İngilizce | Türkçe | |||
---|---|---|---|---|
Common Usage | ||||
Yaygın Kullanım | flavour i. | tat | ||
Do you think a little salt will improve the flavour? Sence biraz tuz tadı güzelleştirir mi? More Sentences |
||||
Yaygın Kullanım | flavour i. | lezzet | ||
This soup has more flavour than the one I cooked back home. Bu çorba evde pişirdiğimden daha lezzetli. More Sentences |
||||
General | ||||
Genel | flavour i. | tat | ||
I don't like the flavour of tomatoes. Domatesin tadını sevmiyorum. More Sentences |
||||
Genel | flavour i. | esinti | ||
This rug has a Persian flavour and is going to cost thousands. Bu halıda Fars esintileri var ve binlerce dolara mal olacak. More Sentences |
||||
Genel | flavour i. | aroma | ||
Which flavour ice cream do you prefer? Dondurmanızda hangi aromayı tercih edersiniz? More Sentences |
||||
Genel | flavour i. | genel fikir | ||
The famous book 'The Three Musketeers' give you a flavour of the life of French soldiers. Ünlü 'Üç Silahşörler' kitabı size Fransız askerlerinin yaşamı hakkında genel bir fikir verebilir. More Sentences |
||||
Genel | flavour i. | tat | ||
I don't like the flavour of tomatoes. Domatesin tadını beğenmiyorum. More Sentences |
||||
Genel | flavour f. | ilginçlik katmak | ||
Flavour your speech a little more and perhaps, people will listen to you. Konuşmanızı biraz daha ilginçlik katarsanız belki de insanlar sizi dinleyecektir. More Sentences |
||||
Food Engineering | ||||
Gıda | flavour i. | aroma verici | ||
Putting artificial flavours in children's products is forbidden since 2008. Çocuk ürünlerine yapay aroma vericiler eklemek 2008'den beri yasak. More Sentences |
||||
Common Usage | ||||
Yaygın Kullanım | flavour i. | tat duyusu | ||
General | ||||
Genel | flavour i. | çeşni | ||
Genel | flavour i. | hava | ||
Genel | flavour i. | zevk | ||
Genel | flavour i. | koku | ||
Genel | flavour i. | tat veren şey | ||
Genel | flavour i. | lezzet | ||
Genel | flavour i. | tat (duyum olarak) | ||
Genel | flavour i. | lezzetli bir tat | ||
Genel | flavour i. | rayiha | ||
Genel | flavour i. | çeşit | ||
Genel | flavour f. | tatlandırmak | ||
Genel | flavour f. | tat vermek | ||
Genel | flavour f. | lezzet vermek | ||
Genel | flavour f. | lezzet katmak | ||
Genel | flavour f. | çeşni vermek | ||
Genel | flavour f. | lezzetlendirmek | ||
Genel | flavour f. | bir yiyeceğe tat vermek için (bir şey) katmak | ||
Technical | ||||
Teknik | flavour i. | tat | ||
Physics | ||||
Fizik | flavour i. | temel parçacıklara özgü ayırt edici özellik | ||
Apiculture | ||||
Arıcılık | flavour f. | tat katmak |