revives - Türkçe İngilizce Sözlük

revives

"revives" teriminin Türkçe İngilizce Sözlükte anlamları : 51 sonuç

İngilizce Türkçe
Common Usage
revive f. canlandırmak
The company is rapidly reviving business activities in Africa.
Şirket Afrika'daki ticari faaliyetlerini hızla canlandırıyor.

More Sentences
revive f. diriltmek
Japan tried to revive itself.
Japonya kendini diriltmeye çalıştı.

More Sentences
General
revive f. hayata döndürmek
The doctors revived Tom with a defibrillator.
Doktorlar Tom'u defibrilatörle hayata döndürdüler.

More Sentences
revive f. tazelemek
My hopes revived.
Umutlarım tazelendi.

More Sentences
revive f. yeniden canlandırmak
Enlargement is enabling us to revive the geographical, political and cultural identity of Europe.
Genişleme, Avrupa'nın coğrafi, siyasi ve kültürel kimliğini yeniden canlandırmamızı sağlıyor.

More Sentences
revive f. yeniden sahnelemek
His only dream was to revive the musical Groundhog Day.
Tek hayali Groundhog Day müzikalini yeniden sahnelemekti.

More Sentences
revive f. yeniden canlanmak
The flowers revived after the rain.
Yağmurdan sonra çiçekler yeniden canlandı.

More Sentences
revive f. gündeme getirmek
Although that aspect has meanwhile been removed from the directive, it has been revived by the rapporteur.
Her ne kadar bu husus bu arada yönetmelikten çıkarılmış olsa da, sözcü tarafından yeniden gündeme getirilmiştir.

More Sentences
revive f. canlanmak
The plants will revive after a good rain.
Bitkiler iyi bir yağmurdan sonra canlanacak.

More Sentences
revive f. yeniden devam etmek
After giving birth, she did her best to revive her career.
Doğum yaptıktan sonra kariyerine yeniden devam etmek için elinden geleni yaptı.

More Sentences
Common Usage
revive f. dirilmek
General
revive f. ayılmak
revive f. renk katmak
revive f. hayata dönmek
revive f. biti kanlanmak
revive f. ihya etmek
revive f. yeniden oluşturmak
revive f. neşelendirmek
revive f. uyandırmak (his)
revive f. diriltmek (bir geleneği)
revive f. tekrar yayınlamak
revive f. tasfiye etmek (metal)
revive f. tekrar uygulamaya başlamak
revive f. canlılık kazandırmak
revive f. yeniden uyandırmak (merakı/hatırayı)
revive f. tekrar canlandırmak
revive f. geri gelmek
revive f. ortaya çıkmak
revive f. yeniden hayat bulmak
revive f. yaşama döndürmek
revive f. hatırlamak
revive f. anımsamak
revive f. hatırına gelmek
revive f. zihinde yeniden belirmek
revive f. eğlendirmek
revive f. yüzünü güldürmek
Law
revive f. tekrar yürürlüğe koymak
Medical
revive f. komadan çıkmak
revive f. iyileşmek
revive f. depresyondan kurtulmak
revive f. normal hayata dönmek
Chemistry
revive f. (metal) doğal veya bağlanmamış haline getirmek
revive f. doğal veya bağlanmamış haline indirgemek
Environment
revive f. (taban seviyesine çöken bölgede) genç topografik özellikler geliştirmek
Geography
revive f. (akıntının) aşındırıcı gücünü artırmak
revive f. yeniden aşındırıcı hale getirmek
Theatre
revive f. sahneye koymak (eski bir oyunu)
revive f. yeniden oynamak (eski bir oyunu)
Cinema
revive f. (eski oyun veya film) yeniden göstermek
revive f. yeniden sunmak
revive f. yeniden sergilemek

"revives" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 2 sonuç

İngilizce Türkçe
General
revive a person f. yaşama döndürmek
revive a person f. hayata döndürmek