Geçmiş

flare

" flare" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 169 sonuç

	Kategori	İngilizce	Türkçe
General
1	Genel	flare i.	işaret ışığı
2	Genel	flare i.	gösterişli
3	Genel	signal flare i.	işaret fişeği
4	Genel	flare i.	alev
5	Genel	flare i.	titrek ışık
6	Genel	flare i.	parlama
7	Genel	flare i.	öfke
8	Genel	flare i.	deniz feneri
9	Genel	flare i.	çan etek
10	Genel	flare i.	işaret fişeği
11	Genel	flare i.	titrek parlak ışık ya da alev
12	Genel	flare i.	(etek/pantolon) çan biçiminde genişleme
13	Genel	flare i.	ışık
14	Genel	flare-up i.	öfke
15	Genel	flare-up i.	parlama
16	Genel	flare i.	parlak ışık
17	Genel	flare i.	gösteriş
18	Genel	rescue flare i.	kurtarma fişeği
19	Genel	rescue flare i.	işaret fişeği
20	Genel	flare-up i.	tutuşma
21	Genel	flare-up i.	parlama
22	Genel	flare-up light i.	el maytabı
23	Genel	flare i.	patlak verme
24	Genel	flare i.	taşkınlık
25	Genel	flare i.	infilak
26	Genel	flare-up i.	öncesinde pasif olan veya hafif seyreden bir şeyin aniden şiddetlenmesi
27	Genel	flare-up i.	faaliyette ani artış
28	Genel	flare-up i.	şiddetlenme
29	Genel	flare-up i.	hararetli tartışma
30	Genel	flare up f.	fitili almak
31	Genel	flare up f.	öfkelenmek
32	Genel	flare up f.	alazlanmak
33	Genel	flare f.	sinirlenmek
34	Genel	flare f.	küplere binmek
35	Genel	flare out f.	alevlenmek
36	Genel	flare out f.	sinirlenmek
37	Genel	flare f.	alazlanmak
38	Genel	flare up f.	parlamak
39	Genel	flare up f.	alevlenmek
40	Genel	flare f.	titrek ışık vermek
41	Genel	flare out f.	küplere binmek
42	Genel	flare f.	parlak bir alevle yanmak
43	Genel	flare f.	parlamak
44	Genel	flare f.	ışımak
45	Genel	flare f.	çan gibi genişlemek
46	Genel	flare f.	ışık saçmak
47	Genel	flare up f.	harlamak
48	Genel	flare f.	alevlenmek
49	Genel	flare f.	hiddetlenmek
50	Genel	flare f.	kabarmak (etekler)
51	Genel	flare f.	birden alev almak
52	Genel	flare f.	birden alevlenmek
53	Genel	flare f.	genişletmek
54	Genel	flare-up f.	parlayıvermek
55	Genel	flare-up f.	aniden alevlenmek
56	Genel	flare-up f.	alevlenmek
57	Genel	flare f.	yaymak
58	Genel	flare up f.	aniden parlamak
59	Genel	flare up f.	aniden hiddetlenmek
60	Genel	flare up f.	saman alevi gibi parlamak
61	Genel	flare up f.	kızgınlıktan patlamak
62	Genel	fire the flare f.	fişeği ateşlemek
63	Genel	flare f.	şeklen dışa doğru genişlemek
64	Genel	flare f.	dışa doğru açılmak
65	Genel	flare f.	hava akımına kapılıp gitmek
66	Genel	flare f.	hava akımındaymışçasına pır pır etmek
67	Genel	flare f.	birden ortaya çıkmak
68	Genel	flare f.	zincirlerinden kurtulmak
69	Genel	flare f.	hava akımında süzülmesini sağlamak
70	Genel	flare f.	hava akımında dalgalandırmak
71	Genel	flare f.	alevlendirmek
72	Genel	flare f.	alazlandırmak
Phrasals
73	Öbek Fiiller	flare something out f.	bir şeyi yaymak
74	Öbek Fiiller	flare something out f.	bir şeyi genişletmek
75	Öbek Fiiller	flare out f.	genişlemek
76	Öbek Fiiller	flare out f.	yayılmak
77	Öbek Fiiller	flare out f.	ışık/ateş saçmak
78	Öbek Fiiller	flare out f.	ışık yaymak
79	Öbek Fiiller	flare out f.	alev şeklinde ışık vermek
80	Öbek Fiiller	flare up f.	aniden patlak vermek
81	Öbek Fiiller	flare up f.	birden yoğunlaşmak
Idioms
82	Deyim	flare up i.	ateşli dövüş
83	Deyim	flare up i.	hareketli kavga
84	Deyim	flare-up i.	vahşi kavga
Technical
85	Teknik	flare-back i.	alev tepmesi
86	Teknik	flare test i.	bollaştırma deneyi
87	Teknik	flare antenna i.	boynuz anten
88	Teknik	fender flare i.	çamurluk genişletici
89	Teknik	solar flare i.	güneş patlaması
90	Teknik	flare nut i.	konik somun
91	Teknik	flare fitting i.	konik fitting
92	Teknik	flare type burner i.	konik yakıcı
93	Teknik	warning flare i.	uyarı ışığı
94	Teknik	flare angle i.	yayılma açısı
95	Teknik	angle of flare i.	yanma açısı
96	Teknik	flare f.	birden alev almak
97	Teknik	flare f.	genişletmek
98	Teknik	flare out f.	genişletmek
99	Teknik	flare f.	huni vb genişletmek
Computer
100	Bilgisayar	flare release i.	dışa açılan kanat serbest
Textile
101	Tekstil	flare i.	ispanyol paça
102	Tekstil	flare legs i.	ispanyol paça
Automotive
103	Otomotiv	double flare i.	çift cidarlı havşa
104	Otomotiv	fender flare i.	çamurluk ağzı
105	Otomotiv	fender flare i.	dodik
