Historique

zor olmak

Sens de "zor olmak" dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 4 résultat(s)

	Catégorie	Turc	Anglais
Colloquial
1	Colloquial	zor olmak	take doing v.
2	Colloquial	zor olmak	take some doing v.
Idioms
3	Idioms	zor olmak	be a bed of nails v.
4	Idioms	zor olmak	be heavy going v.

Sens de "zor olmak" avec d'autres termes dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 148 résultat(s)

	Catégorie	Turc	Anglais
General
1	General	için çok zor olmak	be too much for v.
2	General	zor durumda olmak	be in a tight corner v.
3	General	çok zor bir durumda olmak	be at bay v.
4	General	çok zor bir durumda olmak	be in dire straits v.
5	General	zor bir durumda olmak	be up a gum tree v.
6	General	(zor durumlara alışarak) daha dayanıklı/güçlü olmak	toughen v.
7	General	işin en zor tarafını atlatmış olmak	be over the hump v.
8	General	çok zor bir durumda olmak	be in desperate straits v.
9	General	çok zor bir durumda olmak	be in a bad way v.
10	General	inanması zor olmak	be hard to believe v.
11	General	zor bir zamanda metin olmak	stand the gaff v.
12	General	zor durumda olmak	be on the hook v.
13	General	zor durumda olmak	be in a difficult situation v.
14	General	zor durumda olmak	be in an awkward situation v.
15	General	yapması (çok) zor olmak	be (very) hard to do v.
16	General	anlatması/betimlemesi (çok) zor olmak	defy description v.
17	General	açıklaması zor olmak	defy easy explanation v.
18	General	çözmesi zor bir durumda olmak	hard put v.
Phrasals
19	Phrasals	birine zor zamanında destek olmak	see someone through v.
20	Phrasals	zor zamanlarında birine yardımcı olmak	sustain someone in something v.
21	Phrasals	zor zamanlarında birinin yanında olmak	sustain someone in something v.
22	Phrasals	(birinin) kötü/zor/travmatik bir şey yaşamasına neden olmak	put (someone) through (something) v.
23	Phrasals	biri için zor olmak	put one out v.
Proverb
24	Proverb	tarifi zor olmak	beggar (all) description
Colloquial
25	Colloquial	zor durumda olmak	be up the pole [old-fashioned] [uk] v.
26	Colloquial	anlaşılması zor olmak	be above one's head v.
27	Colloquial	çok zor bir durumda olmak	be up against it v.
28	Colloquial	zor durumda olmak	be in a hole v.
29	Colloquial	zor durumda olmak	do it tough v.
30	Colloquial	(birinin) anlaması zor olmak	be beyond (one) v.
31	Colloquial	(biri için) zor olmak	be too much (for somebody) v.
Idioms
32	Idioms	zor bir meselede destek olmak	see into a millstone v.
33	Idioms	acılı/zor/sorunlu olmak	go hard for v.
34	Idioms	anlaması zor olmak	be out of one's depth v.
35	Idioms	arada zor duruma düşen olmak	be the meat in the sandwich v.
36	Idioms	çok zor bir durumda olmak	be up the creek without a paddle v.
37	Idioms	çok zor bir durumda olmak	be up shit creek without a paddle v.
38	Idioms	çok zor bir durumda olmak	be up the creek v.
39	Idioms	çok zor bir durumda olmak	be up against the wall v.
40	Idioms	çok zor bir durumda olmak	be up shit creek v.
41	Idioms	ele alması zor/güç olmak	be too hot to handle v.
42	Idioms	geçmişte yapmış olduğu hatalar yüzünden zor durumda olmak	be (batting) on a sticky wicket v.
43	Idioms	gerçekleşmesi çok zor olmak	get blood out of a stone v.
44	Idioms	gerçekleşmesi çok zor olmak	get blood from a stone v.
45	Idioms	idare etmesi zor olmak	be a handful v.
46	Idioms	idare etmesi zor olmak	become a handful v.
