seyreltilmiş

Sens de "seyreltilmiş" dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 10 résultat(s)

	Catégorie	Turc	Anglais
General
1	General	seyreltilmiş	dilute adj.
Put the dilute paint into the machine. Seyreltilmiş boyayı makineye koyun. More Sentences
2	General	seyreltilmiş	rarefied adj.
3	General	seyreltilmiş	rare adj.
4	General	seyreltilmiş	reduced adj.
5	General	seyreltilmiş	tenuious [obsolete] adj.
6	General	seyreltilmiş	homeopathic adj.
7	General	seyreltilmiş	cut adj.
Technical
8	Technical	seyreltilmiş	diluted adj.
9	Technical	seyreltilmiş	rarified adj.
Food Engineering
10	Food Engineering	seyreltilmiş	diluated adj.

Sens de "seyreltilmiş" avec d'autres termes dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 22 résultat(s)

	Catégorie	Turc	Anglais
Technical
1	Technical	suyla seyreltilmiş	diluted with water adj.
For example, humus, which is not recommended for onions, can be replaced by a mullein diluted with water. Örneğin, soğan için tavsiye edilmeyen humus, suyla seyreltilmiş bir sığırkuyruğu ile değiştirilebilir. More Sentences
Environment
2	Environment	seyreltilmiş uranyum	depleted uranium n.
They might also take care not to litter the Iraqi desert with depleted uranium. Onlar da Irak çöllerini seyreltilmiş uranyumla kirletmemeye özen gösterebilirler. More Sentences
General
3	General	seyreltilmiş içki	dilutable n.
4	General	çok seyreltilmiş	supersubtle adj.
Colloquial
5	Colloquial	seyreltilmiş (ilaç)	stepped on adj.
6	Colloquial	seyreltilmiş (uyuşturucu)	stepped on adj.
Trade/Economic
7	Trade/Economic	seyreltilmiş hisse	diluted share n.
8	Trade/Economic	seyreltilmiş hisse başına kar	diluted earnings per share n.
Industry
9	Industry	(kağıt hamurunu) seyreltilmiş sodyum hidroksit çözeltisinde ıslatmak	steep v.
Technical
10	Technical	seyreltilmiş su	dilution water n.
11	Technical	seyreltilmiş madde	dilution n.
12	Technical	yüksek yoğunluğu nedeniyle seyreltilmiş uranyumdan elde edilen metal alaşım	staballoy n.
13	Technical	suda seyreltilmiş	diluted in water adj.
Dyeing
14	Dyeing	beyazla seyreltilmiş donuk sarı renk	wheat n.
Medical
15	Medical	seyreltilmiş heparin dozu	diluted heparin dose n.
Gastronomy
16	Gastronomy	sıcak su ile seyreltilmiş espresso	americano n.
17	Gastronomy	seyreltilmiş meyve suyundan oluşan tatlı içecek	fruit drink n.
Physics
18	Physics	seyreltilmiş gaz dinamiği	rarefied gas dynamics n.
Zoology
19	Zoology	suyla seyreltilmiş kilüsten oluşan	chylaqueous adj.
Slang
20	Slang	(çok seyreltilmiş uyuşturucuyla ilgili) yamulmuş	choked adj.
21	Slang	(çok seyreltilmiş uyuşturucuyla ilgili) aşırı/bütün gece takılmış	choked adj.
22	Slang	(çok seyreltilmiş uyuşturucuyla ilgili) tıkanmış	choked adj.