track n. | izlenen unsurun zararsız hale getirilmesi |