47	Idioms	mali yönden zor durumda olmak	be in queer street v.
48	Idioms	zor durumda olmak	have a hard time v.
49	Idioms	zor durumda olmak	be in a hole v.
50	Idioms	zor bir görevi olmak	have one's work cut out v.
51	Idioms	zor durumda olmak	be on the hook v.
52	Idioms	zor durumda olmak	be in a tight spot v.
53	Idioms	zor bir dönemden geçerken birine yardımcı olmak	help someone through a difficult period v.
54	Idioms	yapması zor olmak	be out of one's depth v.
55	Idioms	zor zamanlarında yardımcı olmak	come through for somebody v.
56	Idioms	(yapması) çok zor olmak	be a tall order v.
57	Idioms	zor durumda olmak	hard put v.
58	Idioms	zor durumda olmak	be in a bind v.
59	Idioms	zor durumda olmak	be out on a limb v.
60	Idioms	zor durumda olmak	be behind the eight ball v.
61	Idioms	zor durumda olmak	be in a tough spot v.
62	Idioms	zor durumda olmak	be in deep water v.
63	Idioms	(birisi için) zor olmak	go hard with v.
64	Idioms	zor yanları da olmak	not be all fun and games v.
65	Idioms	yapacak zor bir işi olmak	have one's work cut out v.
66	Idioms	(birisi için) zor olmak	go hard for v.
67	Idioms	zor bir dönemden geçmesinde birine yardımcı olmak	help someone through a difficult period v.
68	Idioms	zor yanları da olmak	not be all beer and skittles v.
69	Idioms	zor yanları da olmak	not be all moonlight and roses v.
70	Idioms	zor durumda olmak	be in a jam v.
71	Idioms	sıkıntılı/zor bir dönemde olmak	go through/hit a sticky patch v.
72	Idioms	sıkıntılı/zor bir dönem geçiriyor olmak	go through/hit a sticky patch v.
73	Idioms	sıkıntılı/zor bir dönemde olmak	hit a sticky patch v.
74	Idioms	sıkıntılı/zor bir dönem geçiriyor olmak	hit a sticky patch v.
75	Idioms	hata yapmaya elverişli zor/tehlikeli bir durumun içerisinde olmak	tread/walk a fine line v.
76	Idioms	hata yapmaya elverişli zor/tehlikeli bir durumun içerisinde olmak	tread/walk a thin line v.
77	Idioms	zor/güç bir durumda olmak	be at a disadvantage v.
78	Idioms	zor bir dönemde olmak	go through a bad/sticky patch v.
79	Idioms	zor bir dönemde olmak	have a rough patch v.
80	Idioms	sindirimi zor olmak	sit heavy on the stomach v.
81	Idioms	zor/tehlikeli bir durumun içinde olmak	be in murky waters v.
82	Idioms	zor/tehlikeli bir durumun içinde olmak	get into murky waters v.
83	Idioms	zor/tehlikeli bir durumun içinde olmak	get into uncharted waters v.
84	Idioms	zor/tehlikeli bir durumun içinde olmak	be in uncharted waters v.
85	Idioms	zor bir dönem olmak	be a rough trot v.
86	Idioms	zor bir durumda olmak	be in a sticky situation v.
87	Idioms	içinden çıkılması zor bir durumda olmak	be in a sticky situation v.
88	Idioms	zor bir dönemin/durum sonuna yaklaşmış olmak	be in the short strokes v.
89	Idioms	zor/uzun bir dönemin sonlarında olmak	be in the short strokes v.
90	Idioms	zor bir durumda olmak	be (batting) on a sticky wicket [uk] v.
91	Idioms	yenmesi zor biri olmak	be a force to be reckoned with v.
92	Idioms	başarılı olması çok zor olmak	be a long shot v.
93	Idioms	zor bir iş olmak	be a long shot v.
94	Idioms	zor biri/bir şey olmak	be a nasty piece of work v.
95	Idioms	çözmesi zor olmak	be another of life's great mysteries v.
96	Idioms	anlaması zor/güç olmak	be as clear as mud v.
97	Idioms	söylemesi kolay, yapması zor olmak	be easier said than done v.
98	Idioms	(biri) için zor olmak	be hard on (one) v.
