late - İngilizce Türkçe Cümleler
İngilizce Türkçe
late geç adv.
  • Payments are usually late and the administrative pressure is high.
  • Ödemeler genellikle geç yapılmakta ve idari baskı yüksek olmaktadır.
  • There are numerous cases in which, for objective reasons, the European Commission may be late submitting a study.
  • Avrupa Komisyonu'nun objektif nedenlerden dolayı bir çalışmayı geç sunabildiği çok sayıda vaka vardır.
  • We will sooner or later have to build an effigy to competition.
  • Er ya da geç rekabet için bir kukla inşa etmek zorunda kalacağız.
Show More (1074)
late sonlarında adj.
  • I will make those points when I am in Vietnam myself later this month.
  • Bu ayın sonlarında Vietnam'a gittiğimde bu noktalara değineceğim.
  • Methadone first appeared in the EU in the late 1960s in response to emerging opiate use.
  • Metadon AB'de ilk olarak 1960'ların sonlarında ortaya çıkan opiat kullanımına yanıt olarak ortaya çıkmıştır.
  • Later that century a leper hospital was established here.
  • O yüzyılın sonlarında burada bir cüzzam hastanesi kurulmuş.
Show More (27)
late geç vakte kadar adv.
  • You might have to work late on weekends.
  • Hafta sonları geç vakte kadar çalışmanız gerekebilir.
  • I see you had to work late again last night.
  • Dün gece yine geç vakte kadar çalışmak zorunda kaldığını görüyorum.
  • The girl was used to sitting up till late.
  • Kız geç vakte kadar uyanık durmaya alışmıştı.
Show More (7)
late rahmetli adj.
  • Her late husband was a violinist.
  • Rahmetli kocası kemancıydı.
  • Her late husband was a pianist.
  • Rahmetli kocası piyanistti.
  • Your voice reminds me of my late grandmother.
  • Senin sesin bana rahmetli büyük annemi hatırlatıyor.
Show More (5)
late son adj.
  • Her late husband was a pianist.
  • Onun son kocası bir piyanistti.
  • The getaway car was late model white sedan.
  • Firar arabası son model beyaz sedandı.
  • The ones who come late get the bones.
  • Sona kalan dona kalır.
Show More (2)
late geç vakit adv.
  • You'd better not drink too much coffee so late at night.
  • Geceleyin bu kadar geç vakitte çok fazla kahve içmezsen iyi olur.
  • The inspector arrived at the school late on Monday morning.
  • Müfettiş pazartesi sabahı okula geç vakit geldi.
  • Mary always stays at school as late as the teachers allow her to.
  • Mary daima okulda öğretmenleri ona izin verdiğince geç vakitlere kalır.
Show More (1)
late son adv.
  • The environmental and financial effects will become apparent only in late 2003 and 2004.
  • Çevresel ve mali etkiler ancak 2003 sonu ve 2004'te ortaya çıkacaktır.
  • Tom was laid off in late October.
  • Tom, ekimin sonlarına doğru işten çıkarıldı.
  • In late summer and autumn one can see the leaves change colour.
  • Yaz sonu ve sonbaharda yaprakların renk değiştirdiği görülebilir.
Show More (0)
late gecikmiş adj.
  • The plane was late due to the weather.
  • Uçak hava koşulları nedeniyle gecikti.
  • The planting will probably be late because of the poor weather.
  • Kötü hava koşulları nedeniyle ekim muhtemelen gecikecek.
Show More (-1)
late son zamanlardaki adj.
  • The number of students who come late to class has lately been increasing.
  • Sınıfa geç gelen öğrencilerin sayısı son zamanlarda artmaktadır.
  • The number of students who come late to class has lately been increasing.
  • Son zamanlarda derse geç gelen öğrencilerin sayısı artıyor.
Show More (-1)
late (belirli bir yaş aralığının) sonlarında adj.
  • A woman in her late fifties asked about you yesterday.
  • Dün ellili yaşlarının sonunda bir kadın sizi sordu.
Show More (-2)
late (belirli bir yaş aralığının) sonlarında adv.
  • The election will be held late in July.
  • Seçim Temmuz sonunda yapılacak.
Show More (-2)
late geç adj.
  • I will be working the late shift this week.
  • Bu hafta geç vardiyada çalışacağım.
Show More (-2)
late ölen adj.
  • The old man wants to be buried beside his late wife.
  • Yaşlı adam ölen karısının yanına gömülmek istiyor.
Show More (-2)
late gecikmeli olarak adv.
  • The bus will arrive about 30 minutes late because of the traffic.
  • Otobüs trafik yüzünden yaklaşık 30 dakika gecikmeli olarak varacak.
Show More (-2)