mobile - İngilizce Türkçe Cümleler
İngilizce Türkçe
mobile cep telefonu n.
  • I deleted his texts on my mobile.
  • Mesajlarını cep telefonumdan sildim.
  • The fact that the largest mobile phone companies are European should not prevent us from doing so.
  • En büyük cep telefonu şirketlerinin Avrupalı olması bunu yapmamızı engellememelidir.
  • The menu on television or mobile phones should have an audio alternative.
  • Televizyon veya cep telefonlarındaki menünün sesli bir alternatifi olmalıdır.
Show More (102)
mobile mobil adj.
  • The fact is the cost of terminating calls in mobile networks is ten times as much as terminating in fixed networks.
  • Gerçek şu ki, mobil ağlarda çağrıları sonlandırmanın maliyeti, sabit ağlarda sonlandırmanın on katıdır.
  • We have 20 million residents who, by definition, are mobile.
  • Tanımı gereği mobil olan 20 milyon sakinimiz var.
  • Then there is the question of the quality of fuel used in non-road mobile machinery.
  • Bir de karayolu dışı mobil makinelerde kullanılan yakıtın kalitesi meselesi var.
Show More (25)
mobile seyyar adj.
  • Several weekly mobile library serves remote areas.
  • Haftalık olarak birkaç seyyar kütüphane ücra bölgelere hizmet vermektedir.
  • Tom's mobile slaughterhouse was quickly shut down by the local authorities.
  • Tom'un seyyar mezbahası yerel yetkililer tarafından hemen kapatıldı.
  • Tom and Mary live in a mobile home.
  • Tom ve Mary bir seyyar evde yaşıyorlar.
Show More (0)
mobile hareketli adj.
  • It's crucial to keep the patient mobile during recovery.
  • İyileşme sırasında hastayı hareketli durumda tutmak çok önemlidir.
  • If managers and workforce alike have clear prospects, they will be willing to be more flexible and mobile.
  • Yöneticilerin ve işgücünün önü açık olursa, daha esnek ve hareketli olmaya istekli olacaklardır.
Show More (-1)
mobile yer değiştirebilen adj.
  • He should be an achiever and upwardly mobile in his job.
  • İşinde başarılı ve üst kademelere doğru yer değiştirebilen biri olmalı.
Show More (-2)
mobile rüzgar çanı n.
  • Members sat beneath handmade mobiles hung with colorful Origami birds.
  • Üyeler, renkli Origami kuşlarının asılı olduğu el yapımı rüzgar çanlarının altında oturdular.
Show More (-2)
mobile cep n.
  • My mobile ran out of juice.
  • Cebin şarjı bitti.
Show More (-2)