İngilizce | Türkçe | |||
---|---|---|---|---|
Common Usage | ||||
Yaygın Kullanım | subtract f. | çıkarmak | ||
Our child learned to add and subtract. Çocuğumuz toplama ve çıkarmayı öğrendi. More Sentences |
||||
General | ||||
Genel | subtract f. | çıkarmak | ||
We could neither add nor subtract anything. Hiçbir şey ekleyemiyor ya da çıkaramıyoruz. More Sentences |
||||
Technical | ||||
Teknik | subtract f. | çıkarmak | ||
The children are learning to add and subtract. Çocuklar toplama ve çıkarmayı öğreniyor. More Sentences |
||||
Computer | ||||
Bilgisayar | subtract expr. | çıkar | ||
Subtract three from eight and you get five. Sekizden üç çıkarsa beş kalır. More Sentences |
||||
Common Usage | ||||
Yaygın Kullanım | subtract f. | eksiltmek | ||
General | ||||
Genel | subtract f. | düşmek | ||
Genel | subtract f. | çıkarmak (matematik) | ||
Genel | subtract f. | eksiltmek | ||
Genel | subtract f. | tenzil etmek | ||
Math | ||||
Matematik | subtract f. | çıkarma işlemi yapmak | ||
Archaic | ||||
Eski Kullanım | subtract f. | gizlice almak | ||
Eski Kullanım | subtract f. | el altından yürütmek | ||
Eski Kullanım | subtract f. | alıkoymak | ||
Eski Kullanım | subtract f. | saklamak | ||
Eski Kullanım | subtract f. | (arazi) elinden almak | ||
Eski Kullanım | subtract f. | gasp etmek | ||
Eski Kullanım | subtract f. | götürmek | ||
Eski Kullanım | subtract f. | uzaklaştırmak | ||
Eski Kullanım | subtract f. | (kendini) kurtarmak |