Turc - Anglais
Turc - Anglais
Allemand - Anglais
Français - Anglais
Espagnol - Anglais
Anglais Synonymes
Synonymes
A propos de nous
Outils
Ressources
Contact
Ouvrir session / Souscrivez-vous
Éteindre les lumières
English
English
Türkçe
Français
Español
Deutsch
Synonymes
Outils
A propos de nous
Ressources
Contact
Ouvrir session / Souscrivez-vous
EN-TR
Turc - Anglais
Allemand - Anglais
Espagnol - Anglais
Français - Anglais
Anglais Synonymes
Turc - Anglais
Français - Anglais
Espagnol - Anglais
Allemand - Anglais
Historique
riding
Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau
Sens de
"riding"
dans le Dictionnaire Turc-Anglais : 42 résultat(s)
Catégorie
Anglais
Turc
General
1
General
riding
n.
biniş
2
General
riding
n.
ata binilen alan
3
General
riding
n.
binme
4
General
riding
n.
binici yolu
5
General
riding
n.
binicilik
6
General
riding
n.
binme (bisiklet)
7
General
riding
n.
ilçe
8
General
riding
n.
idari bölge
9
General
riding
n.
at üzerinde gerçekleştirilen gezi
10
General
riding
n.
atlı seyahat
11
General
riding
n.
araçlı seyahat
12
General
riding
n.
üst üste binme
13
General
riding
n.
örtüşme
14
General
riding
n.
çakışma
15
General
riding
n.
rahatsız edilme
16
General
riding
n.
taciz edilme
17
General
riding
n.
bunaltılma
18
General
riding
n.
temizleme
19
General
riding
n.
başından atma
20
General
riding
n.
kurtulma
21
General
riding
adj.
binek
22
General
riding
adj.
binicilik için kullanılan
23
General
riding
adj.
binerken kullanılan
24
General
riding
adj.
sürerken kullanılan
25
General
riding
adj.
biniciliğe düşkün
26
General
riding
adj.
binmeye düşkün
27
General
riding
adj.
sürme ile ilgili
28
General
riding
adj.
sürmeye düşkün
29
General
riding
adj.
kullanmaya düşkün
30
General
riding
adj.
binicilikte giyilen
31
General
riding
adj.
binerken giyilen
32
General
riding
adj.
sürerken giyilen
33
General
riding
adj.
kullanırken giyilen
34
General
riding
adj.
binici tarafından sürülen
35
General
riding
adj.
sürücü tarafından kullanılan
36
General
riding
adj.
sürücü tarafından çalıştırılan
Politics
37
Politics
riding
n.
(kanada) bir siyasetçinin seçim bölgesi
38
Politics
riding
n.
(ingiltere'nin yorkshire iline ait) üç eski idari bölgeden her biri
Technical
39
Technical
riding
n.
ankraj
40
Technical
riding
n.
sabitleme
41
Technical
riding
n.
demirleme
Slang
42
Slang
riding
n.
üstte olma (seks esnasında)
Sens de
"riding"
avec d'autres termes dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 147 résultat(s)
Catégorie
Anglais
Turc
General
1
General
riding school
n.
binicilik okulu
2
General
riding breeches
n.
binici pantolonu
3
General
riding centre
n.
binicilik merkezi
4
General
riding center
n.
atlı spor kulubü
5
General
riding boot
n.
binici çizmesi
6
General
riding centre
n.
atlı spor kulubü
7
General
riding centre
n.
atlı spor kulübü
8
General
horseback riding
n.
ata binme
9
General
riding horse
n.
binek atı
10
General
style of horseback riding
n.
biniş
11
General
riding facility
n.
binicilik tesisi
12
General
riding club
n.
binicilik kulübü
13
General
free-riding
n.
boş-verme
14
General
horse-riding
n.
binicilik
15
General
little red riding hood
n.
kırmızı başlıklı kız
16
General
riding a bike
n.
bisiklet sürme
17
General
riding hat
n.
binici başlığı
18
General
riding hat
n.
binicilerin giydiği şapka
19
General
riding hat
n.
binici şapkası
20
General
riding hat
n.
binici kaskı
21
General
riding hat
n.
jokey kaskı
22
General
bareback riding
n.
ata eyersiz binme
23
General
sled-riding (us)
n.
karda kızakla kayma
24
General
riding mower
n.
mobil çim biçme makinesi
25
General
riding gear
n.
motosiklet sürüş takımı
26
General
riding gear
n.
motosiklet kıyafeti
27
General
bull riding
n.
yarışçının boğa üzerinde 8 saniye veya daha uzun süre kalmayı amaçladığı rodeo türü
28
General
riding apparel
n.
binici kıyafeti
29
General
riding [uk]
n.
geçit töreni
30
General
riding [uk]
n.
geçit alayı
31
General
riding [uk]
n.
festival
32
General
riding [uk]
n.
tören alayı
33
General
riding [uk]
n.
kutlama
34
General
riding [uk]
n.
köy seyirlik oyunu
35
General
riding boot
n.
