balks - Türkçe İngilizce Sözlük

balks

"balks" teriminin Türkçe İngilizce Sözlükte anlamları : 47 sonuç

İngilizce Türkçe
General
balk f. engellemek
Iran balks at release of American woman.
İran, Amerikalı kadının serbest bırakılmasını engelliyor.

More Sentences
balk f. karşı çıkmak
Iran balks at release of American woman.
İran, Amerikalı kadının serbest bırakılmasına karşı çıkıyor.

More Sentences
balk i. hata
balk i. kiriş
balk i. kaçırma
balk i. engel
balk i. ket
balk i. hatıl
balk i. başarısızlık
balk i. tarlanın sürülmemiş kısmı
balk i. kütük
balk i. mani
balk i. yenilgi
balk i. sırt
balk i. hayal kırıklığı
balk i. yenilgi
balk f. engel olmak
balk f. inat etmek
balk f. inatla yürümemek
balk f. duraksamak
balk f. ayak diremek
balk f. kaçınmak
balk f. yürümemekte direnmek
balk f. bir engel karşısında duraklamak
balk f. önünü kesmek
balk f. tereddüt etmek
balk f. direnmek
balk f. mani olmak
balk f. durdurmak
balk f. kaçınmak
balk f. imtina etmek
balk f. (fırsat/şans) kaçırmak
balk f. (fırsat/şans) tepmek
balk f. gereksiz tartışmaya girmek
balk f. önemsiz bir konu üzerinde tartışmak
Construction
balk i. profilli kiriş
Mining
balk i. kömür damarında ani incelme
Fishery
balk i. balık ağlarını birbirine bağlayan baş ipi
Archaeology
balk i. kazı alanında iki hendek arasındaki kazılmamış alan
Sport
balk i. bilardo masasındaki sekiz dış bölümden her biri
balk i. yarışmacının başlangıç çizgisine geldikten sonra yarışa başlayamaması
balk i. (raket oyunlarında) rakibin vuruşuna müdahale
Baseball
balk i. faul
balk i. top atıcının kural dışı davranışı
balk f. faul yapmak
Card
balk f. sıralı gelmesi muhtemel olmayan kartları vermek
Archaic
balk f. kaçırmak

"balks" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 26 sonuç

İngilizce Türkçe
General
balk at f. tereddüt etmek
Certain dependent or associated territories balk at adopting the exchange of information.
Bazı bağımlı veya ilişkili bölgeler bilgi değişimini kabul etmekte tereddüt etmektedir.

More Sentences
balk [obsolete] i. ihmal
balk [obsolete] i. atlama
balk [obsolete] i. çıkarma
balk at f. inat etmek
balk at f. ayak diremek
balk at f. ürkmek
balk at f. yapmamakta diretmek
Phrasals
balk at something f. bir şeye karşı çıkmak
balk at something f. bir şeyi yapmamakta diretmek
balk at something f. bir şeye itiraz etmek
balk at something f. bir şeye direnmek
balk at something f. bir şeye ayak diremek
balk at something f. bir şeyden kaçınmak
balk at something f. bir şeyden imtina etmek
balk at something f. bir şeyden kendini geri çekmek
Idioms
balk at the idea (of something) f. (bir öneriyi) öfkeyle reddetmek
balk at the idea (of something) f. (bir öneriyi) yapmamakta ısrarla ayak diremek
double in balk f. hedef topu ve beyaz topu çizgide bırakmak
Military
deck balk i. döşeme kirişi
Sport
balk line i. bilardo masasında çizgi
balk line i. masanın üst çeyreğini gösteren enine çizgi
balk line i. bilardo masasının bir ucuna paralel olan çizgi
balk line i. (bilardo) bir oyunun başlangıcında isteka toplarının arkasına yerleştirildiği düz çizgi
balk line i. bilardo masasında lastikli iç kenarlara paralel çizilen dört çizgiden biri
balk line i. çizgilerle sınırlamaların yapıldığı bir tür bilardo oyunu