Türkçe - İngilizce
Türkçe - İngilizce
Almanca - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
İngilizce Eşanlam
Türkçe - İngilizce Cümleler
Eşanlam
Cümleler
Araçlar
Kaynaklar
Hakkımızda
İletişim
Oturum Aç / Üye Ol
Işıkları Söndür
English
English
Türkçe
Français
Español
Deutsch
Eşanlam
Araçlar
Kaynaklar
Hakkımızda
İletişim
Oturum Aç / Üye Ol
EN-TR
Türkçe - İngilizce
Almanca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İngilizce Eşanlam
Türkçe - İngilizce Cümleler
Türkçe - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
Almanca - İngilizce
Geçmişi Gizle
Geçmiş Detayları
Geçmişi Sil
Geçmiş :
come close
come close
Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau
Geçmiş
Cümleler
"come close"
teriminin Türkçe İngilizce Sözlükte anlamları : 4 sonuç
Kategori
İngilizce
Türkçe
General
1
Genel
come close
f.
sokulmak
2
Genel
come close
f.
neredeyse/yaklaşık (bir şeyle) aynı/benzer olmak
3
Genel
come close
f.
(bir şeyi) neredeyse yapacak olmak
4
Genel
come close
f.
yapmak
"come close"
teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 17 sonuç
Kategori
İngilizce
Türkçe
General
1
Genel
come close to
f.
yaklaşmak
We have been able to see how we have
come closer to
our goal with every passing week.
Her geçen hafta hedefimize ne kadar
yaklaştığımızı
görebiliyoruz.
More Sentences
2
Genel
come close to
f.
yakınlaşmak
Lucy
came closer to
the boy and laid her hand on his head.
Lucy, çocuğa
yakınlaştı
ve elini onun kafasına koydu.
More Sentences
Phrasals
3
Öbek Fiiller
come close (to something/to doing something)
f.
(bir şeye/bir şey yapmaya) çok yaklaşmak
He
came close
to losing an eye.
Bir gözünü kaybetmeye
çok yaklaştı.
More Sentences
4
Öbek Fiiller
come close (to something/to doing something)
f.
(bir şeye/bir şey yapmaya) ramak kalmak
Tom
came close
to being hit by a car.
Tom bir arabanın çarpmasına
ramak kalmıştı.
More Sentences
5
Öbek Fiiller
come close (to something/to doing something)
f.
(bir şeyle/bir şey yapmakla) burun buruna gelmek
Tom
came close
dying twice last night.
Tom dün gece iki kez ölümle
burun buruna geldi.
More Sentences
6
Öbek Fiiller
come close (to something/to doing something)
f.
(bir şeyin/bir şey yapmanın) eşiğine gelmek
Tom
came close
to beating Mary to death.
Tom Mary'yi döverek öldürmenin
eşiğine geldi.
More Sentences
General
7
Genel
come to close quarters
f.
cenkleşmek
8
Genel
come to a close
f.
sona ermek
9
Genel
come to a close
f.
bitmek
10
Genel
come to close quarters
f.
göğüs göğüse dövüşmek
Idioms
11
Deyim
come close to blows
f.
saç baş birbirine girmek
12
Deyim
come close to blows
f.
burun buruna gelmek
13
Deyim
come close to blows
f.
kavganın eşiğine gelmek
14
Deyim
come close to blows
f.
çekişmek
15
Deyim
come close to blows
f.
birbirine diş göstermek
16
Deyim
come close to blows
f.
neredeyse birbirine girmek
17
Deyim
come close to blows
f.
her an birbirlerine girecek gibi davranmak
×
Pronunciation in context (
out of
)
Pronunciation of come close
×
Terim Seçenekleri
Çeviri Öner / Düzelt
Fransızca İngilizce Sözlük
İspanyolca İngilizce Sözlük
Almanca İngilizce Sözlük
İngilizce Eşanlam Sözlük
Google Images
Merriam Webster
Dictionary.com
The Free Dictionary
Abbreviations
Wikipedia in English
Wikipedia in Turkish
Urban Dictionary
German, LEO
Chinese, Dict.Cn
Spanish, SpanishDict
Russian, Multitran.ru
Medical, MedicineNet
İşaret Dili, Signing Savvy