çizme
36
General
riding breeches
n.
atlı pantolonu
37
General
riding breeches
n.
süvari pantolonu
38
General
riding habit
n.
kadın binici ceketi
39
General
riding habit
n.
kadın binicilik kıyafeti
40
General
riding hood
n.
binici kaskı
41
General
riding hood
n.
başlık
42
General
riding hood
n.
tog
43
General
riding hood
n.
tok
44
General
riding hood
n.
şapka
45
General
riding hood
n.
kapüşonlu pelerin
46
General
riding hood
n.
kadın binici başlığı
47
General
riding school
n.
atlı spor eğitim merkezi
48
General
riding school
n.
süvari okulu
49
General
pack riding
n.
yük ile at binme
50
General
pack riding
n.
sırt çantasıyla sürüş yapma
51
General
be riding on air
v.
sevinçten havalara uçmak
52
General
be riding for a fall
v.
dikkatsizce davranak başarısızlığa davetiye çıkarmak
53
General
go bike riding
v.
bisiklet sürmeye gitmek
54
General
be riding for a fall
v.
kendine fazla güvenip tehlikeli bir işe kalkışmak
55
General
free-riding
adj.
çaba sarfetmeden elde edilen
56
General
free-riding
adj.
hazıra konucu
57
General
free-riding
adj.
kaytarıcı
Colloquial
58
Colloquial
be riding high
v.
çok popüler olmak
59
Colloquial
be riding high
v.
büyük başarı yakalamak
60
Colloquial
are you still riding the goat?
expr.
yolları ayırdınız mı?
61
Colloquial
are you still riding the goat?
expr.
ayrıldınız mı?
62
Colloquial
are you still riding the goat?
expr.
boşandınız mı?
63
Colloquial
are you still riding the goat?
expr.
hala evli misiniz?
Idioms
64
Idioms
riding for a fall
n.
dikkatsizce davranarak başarısızlığa davetiye çıkarma
65
Idioms
riding for a fall
n.
kendine fazla güvenip tehlikeli bir işe kalkışma
66
Idioms
riding for a fall
n.
belasını arama
67
Idioms
riding for a fall
n.
kendi sonunu hazırlama
68
Idioms
riding for a fall
n.
soruna/probleme davetiye çıkaracak biçimde davranma
69
Idioms
be heading/riding for a fall
v.
belasını aramak
70
Idioms
be riding high
v.
çok başarılı olmak
71
Idioms
be riding for a fall
v.
kendini bırakmak/koyvermek
72
Idioms
be heading/riding for a fall
v.
kendi sonunu hazırlamak
73
Idioms
be heading/riding for a fall
v.
soruna/probleme davetiye çıkaracak biçimde davranmak
74
Idioms
be riding high in the saddle
v.
geçirdiği başarı/şanslı bir dönemden dolayı kendini emniyete aldığını hissetmek
75
Idioms
be riding high in the saddle
v.
kendine çok güvenmek
76
Idioms
be riding high in the saddle
v.
dört nala gitmek
77
Idioms
be riding high in the saddle
v.
dolu dizgin gitmek
78
Idioms
riding high
adj.
büyük başarı yakalamış
79
Idioms
riding high
adj.
çok popüler
80
Idioms
riding high
adj.
dört nala giden
81
Idioms
riding high
adj.
dolu dizgin giden
82
Idioms
riding high
adj.
kendine çok güvenen
83
Idioms
riding high
adj.
geçirdiği başarı/şanslı bir dönemden dolayı kendini emniyete aldığını hisseden
84
Idioms
(just) like riding a bicycle
expr.
(tıpkı) bisiklete binmek gibi (uzun zaman geçse de kolayca hatırlanan beceri)
85
Idioms
(just) like riding a bicycle
expr.
(tıpkı) bisiklet sürmek gibi (uzun zaman geçse de kolayca hatırlanan beceri)
86
Idioms
(just) like riding a bike
expr.
(tıpkı) bisiklete binmek gibi (uzun zaman geçse de kolayca hatırlanan beceri)
87
Idioms
(just) like riding a bike
expr.
(tıpkı) bisiklet sürmek gibi (uzun zaman geçse de kolayca hatırlanan beceri)
Speaking
88
Speaking
he is riding for a fall
expr.
belasını arıyor
89
Speaking
I like riding a bicycle
expr.
bisiklete binmeyi severim
90
Speaking
I like riding a bicycle
expr.
bisiklet sürmeyi severim
Trade/Economic
91
Trade/Economic
free riding
n.
beleşçilik, bedavacılık
92
Trade/Economic
free riding
n.
bedavacılık
93
Trade/Economic
riding clerk
n.
şansölye mahkemesi katibi
94
Trade/Economic
free riding
n.
başkalarının çabasından kazanç sağlama
Politics
95
Politics
riding [new zealand]
n.