99	Idioms	biri için zor olmak	be hard on somebody v.
100	Idioms	zor bir durumda olmak	be in a cleft stick v.
101	Idioms	epeyce zor (bir şey) olmak	be no mean (something) v.
102	Idioms	zor durumda olmak	be under the cosh [uk] v.
103	Idioms	çok zor bir durumda olmak	be up a creek (without a paddle) v.
104	Idioms	çok zor bir durumda olmak	be up the creek (without a paddle) v.
105	Idioms	zor durumda olmak/zor duruma düşmek	be in a fix v.
106	Idioms	zor durumda olmak/zor duruma düşmek	get in a fix v.
107	Idioms	(tehlikeli/zor bir durumun) eşiğinde olmak	teeter on the brink (or edge) v.
108	Idioms	zor durumda olmak	be hard-pressed v.
109	Idioms	zor durumda olmak	get into a (tight) spot v.
110	Idioms	sıkıntılı/zor bir durumda olmak	get into a fix v.
111	Idioms	(biri) için zor olmak	go hard with (someone) v.
112	Idioms	zor bir dönemde olmak	go through a sticky patch v.
113	Idioms	zor bir dönemde olmak	go through a bad patch v.
114	Idioms	zor bir dönemde olmak	hit a bad patch v.
115	Idioms	zor bir dönemde olmak	hit a sticky patch v.
116	Idioms	(bir şeyi yapmak) zor olmak	have your work cut out (to do something/doing something) v.
117	Idioms	(bir şeyi yapmak konusunda) işi zor olmak	have your work cut out (to do something/doing something) v.
118	Idioms	yapacak zor bir işi olmak	have one's work cut out for (one) v.
119	Idioms	zor bir görevi olmak	have one's work cut out for (one) v.
120	Idioms	önünde zor bir iş/görev olmak	have one's work cut out for (one) v.
121	Idioms	(biriyle/bir şeyle) ilgili zorluk yaşamak/zor durumda olmak	have a hard time with (someone or something) v.
122	Idioms	(bir şeyi yapmakta) işi zor olmak	have a job doing/to do something v.
123	Idioms	zor bir işi olmak	have a mountain to climb v.
124	Idioms	birinin işi/görevi zor olmak	have one's work cut out for one v.
125	Idioms	işi zor olmak	have work cut out for v.
126	Idioms	zor durumda olmak	have your back to the wall v.
127	Idioms	zor durumda olmak	have your back against the wall v.
128	Idioms	işi zor olmak	have your work cut out v.
129	Idioms	baş etmesi zor bir işi olmak	have your work cut out v.
130	Idioms	işi zor olmak	have your work cut out for you v.
131	Idioms	baş etmesi zor bir işi olmak	have your work cut out for you v.
132	Idioms	(bir şey yapmak konusunda) işi zor olmak	have your work cut out (to do something/doing something) v.
133	Idioms	baş etmesi zor bir işi olmak	have your work cut out (to do something/doing something) v.
134	Idioms	inanması zor olmak	defy belief v.
135	Idioms	geçmesi zor olmak	take some beating [uk] v.
136	Idioms	üstün gelmek zor olmak	take some beating [uk] v.
137	Idioms	yakalamak/geçmek zor olmak	take some beating [uk] v.
138	Idioms	aşık atmak zor olmak	take some beating [uk] v.
139	Idioms	kabulü zor olmak	stick in one's crop v.
140	Idioms	geçilmesi zor olmak	take a lot of beating v.
141	Idioms	yakalanması zor olmak	take a lot of beating v.
142	Idioms	aşık atılması zor olmak	take a lot of beating v.
143	Idioms	zor durumda olmak	up the creek without a paddle expr.
Speaking
144	Speaking	anne olmak gerçekten zor	it's really hard being a mother expr.
145	Speaking	kadın olmak zor olmalı	it must be hard being a woman expr.
Archaic
146	Archaic	zar zor sahip olmak	gripe v.
Slang
147	Slang	zor/güç bir durumda olmak	be in a pickle v.
148	Slang	zor/güç bir durumda olmak	get in a pickle v.