timid - İngilizce Türkçe Cümleler
İngilizce Türkçe
timid çekingen adj.
  • Furthermore, the Council's proposals on 'black-list' flags are still too timid.
  • Ayrıca, Konsey'in 'kara liste' bayraklarına ilişkin önerileri hala çok çekingendir.
  • We are, though, in my opinion, a bit too timid when it comes to the regions.
  • Ancak, bana göre, söz konusu bölgeler olduğunda biraz fazla çekingen davranıyoruz.
  • The response from the Committee on Women's Rights has been somewhat timid.
  • Kadın Hakları Komitesi'nden gelen yanıt biraz çekingen olmuştur.
Show More (27)
timid ürkek adj.
  • Tom is very timid.
  • Tom çok ürkektir.
  • Tom is timid, isn't he?
  • Tom ürkek, değil mi?
  • He's very timid.
  • Çok ürkektir.
Show More (15)
timid korkak adj.
  • Tom is quite timid, isn't he?
  • Tom oldukça korkak, değil mi?
Show More (-2)