(yerel hükümet için) kırsal seçim bölgesi
Technical
96
Technical
glow discharge nit riding
n.
parıltı boşaltmayla nitrürleme
Textile
97
Textile
riding skirt
n.
kabarık etek
98
Textile
riding jacket
n.
süvari ceketi
Automotive
99
Automotive
riding the clutch
n.
ayağı debriyajda tutma
100
Automotive
stripe-riding
n.
şerit paylaşma/çizgiden gitme
101
Automotive
riding the clutch
n.
sürücünün hareket sırasında ayağını debriyaj pedalı üzerinde tutması
Aeronautic
102
Aeronautic
beam riding guidance
n.
hüzme içerisinde güdüm
Marine
103
Marine
riding bitt
n.
iskele babası
104
Marine
riding bitt
n.
atılan çapa ipini sabitlemede kullanılan geniş halat babası
105
Marine
riding buckler
n.
loça kapağı
106
Marine
riding buckler
n.
halat geçiş deliği bulunan kapak
107
Marine
riding lamp
n.
demir feneri
108
Marine
riding lamp
n.
gemi demirlendiğinde yanan ışık
109
Marine
riding light
n.
demir feneri
110
Marine
riding light
n.
gemi demirlendiğinde yanan ışık
Literature
111
Literature
riding rhyme
n.
beşli ölçü
112
Literature
riding rhyme
n.
(beşli ölçü ile yazılan) kafiyeli mısra
113
Literature
riding rhyme
n.
eski bir kahraman beyit türü
History
114
History
east riding
n.
ingiltere'de eski bir yönetim birimi
Geography
115
Geography
east riding of yorkshire
n.
ingiltere'de bir yerel yönetim birimi ve kontluk
116
Geography
north riding
n.
kuzey yorkshire’ın büyük bölümünü oluşturan idari bölge
Military
117
Military
riding horse
n.
binek atı
118
Military
bore riding safety pin
n.
merminin namlu emniyet pimi
Hunting
119
Hunting
beam riding
n.
huzme içinde güdüm
Sport
120
Sport
trail riding
n.
engebeli bir arazi boyunca (motosiklet, bisiklet) sürme
121
Sport
globe-riding
n.
büyük bir balon topun içinde özel hazırlanmış hafif eğimli bir arazide yuvarlanmak suretiyle yapılan spor
122
Sport
riding crop
n.
binici kırbacı
123
Sport
riding crop
n.
binici sopası
124
Sport
horse riding
n.
binicilik
125
Sport
endurance riding
n.
atlı dayanıklılık
126
Sport
endurance riding
n.
dayanıklılık koşusu
127
Sport
horseback riding
n.
binicilik sporu
128
Sport
riding master
n.
binicilik eğitmeni
129
Sport
riding master
n.
binicilik öğretmeni
130
Sport
riding master
n.
binicilik sporunu öğreten kimse
131
Sport
riding off
n.
savunma bloku
132
Sport
riding off
n.
defans bloku
133
Sport
riding off
n.
manevra yapma
134
Sport
trail riding
n.
engebeli arazide bisiklet sürme
135
Sport
cross-country riding
n.
jokeyliğini kanıtlamak için kırda engel üzerinde at sürme
136
Sport
free riding
n.
birden çok stili ve araziyi birleştiren dağ bisikleti, kar kayağı veya kayak sporu
137
Sport
surf-riding
n.
sörf sporu
138
Sport
surf-riding
n.
sörf
Entomology
139
Entomology
devil's riding-horse (mantis carolina)
n.
amerika'ya özgü bir peygamberdevesi
Slang
140
Slang
riding bitch
n.
arabada sürücü koltuğu ile yolcu koltuğu arasında oturma
141
Slang
ghost riding
n.
hareket eden aracın etrafında veya üstünde dans etme
142
Slang
ghost riding
n.
hareket eden aracın etrafında veya üstünde dans etme
143
Slang
riding leg
n.
saldırıya uğramamak için cezaevi görevlileriyle iyi geçinme
144
Slang
riding shotgun
n.
yolcu koltuğunda seyahat etme
145
Slang
dick riding
n.
bir kişiye karşı aşırı derecede hayranlık besleyip her fırsatta onu övme
146
Slang
meat riding
n.
bir kişiye karşı aşırı derecede hayranlık besleyip her fırsatta onu övme
147
Slang
riding the cotton pony
expr.
regl döneminde
×
Pronunciation in context (
out of
)
Pronunciation of riding
×
Term Options
Proposer une traduction/Corriger
Français Anglais Dictionnaire
Espagnol Anglais Dictionnaire
Allemand Anglais Dictionnaire
Anglais Synonymes Dictionnaire
Google Images
Merriam Webster
Dictionary.com
The Free Dictionary
Abbreviations
Wikipedia in English
Wikipedia in Turkish
Urban Dictionary
German, LEO
Chinese, Dict.Cn
Spanish, SpanishDict
Russian, Multitran.ru
Medical, MedicineNet
İşaret Dili, Signing Savvy