106	Otomotiv	flare i.	havşa
107	Otomotiv	flare die i.	havşa konisi
108	Otomotiv	flare nut i.	havşa somunu
109	Otomotiv	iso flare i.	ıso havşa açma aleti
110	Otomotiv	flare nut wrench i.	rakor anahtarı
111	Otomotiv	single flare i.	tek cidarlı havşa
112	Otomotiv	flare f.	parlamak
Railway
113	Demiryolu	flare i.	oluklu rayların kılavuz rayın, makas göbeğinin veya geçit kanat rayının sonuna doğru eğimli şekilde genişlemesi
Aeronautic
114	Havacılık	flare i.	alev topu
115	Havacılık	flare i.	iniş toplaması
116	Havacılık	emergency landing flare i.	mecburi iniş ihbar fişeği
117	Havacılık	automatic flare i.	otomatik iniş işareti
118	Havacılık	chine flare i.	sırt yayıklığı
119	Havacılık	flare i.	açık havada yanan atık gaz alevi
120	Havacılık	flare-out i.	inişteki uçağın süzülüş açısını yerle temas eder etmez burnunu kaldırarak hızlıca azaltıp yatay hale getirme
121	Havacılık	flare path i.	gece veya kötü hava koşullarında kullanılan, aydınlatılmış uçuş pisti
122	Havacılık	flare path i.	uçak pilotuna iniş sırasında kılavuzluk etmesi için ışıklarla belirlenmiş uçuş pisti hatları
123	Havacılık	flare out f.	piste konuşta burun kaldırmak
124	Havacılık	flare f.	palyeye geçmek
125	Havacılık	flare f.	(fışkıran atık yakıtı) açık havada yakmak
126	Havacılık	flare f.	(uçağın) uçuş yolunu yumuşak iniş için yer ile temastan önce yatay duruma getirmek
Marine
127	Denizcilik	flare i.	işaret fişeği
128	Denizcilik	certificate for rocket parachute flare i.	paraşütlü işaret fişeği uygunluk sertifikası
129	Denizcilik	flare i.	geminin pruvasının seyir halindeyken su damlacıklarını kenara iten yukarı ve dışa doğru kıvrılan kısmı
Medical
130	Medikal	flare-up i.	(hastalık belirtisi) alevlenme
131	Medikal	flare i.	nüksetme
132	Medikal	flare i.	bölgede damar genişlemesi ve kan toplanması sonucu kızarıklığın ciltte yayıldığı alan
133	Medikal	flare i.	gözdeki ön oda sıvısının bulutsu veya dumansı görünümü
Pathology
134	Patoloji	flare-up i.	nüksetme
Optics
135	Optik	lens flare i.	mercek parlaması
136	Optik	lens flare i.	lens parlaması
Gastronomy
137	Mutfak	flare [uk] i.	domuz içyağı
Astronomy
138	Gökbilim	flare star i.	parıltılı yıldız
139	Gökbilim	flare i.	güneş patlaması
140	Gökbilim	flare star i.	parlaklık artışı ani ve beklenmedik olup yalnızca birkaç dakika süren yıldız
141	Gökbilim	stellar flare i.	yıldız püskürtüsü
142	Gökbilim	solar flare i.	güneş püskürtüsü
143	Gökbilim	stellar flare i.	yıldız patlaması
144	Gökbilim	stellar flare i.	güneş harici başka yıldızlarda gerçekleşen patlamalar
Military
145	Askeri	flare i.	aydınlatma cephanesi
146	Askeri	aircraft flare i.	aydınlatma fişeği (uçaktan atılan)
147	Askeri	trip flare i.	aydınlatma tuzağı
148	Askeri	flare back i.	alev geri tepmesi
149	Askeri	flare dispenser i.	aydınlatma bombası atıcısı
150	Askeri	night bombing flare i.	bombardıman aydınlatma bombası
151	Askeri	chaff/flare i.	güdümlü füze aldatıcısı
152	Askeri	flare dud i.	hedefe gönderilen nükleer bir silahın beklenen darbe ile fakat amaçlanandan daha yüksek bir irtifada infilak etmesi
153	Askeri	flare gun i.	işaret fişeği atma tabancası
154	Askeri	signal flare i.	işaret fişeği
155	Askeri	signal cartridge (flare) i.	işaret fişeği
156	Askeri	reconnaissance flare i.	keşif aydınlatma bombası
157	Askeri	parachute flare i.	paraşütlü aydınlatma bombası
158	Askeri	flare squib i.	yanıltıcı karıştırıcı
159	Askeri	flare up f.	infilak etmek
Sport
160	Spor	flare i.	(amerikan futbolunda) savunma kenar çizgisine koşan savunma oyuncusuna atılan kısa pas
161	Spor	flare i.	(beyzbolda) zayıfça vurulmuş hava topu
Football
162	Futbol	flare pass i.	(amerikan futbolunda) kenar çizgisine koşan savunma oyuncusuna ileri doğru atılan kısa pas
Photography
163	Fotoğrafçılık	flare i.	yansıma
164	Fotoğrafçılık	flare i.	yansıma veya çoklu yansıma sonucu oluşan ışık
165	Fotoğrafçılık	flare i.	fotoğraf makinesindeki hassas filme ulaşan ve görüntü oluşturmayan ışık
166	Fotoğrafçılık	flare i.	negatif fotoğrafta sisli veya yoğun alan
167	Fotoğrafçılık	lens flare i.	mercek parlaması
168	Fotoğrafçılık	lens flare i.	lens parlaması
Star Wars
169	Star Wars	flare base i.	titrek ışık üssü